Detaylara geçmeden önce o gün 'bizim için' çok anlamlı, çok önemli, bol sohbetli, esprili, keyifli ve sürprizli bir gündü demek istiyorum. Detaylar yazının sonunda.
Uzun bir aradan sonra perşembe günü Diyarbakır ve Gaziantep’ten Erbil’e uçak seferleri yeniden başladı.
Yakın geçmişte IKBY’nin referandum kararı almasıyla Türkiye bol sitem dolu tepkisini dile getirmişti. Herkesin ısrarla susmayı tercih ettiği o zaman da çıkıp usulünce “yapmayın etmeyin bizim bizden başka dostumuz yok Ortadoğu’da. İki ülkenin geçmişe dayalı köklü dostluk bağları var. Biz ayrışmak yerine daha da kenetlenmeliyiz. Tamam, sitem edin fakat dostluk temelinde sağlamlaşmış ticaret, kültür ve sosyal kaynaşmaya ait bağları koparmayın...”dedim ve yazdım fazlasıyla. Çünkü gönül köprülerinin kapatılmasıyla her iki ülke insanı da çok mutsuz olmuştu.
Şükürler olsun ki toplumdan yükselen sağduyu sesleri karşılık buldu ve ilişkiler yeniden olumlu yönde boy vermeye başladı. Henüz istenen seviyede olmasa dahi karşılıklı adımların atılması bölge adına umut verici.
Türkiye açısından çok verimli olacak bu uçuş hattının iyi ve doğru değerlendirilmesi, geliştirilmesi, şartların uçuşları teşvik edici yönde iyileştirilmesi, yaygınlaştırılması ve pek çok kademe ile desteklenmesi gerekiyor. Sadece karşılıklı gidiş gelişlerden kazanç sağlamak beklentisinden ziyade her iki ülke kendi lehine nasıl fayda görür penceresinden bakmak gerekir. Yani Erbil-Diyarbakır ve Gaziantep hattı amaç değil araç olmalı.
Neden mi?
Türkiye, IKBY’nin tüm ihtiyaçlarını karşılayacak altyapıya ve güce sahip bir ülke.
Başta ticaretin her kademesi olmak üzere eğitim, sağlık ve turizm açısından Türkiye Ortadoğu’nun vazgeçilmezi. Ve insanoğlu için zaman bu kadar kıymetli iken Erbil Diyarbakır arasını on iki saatte almak yerine bir saatte almayı kim istemez?
Ak Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Mehdi Eker’in bu uçuşların başlamasında çok büyük emekleri olduğunu buradan bir kez daha belirtmek ve tebrik etmek istiyorum.
Vekil Eker ve Diyarbakır Ticaret Odası ile birlikte uçuşların başlamasında emekleri bulunan Batman Ticaret Odası Başkanı Abdülkadir Demir ile uçakta ettiğimiz sohbette, başlayan bu uçuşlardan Güneydoğu’nun nasıl en üst seviyede faydalanması gerektiğini konuştuk.
Başkan Demir’in şu tespitleri yerinde ve istenirse neden olmasın dedirten gerçeklikte; ”Uçuşların başlaması çok yerinde ve sevindirici bir karar. Fakat bunun devamını elbirliği ile getirmemiz gerekiyor. Güneydoğu her kademesi ile Erbil’den gelecek yolculara kendini hazırlamalı. Sokaktaki esnaftan tutunda şehirlerin tüm kurumlarına kadar hepimiz bilinçlenmeli ve kendimizi geliştirmeliyiz. Bölgenin özünü bozmadan gelen misafirleri geniş yelpazede nasıl ağırlarız ve onlara yeni neler sunabiliriz bunları oturup konuşmalıyız. Bölge olarak belirlediğimiz yol haritası dâhilinde birlikte uyum içinde hareket etmeliyiz...”Doğru söze ne denir.
Şimdi de gelelim o özel günün biz ilk yolcularına yansıyan sürpriz kısmına. Sabah erken saatlerde Diyarbakır Havalimanında görkemli bir uğurlama töreni ile haydi hayırlısı dedik ve havalandık. Daha sohbetlerimiz bitmeden Erbil’e vardık. Erbil Havalimanı’nda da görkemli bir karşılama töreni vardı.
Ya sonra?
Nazar boncuğu niyetine uçağımız arızalanınca mahsur kaldık! Önce herkeste bir stres oluşsa da sonra bu durumun tadını çıkardık fazlasıyla. Düşünün; Diyarbakır ve Batman’ın iş, siyaset, basın ve medya camiası yurtdışında bir havalimanında buluşuyor! Uçak arızalanıyor! Bırakın dışarı çıkmayı free shop’a dahi geçilemiyor! Sonra da ‘ya sabır’ diyerek ortamın tadını çıkarmaya başlıyor!
Değerli sohbetler, dostane eleştiriler, paylaşılan anılar, istişareler, yeni fikirler, çaylar, kekler, bol bol çekilen fotoğraflar, karşılıklı esprili atışmalar.
Velhasıl kelam günün sonunda iyi ki uçak bozulmuş ve iki şehrin dinamikleri bunca yoğunluğu arasında arayıp ta bulamayacağı ortamı elde etmişti.
Diyarbakır-Erbil hattının ilk uçuşu