2018 yılının son haftasıyla birlikte ekranların izlenme oranlarını etkileyen yayınların başındaki birçok dizi hiç bir açıklama yapılmaksızın ekranlardan sessiz sedasız gidiverdi.

Ekranlara yeni gelen ve geçen sezondan devam eden, özellikle ev kadınlarının ilgiyle izledikleri FOX TV’nin çok izlenen, kadınları salya sümük ağlatan dizisi “Kadın”, bu dönem başlamış olmasına rağmen kısa sürede ekranların en çok izlenen fenomen dizisi olan TV 8’de yayınlanan “Kızım” son bölümlerinin tekrarı sonrasında bu hafta yeniden ekranlara döneceği anonslarıyla dizilerin ne zaman yayınlanmaya başlayacağını merakla bekleyenleri sevindirdi.

Bu arada; FOX TV’nin çok izlenen, pazar akşamları ekrana gelen “Savaşçı” ve StarTV’de pazartesi akşamlarının çok izlenen dizisi “Söz” de yeni bölümleriyle ekranlara dönüyor.

Yani kısacası, geçen yılın son haftasında yayınlanan son bölümleri ile sessiz sedasız ekranlardan gidiveren, adeta “buhar olan” ekranın en çok izlenen dizilerinin esrarı çözüldü ve üç haftalık aradan sonra ekranlara dönüyorlar.

Ne oldu, neden üç haftalık bir rötar oldu, bu konuda yapımcılar ekranseverlerin merakını giderecek bir açıklama yapacaklardır herhalde.

Genelde, yeni yıla girilen ilk haftada ekrandaki dizilerin bir hafta dinlenme veya tatil yaptıklarına alışmıştık ve geleneksel hale geldikleri için yadırganmıyordu ama, bu yıl kulaktan kulağa dolaşan söylentiler arasından kafalardaki soru işaretleri giderek dedikoduların yayılmasına neden olmuştu.

Haftalık periyotta yayınlanan diziler, ekranların izlenme oranlarını sürekli aktif tutan ve en çok reklam alan, televizyonların yüzünü güldüren yayınlar olduğunu herkes bilir. Dizileri üç haftalık rötarının, ülkede son aylarda iyice ağırlaşan ekonomik krizin reklam sektörünü etkilemesinden kaynaklandığını ve düşen reklam girdilerinin maliyetler üzerinde etkili olduğu konusunda az da olsa açıklamalar yapılmadı değil. Ben de bu köşede bununla ilgili olarak durumu ve nedenlerini açıklayan ayrıntılı bir yazı yazmıştım. Bu açıklamalar zor durumda olduklarını, bu nedenle dizilere üç haftalık bir rötar yaptıklarını açıklayabilmeleri için bir destekti ama nedense yapımcılar böyle bir açıklama yapma gereği duymadıkları için bu dizileri yayınlayan televizyonlar da herhangi bir bilgi aktarma gereği duymadılar. Ve üç haftalık bir dizi kaosu yaşandı.

Devam edip etmeyeceği kesin olarak belli olmayan dizilerin yanı sıra, sözkonusu dizileri yayınlandığı kanallarda bu süreçte yeni dizi anonsları döndü durdu.

Bu arada en sıkıntılı olanı ise; yayınları beklenen dizilerin tekrarları ve eski programların tekrarları, dolgu programlar olarak biraz da abartılı kullanılınca televizyonlarda izlenecek program neredeyse kalmamıştı.

Şimdi ekranların ağırlığını taşıyan dizi ve bu krizde ekranlardan uzaklaşan bazı programlar da geri dönünce televizyon yayınlarında şenlik var tam anlamıyla. Bu geri dönüş şenliğ en çok ev kadınlarının yüzünü güldürecek. Bir süredir ekranlarda tekrar dizi yayınları dışında izlenecek program kalmamasından şikayet eden kadınlar, televizyonların izlenme oranlarını oldukça yukarılara çıkaracaklar besbelli.

Gözlerimiz aydın, dizi özlemi bitti, ekranlar şenleniyor!

BİR TUTAM TEBESSÜM

BÜYÜK ADAM

Mustafa Kemal Atatürk’ün öldüğü gün, İstanbul Üniversitesi’nde derse giren bir Alman profesörü, sınıftaki öğrencilerinin tümünün çok üzgün olduğunu görünce, çok üzülmüştü.

Bu durumdan oldukça etkilenen Alman profesör, sınıftan çıkıp üniversite rektörünü telefonla arar, sınıfta öğrencilerin durumunu anlatır ve;

- “Bugün ders veremeyeceğim, bu durumda ne yapmamı istersiniz?” diye sorar.

Rektör, Alman profesöre şu yanıtı verir;

- “Sizin memleketinizde büyük bir adam ölünce ne yapılırsa onu yapın!”

Rektörün bu sözlerine Alman profesör şöyle bir yanıt vermiş;

- “Almanya’da hiç bu kadar büyük bir adam ölmedi ki!”