Dünyanın en uzun süren spor müsabakası Volvo Okyanus Yarışı, 45 bin deniz mili ve 9 ayın ardından sona erdi. İspanya’nın Alicante limanından yola çıkan yedi yelkenli, 11 ayaklık yarışı tamamlayarak Hollanda’nın Lahey kentinde yarışı bitirdi. Pek çok ilkin yaşandığı yarışa üzücü kazalar da damgasını vurdu.

En zorlu yelken yarışı olarak bilinen Volvo Okyanus Yarışı, 1973 yılından beri her üç yılda bir düzenleniyor. Aylar süren yarışta yelkenciler, ekvatorun çevresini iki kereden fazla dolanacak kadar mesafe kat ediyor. Bu seferki müsabakanın son ayağı ise 45 yıllık yarış tarihindeki en yakın bitişlere sahne oldu. Yüzlerce deniz mili mesafeyi birbirinden çok uzak rotalarda seyreden tekneler, son ayakta bitiş çizgisini ise birkaç dakika arayla geçti. 11 ayağın sonunda kupayı alan takım ise deneyimli yelkenci Charles Caudrelier yönetimindeki Dongfeng Takımı oldu. Böylece ilk kez bir Çin takımı podyumda birinciliği aldı. Dongfeng ekibinde yer alan Carolijn Brouwer ve Marie Riou de Volvo Okyanus Yarışı’nda birinci olan ilk kadın yelkenciler oldu. İkinci ekip Xabi Fernandez yönetimindeki Mapfre Takımı olurken, üçüncülüğü son sekiz seferdir şampiyonluk şansını kaçıran Bouwe Bekking yönetimindeki Brunel Takımı kazandı.

Kazaların damga vurduğu yarışta Sun Hung Kai/ Scallywag ekibinden John Fisher, Avustralya’nın Auckland limanından Itajai, Brezilya’ya yol alınan 7. etapta denize düşerek kayboldu. Güneş doğmadan önce karanlıkta yaşanan kazada, tekne 5 metrelik dalga çukuruna girerken güvenlik halatını çözen Fisher, tekne ekipmanının çarpması sonucu denize düştü. Ekip arkadaşları anında müdahale ile can yeleği ve işaret şamandırasını denize atarak kurtarma manevrasına başlasa da şiddetli hava koşullarının etkisi ile birkaç yüz metre ilerleyen tekne geri döndüğünde ne Fisher’ı ne de işaret şamandırasını bulamadı. 12 saatlik arama çalışmalarının ardından Scallywag ekibi zor bir karar ile aramayı bıraktı. Bugün hala bulunamayan Fisher’ın birkaç gün süren aramanın ardından hayatını kaybettiği ilan edildi. Scallywag ekibi, Fisher’ın kaybolmasından önce de 5. Ayakta bir denize düşme kazası yaşamıştı. Hong Kong açıklarında manevra sırasında dalganın çarptığı ekip üyesi Alex Gough suya düşmüş ve yaklaşık 7 dakika süren bir operasyonla kurtarılmıştı. Fisher’ın düştüğü kazanın aksine Gough, gündüz ve orta şiddetli rüzgarlı havada düştüğünden hızla kurtarılması mümkün olmuştu. Tüm bu kazalara rağmen Scallywag ekibi Fisher’ın anısına yarışa geri dönmeyi başardı ve 11 etabın sonunda puan tablosunda sonuncu da olsalar yarışı tamamladılar.

Küba’dan Florida’ya kürek çekti

ABD’nin Florida eyaletinde bir kadın, Küba’dan Florida’ya kadar 160 kilometrelik mesafeyi sörf tahtasının üzerinde ayakta durup kürek çekerek aştı. Victoria Burgess isimli 34 yaşındaki Amerikalı, Küba’dan Florida Keys’e kadar olan mesafeyi ayakta kürek çekerek aşan ilk kadın oldu. Seyahatini 28 saatten daha kısa sürede tamamlayan Burgess, bu konuda rekor kırmak istediğini ve herkese hayallerinin peşinden koşamları için ilham vermeyi amaçladığını açıkladı. Florida’nın ünlü Pompano Plajı’nda yangın denetimcisi olan Burgess, Guinness Rekorlar Kitabı’na girmeyi umuyor.

Facebook, geleceğimizi tahmin edecek

Dünyanın en büyük teknoloji şirketlerinden olan Facebook, sahip olduğu Instagram, WhatsApp gibi sosyal ağların yanı sıra yapay zeka araştırmalarına da ciddi yatırım yapıyor. Telefon rehberiniz, kişileriniz, coğrafi konumunuz, Facebook ile bağlı olan tüm uygulamalara giriş bilgileriniz, siyasi eğilimleriniz, dini inancınız, cinsel tercihleriniz gibi pek çok kişisel bilginiz Facebook tarafından kaydediliyor. Facebook, sizi çoğu yakın arkadaş ve akrabanızdan daha iyi tanıyor. Bir teknoloji şirketi olarak da kullanılsın kullanılmasın, henüz böyle bir teknoloji geliştirilmemiş olsa dahi Facebook pek çok algoritma ve yazılımın patentini alıyor. Bunlar arasında akıllı telefonunuzun mikrofonuna erişerek uygulama açık olmasa dahi ortamdaki sesleri dinlemeyi sağlayan algoritmalar bile var. Teknik olarak Facebook’un böyle bir dinleme yapmaya yetkisi olmasa da yapabilmesini sağlayacak teknolojiyi geliştirmek üzerinde çalışıyor. Yani aslında Facebook, günlük hayatınızdaki rutininizi, nerelerde yemek yediğinizi, nerede kahve içtiğinizi, ne zaman uyuyup uyandığınızı takip edebilir. Tüm bu patentlere ek olarak Facebook yeni bir başvuru yaptı. Henüz inceleme aşamasında olan başvuru ile Facebook, geleceğimizi tahmin edecek bir algoritma geliştirmek üzerinde çalışıyor. Bu algoritma ile internet hareketlerinizi ve kişisel bilgilerinizi inceleyerek ne zaman mezun olacağınız, evleneceğiniz, boşanacağınız, işe gireceğiniz, kovulacağınız, çocuğunuz olacağı hatta öleceğinizi bile tahmin edebilecek. Üstelik bunu yapmak için çok basit bir yazılım yeterli.

Şöyle ki, Facebook bir yandan sizin internet üzerindeki paylaşımlarınızı incelerken diğer insanların hayatlarındaki büyük olayları da takip edecek. Mezuniyet, evlilik, ayrılık, yeni işe girme ya da işten çıkma gibi önemli olaylar olmadan önce insanların internetteki paylaşımlarına ve aktivitelerine bakacak. Diğer hesapların aktiviteleriyle sizin hesabınızın hareketlerini karşılaştırarak yaptığınız aramalar ve paylaşımlarda benzerlik tespit ettiğinde sizin hayatınızdaki olayları henüz siz yaşamadan öngörebilecek. Basit bir yapay zeka yazılımı ile hayatınız ve hatta ölümünüzü bile tahmin edebilecek olan Facebook’un falcılık özelliğinden yararlanıp yararlanmamak ise size kalmış. Tabii bu algoritma tüm ahlaki kaygıları kenara koyarak hayata geçerse.