Yeni Birlik Gazetesi
İstanbul
Parçalı bulutlu
9°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

Balıktan sonra helva yeme alışkanlığımız

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Günümüzde, mevsim balıklarından oluşan balık sofralarımız, tercihte kolay kolay vazgeçemeyeceklerimizdendir.

      

Evet tercihlerimizin en önde geleni mevsim balıklarının oluşturduğu garnitürleri ve salatalarıyla zenginleştirilmiş balıkla donatılmış masalar herkesin ilk tercihlerindendir ama onları alabilmek ve balıkla donanmış bir masa kurabilmek pek de mümkün değil gibi ama pek sık olmasa da, arada da olsa şartları zorlayarak öyle bir masa kurabilmeyi herkes ister. Mevsiminin balıklarından oluşan hayal ettiğimiz balık masası zenginliği hep hayal kurduklarımızdır.. Üç yanı denizlerle çevrili ülkemizde balık masası zenginliği hayalini kurmak güzel ve kolay da, o zengin denizlerimizdeki o balıkları satın alıp sofralarımıza taşıyabilmek pek de kolay olmuyor gibi.. Denizlerimizde varolan o balıkları satın alabilmeye bütçelerimiz pek izin vermiyor. En ucuz balıklardan olan Karadeniz ve Marmara’nın kraliçeleri hamsi ve istavrit bile çoğu zamanlarda fiyat olarak pek de kolay ulaşılacak gibi değil. Yine de, ne şartlarda olursa olsun, ara sıra da olsa fiyatına bakmaksızın, paraya kıyıp satın alabildiklerimizle masalarımızı biraz şenlendirebiiyoruz.

       Mevsimine göre; hamsi, istavrit, palamut, lüfer, levrek ve mezgit gibi balıklar sofralarımızın zenginliklerindendir. Daha birçok balık, Norveç somonu, gerek denizde, gerekse balık çiftliklerinde üretilen yerli somon balığı, bütçeye uygun satış fiyatları ile sofralarımızın balık zenginlikleridir. 

     

Sofralarımızın en tutkulu alışkanlıklarından olan balıklarımızın yanında geleneksel çeşnisiyle birlikle yeme özelliğine de sofralara mutlaka eklenmesi ile bilinen tahin helvası. Bu bağımlılık balık sorfralarımzın olmazsa olmazlarından balıkdan sonra tatlı yeme alışkanlığıdır. Tatlıda en çok tercih edileni ise tahin helvasıdır. Balık yedikten sonra sofrada yeri hazır olan tahin helvası yemek bir alışkanlık olarak en çok tercih edilendir. Balık yedikten sonra bir dilim helva yemek olmazsa olmaz tercihlerdendir..

       

Evde balık sofrası kuracağınız zaman "Balığın yanında ne yenir?" diye düşünürken; nefis mezeler, salatalar hazırlıyor ve son aşamada bir dilim tahin helvasını unuttuysanız mutlaka bir eksiklik yapmışınızdır. Bu hemen fark edilir ve nerede olursanız eksik olan tahin helvası da masaya mutlaka ilave edilmeidir. Veya masadakiler helva isteklerinin yerine getirilmesini bekleyeceklerdir. 

     

Tahin helvasını masaya isteme alışkanlığında hiç de yalnız değilsinizdir. Gittiğiniz balık restorantlarında balık yedikten sonra masada helva önerilmesi hiç de tesadüf değildir.
      

Her ne kadar halk arasında "Balık yedikten sonra üzerine helva yiyin ki yediğiniz balık öldüğünü anlasın" diye şakalar yapılsa da işin aslı çok farklı, espri olmanın çok daha ötesindedir. Balığın üzerine helva yememizin sebebi aslında tamamen sağlığımızla ilgilidir.
      

Balık masasında net bir alışkanlık olarak geleneksel hale getirilen tahin helvası yenmesini sağlıkla nasıl ilgilendirildiği konusuna bira açıklık getirelim. Gelin balığın üzerine neden tahin helvası yenir, birlikte öğrenelim.
      

