Dünyaca ünlü şef Anthony Bourdain, program çekimi için gittiği Fransa'nın Kaysersberg şehrinde kaldıkları otelde intihar etmişti.
61 yaşında hayata veda eden Bourdain'in depresyonla mücadele ettiği ve kendini astığı ifade edilmişti. Acı haberin ardından Bourdain'in ailesi ve menajeri sessizliklerini bozdu.
Geçen hafta açıklanan polis raporu, Bourdain'in kanında alkol, uyuşturucu ya da ilaç izine rastlanmadığını ortaya koydu. Bourdain'in annesi Gladys Bourdain, eskiden editör olarak çalıştığı New York Times'a, oğlunun bedeninin otopsinin ardından Fransa'da yakıldığını ve küllerin erkek kardeşi Christopher'a teslim edildiğini söyledi. Ünlü şefin kendi arzusuna göre küçük bir törenle uğurlanacağını belirten menajeri de, şimdilik kamuya açık bir anma töreni planlanmadığını paylaştı.
Suudi Arabistan'da kadınlar direksiyon başında
Kadınların araba kullanma yasağının çok yeni kaldırıldığı Suudi Arabistan'da ehliyetlerini alan ilk kadınlar cumartesi gece yarısı trafiğe çıkma yasağının da kalkmasıyla yola koyuldu. Suudi Arabistan'ın ehliyet alan ilk kadınları başkent Riyad ve ülkenin 2. büyük şehri Cidde sokaklarına çıktı. Saatler 12:01'i gösterdiğinde direksiyon başına geçen kadınlar, heyecan ve sevinçlerini paylaştı.
Veliaht Prens Muhammed bin Salman'ın ülkeyi modernleştirme reformlarının parçası olan kadınların araç kullanma yasağının kalkması, medyada da geniş yer buldu. Hükümet destekli başlıklar atan medyada, bu kararın ayrıca ev ekonomilerine de olumlu katkı sağlayacağı belirtildi. Kadınlar araba kullanamadığı için pek çok aile şoför kullanmak durumunda kalıyordu. Artık bu ihtiyacın ortadan kalkmasıyla bir masraf kapısının önüne geçildiği belirtildi.
Krallığın en zengin kişilerinden Prens Elvelid bin Tallal da kızı Rim ile birlikte 12:01'de yollara düşenlerden biri oldu. Prens, kızının ilk sürücülük deneyimini videoya kaydederek "Suudi Arabistan sonunda 21. yüzyılda" notu ile paylaştı.
Cidde'de şu anda 30 kadının ehliyeti var ve trafiğe çıkabiliyor. Fakat binlerce kadının daha ehliyet başvurusu yaptığı açıklandı. Başvurular arasında uluslararası ehliyeti olanlara öncelik verilerek süreç hızlandırılmaya çalışılıyor.
Ülkedeki herkes ise bu kararı desteklemiyor. Muhafazakar bir toplum olan Suudi Arabistan'da pek çok erkek de kadınlara ehliyet almaları için izin vermeyeceğini ifade ediyor. Kadınların araba kullanabilmesi her ne kadar büyük bir adım olsa da Suudi Arabistan'ın kadın hakları konusunda kat etmesi gereken daha oldukça uzun bir yolu var.
2050'de Dünya’nın elektriğinin yarısı Güneş’ten gelecek
Yenilenebilir enerjiye olan yatırımlar ve temiz enerji kaynaklarına yönelmek üzere Birleşmiş Milletler başta olmak üzere ülkelerin verdiği taahhütler sonuçlarını göstermeye başlıyor. Giderek artan enerji ihtiyacını temiz ve yenilenebilir enerji kaynaklarından elde etmek üzere yapılan çalışmalara göre 2050 yılına geldiğimizde dünya genelinde tüketilen elektriğin yarısı güneş enerjisinden elde edilecek.
1970'lerden beri tüketilen elektriğin en az üçte ikisi kömür gibi fosil yakıtlardan elde ediliyor. Hem fosil yakıtların azalması hem de giderek ölümcül boyutlara gelen çevre kirliliği nedeniyle yönelinen temiz kaynaklara yatırım giderek artıyor. Devletler ve uluslararası kurumların da desteklediği yenilenebilir enerji yatırımlarının bugünden 2050'ye kadar 11,5 trilyon dolar olması bekleniyor. Bu miktarın 8,4 trilyon doları güneş ve rüzgar enerjisine, kalan 1,5 trilyon doları ise hidroelektrik ve nükleer gibi diğer sıfır karbon salınımlı kaynaklara ayrılacak.
Yenilenebilir enerji kullanımının yaygınlaşmasındaki en önemli faktör olarak da giderek düşen maliyetler gösteriliyor. 1975'te üretilen watt başına harcanan güneş enerjisi malzemelerinin maliyeti 75 dolar olurken bu meblağ 2017'de 0,37 dolara kadar düştü. Ayrıca küresel enerji üretim kapasitesi de güneş enerjisi için 2000 yılında yüzde 16 iken 2016'da yüzde 31'e çıktı.
Bunun yanı sıra doğalgazdan elektrik üretiminin bir süre daha artarak devam edeceği, yüzyılın ortası itibariyle ise büyümenin duracağı öngörülüyor. Çin ve Hindistan gibi kalabalık ülkeler ise hala elektrik üretimlerinin tamamına yakınını kömürden sağlıyor. Üretim kapasitesi ve elektrik ihtiyacı çok yüksek olan bu ülkelerin yenilenebilir ve temiz enerji kaynaklarına hızla yönelmesi ise büyük bir zorunluluk ve zorluk olarak dünyayı etkiliyor.