Lig başladığından beri, bende dahil "VAR" konusunda birçok yazı yazıldı.
Geçtiğimiz haftaki spor yazımda; Süper Ligimiz’de “VAR” komedisi diye biraz mizah kokan bir “yorum” yazmıştım. Bu söylediğim sözün arkasındayım ve “ayniyle vaki” bir durum var bu “VAR”da.
Yazdıklarımın sonrasında, geçtiğimiz haftanın yaşanan “VAR” olayı ardından yazımı şu satırlarla sonlandırmıştım;
“…Tüm bu olanları sadece izleyen, başta; MHK ve TFF’ye baktım. “VAR” denen güzellik nasıl yüze-gözle bulaştırılmış, hakemlerimizin kafalarının ne kadar karışık ne kadar tedirgin olduklarına, sırtlarını “VAR”a dayamış olmalarına karşın güvensizlik yaşadıklarına baktım ve ligimizin geleceğinden oldukça fazla endişe duydum. Başta Fenerbahçe olmak üzere tüm takımlarımızın şikayetlerinde ne kadar haklı oldukların daha da net gördüm.
Lig başladığından beri, bende dahil “VAR” konusunda birçok yazı yazıldı. Neredeyse tamamına yakın yazılanların net özeti; “VAR” konusunda kafamızın karışık olduğu ve hazır olmadan alelacele uygulandığı” şeklindeydi.
Bu MHK ile bu işin çok sağlıklı yürütülemeyeceğini de yazdım birçok kez. Bir kere denenmiş ve kayda değer hiçbir başarısı olmayan MHK yönetiminin tekrar göreve getirilmesi baştan yanlıştı…”
Tüm bunları yaza yaza ben bıkmadım, birçok yazanlar gibi. Ama gördüğüm, ne bu işin birinci muhatabı MHK ve Sayın Başkanı ve ne de TFF’den hiç kimse bu “VAR” konusunun nerelere doğru gittiğinin farkında değil diye düşünüyordum. Ama, TFF’nin en yetkili ağızlarından biri olan ve Milli Takımlar Sorumluluğunu üstlenmiş, TFF yönetim kurluu üyesi Selim Soydan’ın BeinSports’a “VAR” konusu ve hakemlerimizin durumları ile ilgili söylediklerini görüp okuyunca, birilerinin durumun vahametinin farkında olduğunu okuyunca “neden” deyip kafam daha da karışmadı değil.
Selim Soydan çok konuşulan Fenerbahçe karşılaşması sonrasında BeinSports’a şunları söylemiş;
''VAR geldikten sonra hakemlerin şahsiyetleri kayboldu. Korkmaya başladılar 'ben karar vermeyeyim VAR versin' diyorlar. Yüz sene önce VAR mı vardı? Sen orada her gördüğünü çalabilsen çok daha iyi yapabilirsin. Düdüğü iyi kullanacaksın. Cesaretlerini kaybettiler, saklanmaya başladılar. Ne yapsın buna MHK başkanı. Belki hakemlerimiz hepsi kuralları çok iyi biliyor, fakat oyunu bilmiyorlar. VAR'ı hakemler düzeltir, eğitim düzeltir. VAR'da bulunanı çok iyi eğittikten sonra oraya koyacaksın. Görevleri zor değil.''
Ayrıca Selim Soydan, sözlerinin arasında Cüneyt Çakır ile ilgili ''Bir tane çok iyi hakemimiz var Cüneyt Çakır. Kim ne derse desin, seversin ya da sevmezsin çok iyi bir hakemimiz var.''
Bir an bugüne kadar “VAR” konusunda neler yazmışım aklıma geldi ve bir çırpıda hemen hemen hepsini okudun. Selim Soydan’ın bu soyledikleri bana hiç de yabancı değildi. Bunların benzerlerin defalarca yazdım. Ve yukarıda da, son Fenerbahçe karşılaşması sonrasında yazdıklarımı da buraya aktardım.
O maçta yaşananları yazdım. Hakem o karşılaşmada penaltıyı tekrarlamakla doğru olanı yaptı ama, bir hafta önce aynı takımın yaşadıkları ile karşılaştırılınca, neyin yanlış ve komik olduğu çok net ortaya çıktı.
Hakem o karşılaşmada penaltı atılırken hata yapmadı mı? Yaptı. Penaltılar atılırken durduğu yer çok yanlıştı. Penaltı atışı sırasında arkasında kalan bölümde Göztepeli futbolculardan bazılarının vuruş yapılmadan önce ceza sahasını yarısına kadar girmişlerdi, hakem doğruyu yaparken tekrarı gerektiren bir başka hatayı yaptı ama, görmedi. Asıl gündem penaltının tekrarlanması nedenine takılı kaldı.
Peki, tüm bunlar olurken bu konuda bir açıklama yapması hakemin üzerindeki yükü hafifletmesi gereken MHK başkanı neredeydi. İşte onu bilemedik! Olur olmaz zamanlarda çıkıp konuşan başkan, konuşması gereken yerde hiçbir şey olmamış gibi suskun kaldı.
Selim Soydan’ın dediği gibi köklü bir eğitim lazım. Ama bu eğitimi öncelikle kimler almalı acaba?!