Son günlerde uykum kaçıyor ve gecelerin geç saatlerine kadar oturuyorum.
Son günlerde uykum kaçıyor ve gecelerin geç saatlerine kadar oturuyorum. Bu süre zarfında da NBA Final Serisi’nin 4. ve 5. maçlarını izleme fırsatı buldum. Avrupa Basketboluna daha çok odaklandığım için NBA’i son yıllarda video özetlerden takip ediyorum. İyi ki de Avrupa Basketboluna daha çok odaklanmışım.
Nerede o çocukluğumda izlediğim NBA takımları ve nerede o hakikaten canavar gibi oynayan oyuncular?.. Tamam yine güzel hareketler oluyor olmasına da, tadı tuzu kaçmış vaziyette NBA’in. Son 3 yılda Golden State Warriors ile Cleveland Cavaliers arasında final maçları oynanıyor. Bu iki takımın yanına kimse yaklaşamıyor. Hele hele Golden State’in… Kurdukları takımla NBA’in düzenini değiştirdiler. Boşa kaç ve üçlük at; başka bir şey yok. Takımlarda eskisi gibi savunma da yok. Sertlik yok.
Daha önce Detroit Pistons ile 2004’te şampiyonluk görmüş efsane isim Rasheed Wallace’ın 5 gün önce yaptığı açıklamasına %100 katılıyorum. Warriors’a savunma yapılmıyor adam akıllı. Sertliğe de yer vermiyorlar NBA’de eskisi gibi. Oyuncular da mızmız ve şımarmış vaziyette… Aklıma geliyor ve 2004’teki Detroit Pistons’ın, Golden State Warriors’ı yeneceğini ben de düşünüyorum. Shaquille O’Neal, Kobe Bryant, Gary Payton ve Karl Malone’un olduğu canavar gibi Lakers’ı yıpratıp şampiyon oldular. Hatta o kadroda Mehmet Okur da vardı. Savunma vardı, sertlik vardı o yıllarda. Rekabet daha çoktu. Birkaç takımın şampiyon olma ihtimalleri vardı. Şimdiki gibi kestiremiyordun. San Antonio, Minnesota, Lakers, Detroit, New Jersey vs. vs. vs.
Şimdi işte bu yok NBA’de. Sıkıcı… Hem de çok sıkıcı bir hal aldı. Abartıya kaçan ve şımarık bir yapı oluştu. Avrupa Basketbolu daha çok zevk veriyor şimdi. NBA’in 90’lar ve 2000’lerdeki rekabeti, şimdi Euroleague’te. Rekabetin dozunu arttıran kurallar da var üstelik. NBA’de 7-8 adım atıyorsun; hakemler görmezden geliyor. Avrupa’da buna çok dikkat ediyorlar. Hak yememeye çalışıyorlar.
2020’li yılları bekliyorum.
İşin doğrusu, NBA’deki bu sıkıcı oyun 2020’lere kadar devam edecek. Bu düzeni yeni jenerasyon bozabilirse bozabilir ve iki takımın hanedanlığı ortadan kalkıp rekabet yeniden şekillenebilir. Bu konuda da en önemli hamleyi Los Angeles Lakers’ın yapacağını düşünüyorum. Genç oyuncularla yeni bir oluşuma giden Lakers, bu sene NBA Seçmeleri’nde 2. sıradan oyuncu alabilecek. Alacakları oyuncu da, tahminimce UCLA’de yeteneklerini kanıtlamış Lonzo Ball olacak. Ayrıca, Lakers’ın gündeminde Paul George ekseninde kurulacak bir takım oluşturma söz konusu... 1980’lerde Magic Jonson ve Kerim Abdül-Cabbar, 2000’lerin başında Shaq ve Kobe ile harikalar yaratan Lakers, 2020’lere damgasını vuracaktır. Los Angeles ekibiyle birlikte harekete geçip yükselecek diğer takımlar da Milwaukee Bucks ve Minnesota Timberwolves olacaktır. Çok yönlü Yunan yıldız Giannis Antetokounmpo’ya sahip olan Milwaukee Bucks, Doğu’da söz sahibi olacak bir takım moduna geçecektir. Keza, genç ve atletik yeteneklerini doğru bir coach ile kullanabilecek Minnesota Timberwolves da, NBA’e 2020’li yıllarda damgasını vuracaktır. Ayrıca, bu sene Doğu Finali’ne kalmayı başaran Boston Celtics de, NBA’i daha renklendirecektir. Yani, NBA’in eski günlerine dönmesi için 3-4 yıl daha beklemek gerekecek. Dilerim ki, NBA yine o sertliğin, mücadelenin yüksek olduğu eski günlerine döner. Şu an Avrupa’da oynanan basketbol gibi…