Yıllar önce babam Hüseyin Akdağ, kâh sessiz bakışlarıyla kâh ince bir sözle bana geleceğe dair yollar vaat ediyordu. O zamanın anlamını veremediğim bu uyarılar, sürecin sahnesine tek tek yerleşmiş.
Bir babanın oğluna, sevdiklerine hayat sezgileri, belki de en güçlü rehberdir. Ama insan, bu sessiz uyarıları bazen sürdürebilmekte geç kalabiliyor. Şimdi geriye dönüp baktığımda, babamın söylediği her geçen gün daha net bir resim olarak önüme çıkıyor. Hayat öyle tuhaf ki; insanların bazen sevdiklerinin verilerini saklamak için onların eksikliğini hissetmek zorunda kalıyor.
Onun dikkatli gözleriyle gördüğü, ince ayrıntıları o zamanlar fark edememiştim. Ancak şimdi, çevremde olup bitenler, babamın yıllar önce fısıldadığı gerçeklerin acı bir şekilde devam etmesi gibi. Etrafımdaki insanların, hayatın içinde yaşanan olaylarla, adeta onun geldiği yerde varmış gibi yaşadığının işaretidir. Belki de o zamanlar bir baba olarak sadece uyarıda bulunmak istememişti; belki de beni zorluklara hazırlıyordu.
Şimdi ise, o sessiz uyarılarındaki haklılığı bugün benim yaşadıklarımla o kadar güzel örtüşüyor ki. Belli olmadan, açıkça dile getirmeden, ama hep bir adım ötemde duran gerçekleri... Babamın gözleriyle görmeyi öğreniyorum. Etrafımdaki bazı kişilerin maskeleri düşmüş mü, yoksa ben mi daha dikkatli bakmayı öğrendim, emin değilim. Ama satır aralarında bir şey var ki, bazen insanlardan hatta en yakınından bile beklemediği şeylerle karşılaşabiliyor. Ve bunu ilk fark edenler babam Hüseyin Akdağ, gibi bizi en çok sevenler oluyor.
Artık bu zamansız sezgi, yaşam içinde ilerlerken bana rehberlik ediyor. Babam bazen bir kelimeyle, bazen sadece bir bakışla görebiliyordu. Şimdi ise sessiz uyarıların haklılığını tek tek ortaya çıkıyor… Bugün yaşadığım birçok olayda onun sözlerinin yansımasını görmek beni şaşırttı. Hayatın belki de en keskin gerçekleri, bazen sadece fısıltılarla gelir, bazılarına şahit olursun bazılarını da Allah önüne çıkartır, en son çıkarttığı gibi.
Hayat, bize her zaman apaçık göstermez. Bazen çevremizdeki insanlar, bazen bir kelimeyle bazen de bir bakışla söylemek istediğini anlatır. O zaman insan anlar; babamın o zamanlar dedikleri sadece bir uyarı değil, benim için bir koruma kalkanıymış. Şimdi o kalkansız yürüyorum ve onun sezgilerinin haklılığıyla, adımlarımı daha dikkatli atmaya çalışıyorum.
Teşekkürler babacım, ne kadar haklıymışsın…