Bu etki, özellikle ABD'deki en az aktif yüzde 25’lik kesimde belirgin. Araştırmacılar, bu gruptaki bireylerin günlük 1 saatlik ek bir yürüyüşle önemli sağlık kazanımları elde edebileceğini ifade ediyor.
En aktif yüzde 25’lik grupta ise ek yürüyüşün etkisi daha sınırlı, çünkü bu kişiler zaten düzenli egzersizin faydalarını büyük ölçüde almış durumda.
Araştırmanın bulguları
Çalışmada, ABD’deki Ulusal Sağlık ve Beslenme İnceleme Anketi’nden (NHANES) elde edilen veriler analiz edildi.
Bu ankete her yıl yaklaşık 5.000 gönüllü katılıyor. Araştırmacılar, bireylerin giyilebilir aktivite takip cihazlarından elde edilen verilerini ömür tablolarıyla karşılaştırarak fiziksel aktivitenin yaşam süresi üzerindeki etkisini değerlendirdi.
Araştırmanın bulgularına göre:
ABD'deki 40 yaş üstü bireylerin en aktif yüzde 25’lik kesim kadar hareketli olması halinde, yaşam süreleri ortalama 5,3 yıl uzayabilir.
Günlük 1 saatlik bir yürüyüş, en az aktif kesim için ömürlerine yaklaşık 6 saat (376,3 dakika) ekleyebilir.
Griffith Üniversitesi Halk Sağlığı Profesörü Lennert Veerman, en aktif yüzde 25’lik gruba katılmanın mümkün olduğunu belirtiyor:
"Bu, ulaşılması zor bir hedef değil, çünkü nüfusun yüzde 25’i bunu zaten yapıyor. Bu seviyeye ulaşmak için yaklaşık günde 3 saatlik bir yürüyüş yeterli olabilir."
Egzersizin gücü
Egzersizin yaşam süresini uzattığı uzun süredir bilinse de, bu araştırma egzersizin faydalarını daha somut bir şekilde ortaya koyuyor.
Profesör Veerman, fiziksel aktivitenin sadece bireylerin yaşam kalitesini artırmakla kalmayıp, sağlık sistemleri üzerindeki baskıyı da hafifletebileceğini söylüyor:
"Fiziksel aktivite, ölüm riskini yarıya indirme potansiyeline sahip. Daha fazla kişiyi hareket etmeye teşvik etmek ve yürünebilir, bisikletle ulaşılabilir mahalleler gibi yaşam alanları yaratmak, hem bireysel sağlık hem de çevre açısından büyük kazanımlar sağlayabilir."
Araştırmanın sonuçları, British Journal of Sports Medicine dergisinde yayımlandı.