Düşen kan şekerine gerekli önlem olduğu uzmanların söylediklerinde saklıdır. Kalp dostu Omega-3 yağ asitleri açısından oldukça zengin olan balık aynı zamanda yüksek oranda; iyot, demir, çinko gibi mineraller içerir. Uzmanların söylediklerine göre tüm bunları aynı anda vücuda almak, sindirim sisteminde rahatsızlıklara ve tahribata yol açabiliyormuş. Çoğu zaman mide bulantısı, şişkinlik, halsizlik hissedebiliyor ve kan şekeriniz düşüyor. Bunun için balığın üzerine hemen tatlı yeme ihtiyacı doğabiliyor.
     

 Sütlü tatlılar ilk veya son tercih olmamalıdır. Balığın bayat olması ihtimaline karşı, sütlü tatlılar tüketilemez, şerbetli tatlılar yüksek şeker oranıyla mideye rahatsızlık vermeye devam edeceği için genellikle tercih edilmez. İşte bu noktada en ideal tatlı olarak tahin helvası ilk tercih olarak devreye giriyor ve balık yedikten sonra yaşanan kan şekeri düşüklüğüne en net çare olabiliyor.

       

İşin sırrı tahinde.
       

Balığın üzerine tahin helvasi yenmesinin tek nedeni bu değil elbette. Diğer yandan tahin helvasi içeriğindeki tahin sayesinde balık sofralarının sağlıklı bir kurtarıcısı oluyor. Nasıl derseniz hemen anlatalım: Tahin denizlerdeki kirlilikten dolayı balıklarda biriken ağır metallerin sıfırlanmasında oldukça etkili, radyasyon ve bazı ilaçların etkilerinden vücudu koruyor, aynı zamanda, vücuttaki fosfor miktarını düzenleyerek midedeki asit dengesi normalleştiriyor. İşte, balıktan sonra geleneksel tahin helvası yeme alışkanlığımızın nedeni.

     

HANGİ AYDA HANGİ BALIĞI YEMELİYİZ?

     

 Ocak: Uskumru, lüfer, palamut, istavrit lezzetini korur. Kefal ve hamsi tam yağlı durumdadır. Çinekop, kofana, mezgit kolayca bulunur. Tekir ve kırlangıç bolca avlanır. Barbunya, kılıç ve mercan az tutulur. 

      

Şubat-Mart-Nisan Kalkan mevsimi başlar. Tekir, barbunya bolca çıkar. Uskumru, lüfer, palamut yavanlaşmaya başlar. 

      Kefal, levrek ve kalkanın en lezzetli zamanıdır. Uskumru çiroz olmaya yüz tutmuştur. 

      Kalkan yine başta gelir. Mercan, levrek, kılıç ve kırlangıç bolca çıkar. kefal, mezgit, tekir ve barbunya çok tutulur. 

      

Mayıs: Levrek, barbun, tekir, iskorpit zevkle yenir. 

     

Haziran-Temmuz; Balıkçılık açısından verimsizdir. Tekir, barbun, mercan, levrek gibi balıklar bulunur ancak pahalıdır. 

      Sardalya mevsimi başlar. Kolyoz, istavrit, uskumru, tava ve haşlamaya elverişli. 

      

Ağustos-Eylül-Ekim: Çingene palamudu mevsimini açar. Sardalyanın ise en lezzetli zamanıdır. Yine bu ayda kılıcın tadına doyum olmaz. Kefal tavsiye edilmez. 

      Sardalye ve kılıç lezzetlidir. Palamut irileşir bolca çıkar. Lüfer bu dönem pahalıdır ama, lezzetlidir. 

      

Kasım: Uskumrunun en iyi zamanı. Torik akışı başlamıştır. Pisinin en nefis olduğu ay.

      

Aralık: Uskumru, lüfer, palamut ve torik daha da büyümüş ve lezzetlenmiştir. Hamsinin en çıtır zamanı. Bol miktarda tekir bol çıkar.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *