İki lafından biri “teknoloji hayat kurtarmalı” olan biriyim. Bu nedenle de hem yakın çevrem hem de okurlar tarafından acımasızca eleştirildiğim oluyor. Şimdi savunmamı okuyacaksınız… En çok duyduğum şey “Teknoloji nasıl hayatımızı kolaylaştıracak? Robotları mı kast ediyorsun?” oluyor. Uzun vadede adına şu an robot dediğimiz ve belki de gelecekte başka şeyleri kast ediyorum. Bugün neyi anlatmak isteğime gelmeden önceyse düne döneceğim.

Bence sıraya girmeden bankadan para çekmemizi sağlayan bankamatikler de, toplu taşıma araçlarında bilet yerine geçen aparatlar da, herhangi bir konu hakkında bilgi alabildiğimiz sesli yanıt sistemleri de teknolojinin hayatı kolaylaştıran yönü. Arabanızı satacağınız zaman ilan verdiğiniz web sitesi de, evinizde beslediğiniz can dostunuzun ihtiyaçlarını gidermek için yardım aldığınız Facebook grubu da, sabahları gazete okumadan tüm dünyadaki olaylar hakkında bilgilenebildiğiniz Twitter da teknolojinin nimetleri arasında.

Burada önemli olan sizin teknoloji kullanımınızın sınırları. Siz kendinizi hangi teknolojiler için hazır hissediyorsunuz? Mesela robotlara hazır mısınız? Veya insansız otomobillere? Yoksa şu an için navigasyon cihazı size yetiyor mu? Ben kendimi “Star Wars” serisindeki droid’lere de başrolünü Will Smith’in oynadığı “I, Robot” filmindeki senaryoya da hazır hissediyorum.

Telefonla sadece konuşanlardan mısınız?

O nedenle cep telefonumu sadece konuşmak için kullanmıyorum. Daha doğrusu sadece iletişim için de kullanmıyorum. Yani cep telefonu benim için sadece bir sosyal medya ulaşım aracı değil. Cep telefonumu kullanarak tüm dünya ile temas kuruyorum. Yeri geliyor evdeki kombiye yeri geliyor iş yerimdeki bilgisayara cep telefonum üzerinden erişiyorum. Hiç bilmediğim bir coğrafyaya gittiğimde nerede kalacağıma, nerede yiyeceğime teknolojinin bana sunduğu alternatiflere bakarak karar veriyorum mesela. Teknoloji sayesinde daha çok okuduğumu ve daha çok yazdığımı düşünüyorum. Bu arada daha az uyuduğum da olmuyor değil!

Bilgiye daha hızlı ulaşmak için de teknolojiyi kullanıyorum. Ve teknolojinin nimetlerinden daha fazla yararlanabileceğimiz bir gelecek düşlüyorum. İnsanı mutlu kılacak daha yeni teknolojiler hayal ediyorum. Günlük yaşamın angaryalarına daha az zaman harcamamızı sağlayacaklar çözümler arzuluyorum. Bence teknoloji günümüzde bile hayat kurtarıyor. Yakın gelecekte daha fonksiyonel çözümler de göreceğimize eminim. İnsan hayatı için tehlikeli olan iş kollarında teknoloji kullanımı gibi konularda büyük gelişmeler olacak.

Ama asıl beklentim (ki biraz iyimser olduğumu kabul ediyorum) Endüstri 4.0 sonrası dönemde azalacak olan üretim maliyetleri sayesinde tüm dünyanın refah seviyesinde yaşanması muhtemel olan artış. İşte o zaman hayatı kolaylaştıran teknoloji daha konforlu bir yaşam sürmemize de yardımcı olacak. Aynı üretim için daha az birim zaman harcanması sayesinde belki de açlık sınırında yaşayan insanların sayısı azalacak. Temiz su daha fazla insana ulaşabilecek. Çocuk hastalıklarının sayısı azalırken, tedavi yöntemleri çoğalacak.

İnsanın biyolojik yapısı ile ilgili daha çok bilgiye sahip olmak, daha konforlu bir yaşlılık dönemine kavuşulmasını sağlayabilecek. Açıkça söylemek gerekirse bugün için sorun olarak karşımıza çıkan birçok şeyin gelecekte teknoloji sayesinde sorun olmaktan çıkacağına inanıyorum. Tabii ki bu durum da kendi içinde bazı başka sorunlar doğuracaktır ama üstün bir teknoloji üretmeye yeten aklın, sorunları da çözebilecek olması gibi bir bakış açısına sahibim. O nedenle diyorum ki “teknoloji hayat kurtarmalı, hayatı kolaylaştırmalı.” Sadece Facebook’a bağlanan bir teknoloji ilgimi çekmediği gibi teknoloji kullanımını sadece Facebook’a bağlanmak olarak algılayan insanlarla da bu gelişimin pek mümkün olamayacağını biliyorum.