Yeni Birlik Gazetesi
İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

Kara leke

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Beşiktaş tarihinin en karanlık dönemine hep birlikte tanıklık ediyoruz. Ben artık, ‘daha kötü ne olabilir ki’ sorusunu sormayı bıraktım, çünkü bunu ne zaman söylesek bir seviye daha aşağı düşüyoruz. Aylardır Hasan Arat kamuoyuna bir kelime konuşsun, anlatsın olup bitenleri diye bekliyoruz. Herkesin merakla beklediği adam çıkıp Beşiktaş’ın akillerinin olduğu toplantıya geliyor ve konuşmasına müsaade edilmiyor. Benim merak ettiğim sorular var; Divan Kurulu, Beşiktaş’ın en önemli organlarından biri mi? Gerçekten de 25 yılını genel kurul üyesi olarak; görmüş, geçirmiş akil insanlar mı divan kurulu olabiliyor? Divan Kurulu Toplantısına her elini kolunu sallayan girebiliyor mu? 

Divan Kurulu’nun amacı nedir? İnsanlar divan kuruluna neden korumalar ordusu ile gelme ihtiyacı duyuyorlar? Tribünlere ya da toplantı salonlarına insanlar kavga etmeye mi geliyorlar? Bu sorularıma kimden cevap alacağıma dair bir fikrim yok ama bugünden itibaren yönetimin çok net ve katı kurallar uygulanması gerektiği kanaatindeyim. Bütün Türkiye’ye Avrupa’ya rezil olan bir Beşiktaş’tan bahsediyoruz. Bu örneği vermekten çok utanıyorum ama önceki gün yaşananlar Aziz Yıldırım’a yapılabilir miydi? Ya da Ali Koç’a? Gerçekten aklım almıyor, utancımdan yerin dibine giriyorum. Beşiktaş’a gönül vermiş bir basın mensubu olarak bu olayların, yaşanmasını bütün kalbimle kınıyorum. 

Çok şey mi istiyoruz bizler ya? Kimsenin kimseyi kırmadığı, sevgi dolu bir Beşiktaş’ı yaşamak ne kadar zor olabilir ki? Neden sarılamıyoruz, neden kucaklaşamıyoruz, neden bu öfke, neden bu yumruk atma isteği? Nerelerden nerelere getirilen bir Beşiktaş. Mayıs ayı seçimlerine çok kısa bir süre kaldı ve belli ki Serdal başkandan başka aday olmayacaktır, olsa dahi genel kurul üyelerinin rotayı başkasına çevireceğini sanmıyorum. Ve ben Beşiktaş’ın sadece başarıları ile anılmasını istiyorum, kulüp çatısında yaşanan rezillikleri ile değil. 

Toplantılarda yumruklar savrulurken Futbol takımından mı başarılı olmasını bekleyeceğiz, armaya gönül verip amatör branşlarda sporcu olan el kadar çocuklardan mı? Hasan bey divan kurulundan çıkarken ‘Serdal benim kardeşim, önlemini almazsa bana yaptıklarını ona da yapacaklar’ dedi. Ben burada ki imayı, neyi kast ettiğini bilmiyorum ama Serdal başkana seslenmek istiyorum lütfen elinizi masaya vurun, ne keyfe keder oynayan futbolcuların ne de gizli grupların sizi alt etmesine izin vermeyin.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *