Cumhurbaşkanı Erdoğan, rahmetli Atatürk'ten sonra bu toprakların gördüğü en zeki, en fazla dokunmayı bilen, en fazla mücadele ruhuna sahip lider...
Tarih 1 Ocak 2021...
Yeni yılın ilk gününü “Yeni Anlayışta Türkiye”ye dair çeşitli doneleri sunarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ayırmış ve şöyle demiştim; “Cumhurbaşkanı Erdoğan elinde kocaman bir tohum ile 2021’e girdi... Biliyorum! Ve Sayın Erdoğan çok zeki bir adam! Gören, duyan, anlayan, sabrını ve sükunetini kaybetmeden zamanı gelene kadar beklemeyi bilen, bir adım atmadan onlarca yıl sonrasını düşünen, karşısındakine bakışıyla bile güç ve güven veren, iyiliği de nankörlüğü de asla unutmayan, eksiyi ve artıyı doğru tartan bir adam...”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, rahmetli Atatürk’ten sonra bu toprakların gördüğü en zeki, en fazla dokunmayı bilen, en fazla mücadele ruhuna sahip lider... Bu arada rahmetli Turgut Özal’ı da unutmamak gerekiyor... Ömrü yetmese de bu ülkenin önüne önemli kapıları araladı...
Türkiye Cumhuriyeti FETÖ’den sonra bana göre ikinci “derin skandalını” yaşıyor!
Günlerdir Sedat Peker üzerinden videolar izleniyor... Hayatımda hiç tanışmadığım ve yaşam felsefeme tamamiyle uzak bu kişi isimler ve tarihler vererek çeşitli olayları anlatıyor... Son videosunda Kürtlerin geçmişte yaşadığı “kasti zulümlere” dair cümlelere de yer verdi... Geçmişte pek çok yazımda yer verdiğim şu cümleler aklıma geldi Peker konuşurken; “Kürt sorunu diye bir şey yoktu sadece kurgusu vardı! Bir el vurdu öbür el geçleri alıp dağa kaçırdı ve ellerine tüfeği verip namluyu da Türkiye’ye çevirdi... Hepsi bu! Ve istenirse aslında bu sorunun çözümü çok kolay çünkü yaşananların temelinde ideoloji yok sosyolojik travmalar var...” demiştim hem de belki de yüzlerce kez...
Gelelim güncel mevzumuza... 1-2-3-4... derken 7.videoyu da izlendi ve şimdilerde herkes “Sayın Cumhurbaşkanı neden bir şey demiyor” demeye başladı...
Yazımın başında ve çoğu yazımda dediğim gibi Sayın Cumhurbaşkanı çok zeki ve ileriye dönük mantığıyla hareket etmeyi bilen biri... Kolay değil! Biri çıkmış akıllara zarar açıklamalarda bulunuyor ve tüm dünya şok içinde ağzı açık bu adamı izliyor! Şok etkisi diye bir süre vardır tıpta; ani olaylar karşısında tepki vermeden bir süre öylece durmak, donmak, anlamaya çalışmak... Şok sonrasında da acil çözüm arayışı başlar hızla...
Bana göre Sayın Cumhurbaşkanı şu an ne olup bittiğini anlama ve gereken çözümü doğru analiz etme konusuna odaklanmış durumda... Ve inanıyorum ki en kısa zamanda bir ses gelecektir kendinden... Çünkü “Devlet Adamı” mantığı bizim gibi işlemez! Ölçer, tartar, şikayet etmez çözüm arar, devlet itibarını gözetir, içteki ve dıştaki dengeleri korur, vatandaşının nabzını anlamaya çalışır...
Bu sebepten Cumhurbaşkanı Erdoğan şu an en doğrusunu yapıyor bence...
Uzun cümlelere hiç girmiyorum çünkü hayatım boyunca her anımda “gördüğümü ve duyduğumu bile” yüz defa kendimce teyit edip doğruyu bulup kimselerin kul hakkını gasp etmemeye çalışan biri olarak videolarda konuşulanlara değinmiyorum çünkü bu konularda etki ve yetki sahasında biri değilim. Ki beni de yıllardır yazılarımdan az çok tanıdınız; “varsa günahı kendine sevabı başkasına” yaşamayı felsefe edinen biri olarak en çok itina gösterdiğim mevzudur “kul ve devlet” hakkı...
Bu sebepten içinden geçtiğimiz akıllara zarar durumlarda yürek ve zihin zulamızı kaybetmemek adına insani değerlerimize ve devlet bilincimize sımsıkı sarılmak düşer bize diyorum da başka da bir şey demiyorum...
Ve içeride ve dışarıda yaşanan bunca hengamede yükü zaten çok ağır olan Sayın Cumhurbaşkanı’nın son olaylarda da Türkiye adına en doğru kararı vereceğine inanıyorum...