Adam.

28 yaşında.

Evli iki çocuk babası.

Adana'da 3 yaşında kız çocuğuna tecavüz ediyor.

Kız paramparça oluyor.

Hastaneye kaldırıyor, 60 dikiş içeriden, 20 dikiş dışarıdan atılıyor.

İdrar kesesi basınçtan hasar görüyor, çocuk kan işiyor.

Çocuğun bağırsakları paramparça, adamın spermleri kanına, vücuda karışıyor. Vücut iltihaplanıyor, haliyle ilaç veriyorlar, bu seferde ilaçlar karaciğeri bozuyor.

Her şeyi açık açık yazdım.

Bilmeliyiz, görmeliyiz, anlamalıyız, iyice hissetmeliyiz diye.

İnanılır gibi değil.

İnsanın kalbi sızlıyor, kanı çekiliyor.

Allah bu adamın nasıl belasını verecek, bilmiyorum.

Ama bildiğim bir şey varsa.

Lütfen.

Çok acil.

Sayın yetkililer, bu yaşananlara “cinsel istismar” diyemezsiniz, bu olayın adını böyle koyamazsınız.

Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Adalet Bakanlığı, bu idam meselesini mutlaka gündeme getirmelisiniz, bu kanunu çıkarmalısınız.

Çocuğun annesi, intihar ediyor.

Ailesi darmadağın.

Zamanın asla iyi gelemeyeceği, asla unutamayacakları felaket bir şey yaşadılar.

Hani,

Kadınlar, analar, babalar.

Hani,

Ünlü insanlar.

Hani,

Milyonlarca takipçisi olan fenomen insanlar.

Hani,

Sosyal medyada onu bunu linç edip, TT eden linç sever insanlar.

Gezi parkında toplanan gençler.

O kadar üzgünüm ki.

Herkes kendi adasında, egoistlik içinde yaşarken.

Başkalarının çocuklarının başına gelenleri böyle seyretmemeliyiz.

Meydanlara toplamalıyız.

Haykırmalıyız.

Bağırmalıyız.

Ağlamalıyız.

Sesimizi duyurmalıyız.

Elimizden bir şey gelmeli.

Ki,

Çocuklarımıza kimse dokunamasın.

Funda'ya takılanlar..

... Cem Karaca'ya anma albümü yapıyorlar.

Cem Karaca'nın sözlerini yazdığı, “Sende başını alıp gitme” şarkısını Sıla okuyor.

Daha önce şarkının ilk sahibi, söyleyeni, ünlü edeni Nil Burak.

Nil Burak, Sıla'nın şarkıyı söylemesini beğenmiyor, bu şarkıyı iyi söylememiş diyor, bu şarkı ona olmamış diyor.

Şarkımı mahvetti, diyor.

Diyor da diyor.

Sayın Nil hanım,

Sizden izin almışlar, o zaman niye verdiniz?

Sayın Nil hanım,

40 yıllık şarkıcısınız.

Bazen susmalısınız.

Doğru bile olsanız, haklı olmazsınız bilesiniz.

... Muhterem Nur, bu defa da, Müslüm Gürses ve kendi hayatını yazan kitabın yazarı ile bozuşmuş. Yazar kadını tanımam, ama televizyondaki röportaj söylemini, tavrını beğenmedim.

Hani alacaklı mısın derler ya, tamamen öyle kadın alacaklı. Ama konu Müslüm Baba olunca, biraz anlayışlı olacaksın.

Muhterem Nur'a gelince, plak yapımcısı ile sorunlu, eşinin yıllardır menajerliğini yapmış adam ile sorunlu..

Devamlı alacak, verecek, para davası.

Yapmayın hanımefendi.