Evet geldik 6 temel ihtiyaçlarla ilgili yazımın son bölümüne. Önce bu ihtiyaçların önemini hemen kısaca bir hatırlayalım.
Evet geldik 6 temel ihtiyaçlarla ilgili yazımın son bölümüne. Önce bu ihtiyaçların önemini hemen kısaca bir hatırlayalım. Hepimiz bir takım temel ihtiyaçlarla dünyaya geliyoruz. Ve bu ihtiyaçlar evrensel olmalarının yanında, yoğunluğu kişiden kişiye değişebilir durumda. Bu temel ihtiyaçların küçük yaşlardan itibaren uygun şekilde giderilmesinin bize katkısı günün sonunda psikolojik açıdan sağlıklı, iyi hisseden bireyler olmamızdır. Geçtiğimiz iki hafta boyunca da paylaştığım gibi uygun bir şekilde giderilemeyen ya da karşılanması engellenen ihtiyaçlar, kişiden kişiye değişen bazı psikolojik sorunlara neden olabilmektedir. İhtiyaçların uzun süre karşılanmasının engellenmesi bir takım sağlıksız yollarla giderilme çabasıyla sonuçlanmaktadır. Evet geçtiğimiz iki hafta hepimizin temelde sahip olduğu altı temel ihtiyacın ilk dört tanesinden bahsettim ve bazı soruları da bu çerçevede yanıtladım. Bu hafta son iki temel psikolojik ihtiyacımızla devam ediyorum. Hemen hatırlayalım neydi bu temel altı ihtiyacımız.
Güven ve Konfor
-
Çeşitlilik
-
Özel ve Önemli Hissetme
-
Sevgi ve Aidiyet
-
Gelişim ve Büyüme
-
Katkı Sağlama
Bu hafta yazacağım son iki temel ihtiyacımız aslında ilk 4 temel ihtiyacımızı karşıladığımızda aramaya devam ettiğimiz mutluluğa ulaşmamızla çok ilgili. Bu 4 temel ihtiyaç karşılanınca aslında her şey tamamlanıyor gibi gelebilir ve mutlu olmaz mıyız diye soranlarınız olabilir. Şöyle düşünelim; çok iyi, yüksek gelirli işlerde çalışıp mutlu olmayan, çok lüks arabalar, evlere sahip olup kutu kutu ilaç yutan kaç kişiler duydunuz yada tanıyor musunuz? Bu insanlar güven, konfor ve özel hissetme ihtiyaçlarını ön planda tutarlar. Başarılıdırlar; ancak genellikle bir koşuşturma içinde, mutsuz ve yorgun savaşçı şeklinde oldukları gözlemlenebilir.
Bazen insanlar daha az paraya daha çok sevdikleri işleri tercih ederler ama bu sefer de sevgi ve aidiyet ihtiyaçlarını karşılarken, güven ve konfor ihtiyaçları karşılanamıyor olabilir. Aslında herkesin öncelikli ihtiyacı farklıdır. Bunun farkında olduğumuzda neyi, ne zaman, neden ve ne kadar yaptığımızı anlamak daha kolaylaşır. Ancak hala en önemli 2 temel ihtiyacı karşılamakta fayda vardır. Peki nedir bu iki temel ve aslında ruhsal ihtiyaç?
Eeee Ne Yani Hepsi Bu Kadar Mıydı?
Çoğu zaman deli gibi istediğimiz bir şeylere sahip olduktan, çok uğraştığımız bir şeyi başardıktan sonra “Eeeee yani, ne oldu sonunda bu muydu?” dediğimiz zamanlar olur. Hayatın, yaptıklarımızın, sahip olduklarımızın anlamını sorguladığımız anlardır işte bu anlar. İşte sıkı durun, diğer bütün ihtiyaçlarımızı karşılamış olsak da; eğer büyüme, gelişim ve katkı sağlama ihtiyaçlarımızı karşılamadıysak, o zaman yaptıklarımız ve hayatımız bize çok anlamlı gelmiyor. Anlamlı bir hayat yaşadığımızı hissetmek için bu son iki ruhsal ihtiyacı karşılamamız şart.
