Bu hafta, Avrupa çapındaki büyük bir teknoloji kongresine katılmak üzere Dublin'e gittim. Bu ziyaretim sırasında, sektördeki en son gelişmeleri yakından takip etme fırsatı bulmanın yanı sıra, Dublin'in şehir planlaması ve ulaşım sistemini gözlemleme imkanı da elde ettim. Bu deneyim, İstanbul ve Dublin arasında belediyecilik anlayışları açısından karşılaştırılmalı bir perspektif geliştirmemi de sağladı.
Dublin, şehir planlaması açısından dikkat çekici örnekler sunuyor. Şehir, dar ve tarihi sokaklarını modern şehircilik anlayışıyla başarıyla harmanlamış. Ulaşım sistemi, özellikle toplu taşıma ve bisiklet yolları ağırlıklı olup, bu durum şehrin daha sakin ve düzenli bir yapıda olmasını sağlıyor. Ancak Dublin'in bu sakinliği, İstanbul'un canlı ve dinamik atmosferi ile kıyaslandığında göreceli kalıyor. İstanbul ise, ulaşım konusunda büyük bir çeşitlilik sunuyor. Metro, tramvay, deniz taşımacılığı ve otobüsler gibi geniş bir ulaşım ağına sahip olan İstanbul, bu karmaşık yapıyı destekleyen bir dinamizme sahip. Bu dinamizm, şehrin sürekli değişen ve gelişen yapısının bir yansımasıdır.
Gençler, İstanbul gibi büyük ve karmaşık bir şehrin yönetiminde aktif bir rol alarak, kentin geleceği üzerinde söz sahibi olmak için önemli bir adım attılar. Bu büyük orkestranın daha etkin ve uyum içinde yönetilmesi gerektiğini fark eden genç nüfus, Ekrem İmamoğlu'nu bu büyük görev için şef olarak görmek istediklerini açıkça ifade ettiler. Seçimlerdeki aktif katılımları ve İmamoğlu'na olan desteği, gençlerin sadece seslerinin duyulmasını değil, aynı zamanda politik süreçlerde etkili bir güç olarak kabul edilmesini sağladı.
İmamoğlu'nun seçilmesi, gençlerin İstanbul'un yönetiminde söz sahibi olma isteklerinin ciddiye alındığının ve politik süreçte gerçekten bir değişiklik yaratabileceklerinin göstergesi oldu. Genç seçmenler, İmamoğlu'nun şeffaf, yenilikçi ve kapsayıcı yönetim anlayışına büyük değer veriyor. İmamoğlu'nun liderliğinde, gençlerin beklentileri ve talepleri, şehrin politikalarında daha fazla temsil edilmeye başlandı, böylece İstanbul'un dinamik yapısına ve genç nüfusunun enerjisine uygun yönetim şekilleri geliştirilmeye çalışıldı.
Bu durum, aynı zamanda gençlerin demokratik süreçlere katılımının ne kadar önemli olduğunu ve seslerini yüksek ve net bir şekilde ifade ettiklerinde nasıl bir fark yaratabileceklerini gösteriyor. İmamoğlu'nun seçimi, gençler arasında siyasi bilinç ve aktivizmin artmasına katkı sağlayarak, onları şehirlerinin ve ülkelerinin geleceğini şekillendirme sürecine daha fazla dahil etmeyi hedefliyor. İstanbul'un genç nüfusu, şehirlerinin yönetim şeklini daha modern, adil ve yaşanabilir hale getirmek için yeni yollar aramaya devam ediyor ve bu süreçte İmamoğlu'nun yönetimi, gençlerin bu hedeflere ulaşmaları için önemli bir destek oluşturuyor
Ekrem İmamoğlu'nun İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak göreve başlaması, şehir yönetiminde yeni bir dönemin kapılarını araladı. İmamoğlu'nun liderliğinde, İstanbul hem yerelde hem de uluslararası alanda daha rekabetçi ve yenilikçi projeler geliştirmeyi hedefliyor. Bu yeni dönem, özellikle genç nüfusun beklentilerine yanıt verme ve şehrin küresel cazibesini artırma yönünde önemli adımlar atılmasını gerektiriyor. Ekrem Başkan'ın yurt dışı belediyelerle sık sık iletişimde olarak, fikir alışverişinde bulunmaya devam etmesi, bu dinamik süreçte kritik bir önem taşıyor. Bu yaklaşım, uluslararası best practices'in yerel yönetim stratejilerine entegre edilmesini sağlayarak İstanbul'un dünya şehirleri arasındaki konumunu güçlendiriyor.
İstanbul ve Dublin arasındaki belediyecilik yaklaşımlarının karşılaştırılması, her iki şehrin de benzersiz ihtiyaçlarını ve yönetim stratejilerini ortaya koyuyor. İstanbul'un zengin tarihi ve kültürel yapısı, dinamik bir şehircilik anlayışını zorunlu kılıyor. Bu süreçte, Dublin'in daha sakin ve planlı şehir yapısı, İstanbul için alınabilecek dersler sunuyor. Örneğin, Dublin'in toplu taşıma ve bisiklet kullanımını teşvik eden politikaları, İstanbul'un da trafik ve hava kirliliği gibi sorunlarına çözümler sunabilir.
Diğer yandan, İstanbul'un genç nüfusu ve dinamizmi, Dublin için bir ilham kaynağı olabilir. İstanbul'un kültürel çeşitliliği ve enerjisi, şehir yaşamını canlandıran etkinlikler ve topluluk projeleri ile daha da pekiştiriliyor. İstanbul'da gerçekleştirilen festivaller, sanat gösterileri ve uluslararası kongreler, şehrin global sahnede nasıl bir rol oynayabileceğinin güçlü örneklerini sunuyor.
Ekrem İmamoğlu'nun belediye başkanlığı altında İstanbul, global standartlarda bir şehir olma yolunda emin adımlarla ilerlemekte. Yurt dışı belediyelerle olan sürekli fikir alışverişi, İstanbul'un kentsel gelişimini daha da ileriye taşıyacak yeniliklerin önünü açıyor. Bu karşılıklı öğrenme ve iş birliği süreci, İstanbul'un sadece bölgesel değil, aynı zamanda uluslararası bir cazibe merkezi olarak yükselmesine zemin hazırlamaktadır.