İki Temel Ruhsal İhtiyaç
Gelişim ve Büyüme İhtiyacı:
Bu ihtiyaç hepimiz için hayatta olmazsa olmaz ve kaçınılmazdır. Hepimiz doğduğumuz andan itibaren gelişir, büyür ve hayatımızı sonlandırırız. Gelişime ve büyümeye karşı durmak, akıntıya karşı durmaya çalışmak gibidir. Gelişimin bittiği yerde ölüm başlar. Gelişim sadece bedensel ve zihinsel olmaz. Aynı zamanda ruhsal ve psikolojik olarak da büyür ve gelişiriz. Ancak büyümek İlişkiyi sona erdiren en önemli unsurlardan biri o ilişki için emek ve çaba harcamayı bırakıp, özen göstermeyi ihmal etmektir.
İlişki İki Kişiliktir
İlişki iki kişiliktir. Emek ve bakıma ihtiyacı vardır. Aksi takdirde yavanlaşır ve ayrık otları üzerinde büyüdüğü için gücü, kuvveti azalır. Her iki tarafın da gelişime açık olması ve ayrık otlarını daha bitmeden temizlemeleri ilişkiye hayat verir. Eşlerin hem birbirlerine hem de kendi gelişimleri için kendilerine vakit ayırmaları bir lüks değil, kişilerin ve ilişkinin sağlığı açısından gerekliliktir. Bu zamanı ayırmak bireylere ve ilişkiye özgürlük kazandırır. Özgür hisseden kişiler daha çok gelişir ve sevgiyi daha kolayca yaşatır. Bu ihtiyacınızı karşılamak üzere, her gün bir şey de olsa yeni şeyler öğrenmeyi, ayda kaç kitap okuduğunuzu, gelişiminiz için neler yaptığınızı kendinize sorabilir ve cevaplarına göre yapacaklarınıza karar verebilirsiniz.
İlişkilerde Katkıda Bulunma İhtiyacı:
Bu ihtiyaç kendimizin dışında dünyaya, başkalarına katkıda bulunarak destek olma ve bu katkı ile işe yaradığını bilme ihtiyacıdır. Temelde hepimiz ihtiyaç duyulma ihtiyacındayız. Birinin bize iyi ki varsın demesi, üflediğimiz doğum günü pastalarının üzerinde bu yazının yazıldığını görmek hepimize iyi gelir. İnsanların yaşamına katkıda bulunduğumuzu hissetmek ve hiç bir karşılık beklemeden bunu gerçekleştirebiliyor olmamız bu ihtiyacın karşılanmasını sağlar. Mutluluk bir başkasına katkımız, yararımız olduğunu gördüğümüzde ve almayı beklemeden verdiğimizde en derinlerimizde hissedilir. Yaptığımız işlerde başkalarının başarılı olmasına, yaşamda daha rahat var olmalarına beklentisiz bir şekilde katkıda bulunduğumuzda mutluluk ve tatmin kaçınılmazdır.
Profesyonel koçlukta insanlara kendi değerleri ile örülmüş yaşam amaçlarını buldurmamızın altında da bu yatar. İnsanlar yaptıkları ile neye hizmet ettiklerini, hangi değerlerini onurlandırdıklarını fark ettiklerinde; gözlerindeki parlamaya şahit olmak benim için her zaman muazzamdır. Sanırım ben de en çok böyle zamanlarda ve bu yazıyı yazarken, sizden sorular, yorumlar aldığımda, televizyon programımla paylaştığım kişisel gelişim içerikli aktarımlardan faydalandığınızı söylediğinizde katkıda bulunma ihtiyacımı karşıladığımı hissediyorum. Aynı zamanda, yaptığınız işi tutkuyla yapmak ve durdurulamaz olmak istiyorsanız bu 6 ihtiyacınızı da karşılayacak bir iş hayal edebilir ve onun peşinden gidebilirsiniz. İlişkilerimde katkıda bulunma ihtiyacımı karşılıyor muyum diye kendimize sormak ve sorunun cevabına göre hareket etmek faydalı olur. Katkıda bulunmak almaya açık ve layık olduğunun bilinci ile ancak almayı beklemeden bir şeyler yaptığımızda gerçekleşir.
Bu altı ihtiyaç sadece istek, temenni veya gerçekleşmeyi bekleyen arzular değildir. Karşılanması zorunlu, temel ihtiyaçlardır. Ne kadar doyum içinde yaşarsak ilişkilerimizde o kadar mutlu oluruz. Hangi ihtiyaçların bizim için önemli ve öncelikli olduğunun farkında olup ve bunları karşılamak için kaliteli yollar bulup seçtiğimizde emin olun tatmin, doyum ve dolayısıyla mutluluk yanı başınızda olacaktır. Bu yolları bulmak için her türlü içsel kaynağa ve donanıma sahip olduğunuzu size hatırlatmak isterim. Mesele doğru sorularla ve bakış açılarıyla bu kaynaklara ulaşmaktır. Zaman zaman çözüm üretirken ya da farklı bakış açıları oluştururken zorlanmanız çok olağandır ve böyle durumlarda her zaman güveneceğiniz bir uzmandan destek almak iyi bir fikirdir.
Tek Atışla Kaç İhtiyaç?
İhtiyaçları karşılamak için yapılan her şey, atılan her adım, tüm duygu ve düşünceler bizi mutluluğa götüren birer araçtır. Yaşam kalitemiz bunları nasıl kullandığımızla çok ilgilidir. Bazı insanlar tek bir davranışla dört ihtiyacını aynı anda giderir ve o zaman tutku ortaya çıkar. Bazen yaptığınız bir şeyle iki ihtiyacı karşılarsınız o zaman da o şey sizin için alışkanlığa dönüşür. Yaptığınız şeylerin hem size, hem çevrenize faydası varsa, altı ihtiyacınızı birden karşılamanızı sağlıyorsa işte o zaman tarihte yerini almış Atatürk, Gandhi, Mandela hem katkı sağlayıp hem de unutulmaz kalıcı izler bırakırsınız. Bu tabi ki negatif anlamda da olabilir. Bir çok zararlı alışkanlığın da ihtiyaç gidermek üzere kullanıldığını hatırlatmak isterim. Sigara, içki içmek, sürekli abur cubur, kuruyemiş yemek ya da aşırı yemek ihtiyaçlarımızı karşılamak üzere çoğu zaman farkında olmadan yaptığımız şeyler. Özellikle ilk iki ihtiyacınızın ne olduğu kaderinizi belirler. İlk ikide katkı sağlamak varsa daha doyumlu bir hayatın olacağını öngörebilirsiniz.
Kendinle Çalışma
Hangi ihtiyaçların sizin için öncelikli olduğunu anlamak için kendinize şu soruları sorabilirsiniz:
Ne istiyorum?
-
Farklı neler yapabilirim?
-
Neleri severim?
-
Bana özel yaptığım neler var?
-
Gelişebilmek için ne yapabilirim?
-
Katkıda bulunmak için ne yapabilirim?
Tüm bu soruları kendinize sorarken 6 temel ihtiyacınızı karşılamak için hem olumlu hem de olumsuz neler yaptığınıza bakın. Bir kağıdı ortadan ikiye bölün. Olumlu/Olumsuz başlıkları altında iki ayrı sütun oluşturarak yan yana görebileceğiniz şekilde yazın. Ve bakın bakalım hangi hanedekiler daha fazla. Ve sonunda karar verin. Hangilerini tutmak hangilerini değiştirmek istiyorsunuz. Hatırlayın mutluluk bir seçimdir ve sizin mutluluğunuz sizin seçiminizdir. Her güne merhaba diyerek uyanmanız dileğiyle...