Bolu ili ormanları daha çok dağlık ekosistem ormanlarıdır.
Yüksek dağlık arazide; az güneşlenme, düşük sıcaklık, kısa büyüme dönemi ve diğer ekolojik hassasiyetlerden dolayı bu ormanların varlığının sürdürülebilir olmasının önemini artırmaktadır.
Bolu ormanlarını asıl karakterize eden orman tipi, genellikle şehrin kuzeyindeki Batı Karadeniz ardı iklim kuşağında kalan yapraklı ibreli karışık ormanlarıdır. Burada karışıma giren asıl ağaç türleri kayın, göknar, sarıçam, gürgen, meşe, karaçamdır. Yapraklı ve ibreli ağaç türlerinden daha çok iki veya üç ana türün, karışımından oluşan ormanlar, karakteristik Karadeniz orman toplumu tipinin (öksin ormanları) devamıdır. Aslında doğal orman ekosistemlerinin ulaşmak istediği son nokta olan karışık ormanlar, ne yazık ki alan olarak son derece kısıtlıdır. Bütün dünya üzerinde olduğu gibi hayatiyetlerini ve kuruluş özelliklerini sürdürebilmek adına en ağır darbeyi alan ormanlar, karışık ormanlardır.
Karışık ormanlar
Karışık ormanlarda bulunan ağaç türlerinin ekolojik istekleri ayrı ayrı bilinmektedir. Ancak karışık ormanlardaki ağaç ve diğer canlı türlerinin birbiri ile olan ilişkilerinin belirlenmesi karmaşık bir yapıdır. Karışık ormanların yararları ve değerlendirilmesi aşağıdaki gibi özetlenir: Karışık ormanlar farklı ağaç türlerinin farklı ekolojik isteklerine uygun yerel yetişme ortamı özelliklerine daha iyi değerlendirme olanağı verir. Dış etkilere karşı saf ormanlara göre daha dayanıklıdır ve duyarlı türler karışık ormanlar içinde daha sağlıklı büyüme olanağı bulurlar. Estetik bakımından, yarattıkları değişik görünüş ve renk farklılığı ile daha değerlidir. Ormanda meydana gelebilecek hasar ve tahribatları daha az zararla giderilebilir.
Amenajman çalışmaları
Bu yararlarına ve saf ormanlardan üstün yanlarına karşılık, karışık ormanların bakımı, işletilmesi ve karışımın sürdürülebilirliği oldukça güçtür. Orman yaşamının her evresinde, özellikle planlama (amenajman) ve silvikültür (orman yetiştirme ve bakımı) uygulamalarında türlerin kendi aralarında ve yetişme ortamı ile olan ilişkilerini çok yönlü düşünüp değerlendirmek gerekir. Karışık ormanlarda, ekolojik olarak zayıf olan türlerle, ekonomik bakımından değerli türler özellikle korunmalıdır. Yapılan tüm ormancılık çalışmalarında esas nokta bu karışımın sürekliliğin sağlanması olmalıdır.
Bolu’nun kuzeyindeki Çele ve Yedigöller bölgelerinde, Karadeniz orman kuşağının orman toplumları belirgindir. Bu yamaçta aşağıdan yukarı doğru önce karaçam + meşe karışık ormanları görülür. Yükselti ile beraber karışıma önce kayın, sonra da göknar katılır. Böylece önce meşe + karaçam + kayın, sonra da kayın + göknar ormanları görülür. 1000-1200 metrede (Gurbettaşı’nda) saf göknar ormanı bulunur. Bin metreden sonra karaçam yerini sarıçama bırakır. Böylece sarıçam + kayın + göknar + gürgen ormanları başlar. Bu karışıma yer yer meşe türleri de eklenir. Bu beş ağaç türü kendi aralarında iki, üç veya dörtlü karışımlar yaparak yükselirler. Çele Dağları’ndan Yedigöller Bölgesi’ne doğru gidildikçe kayın hâkim duruma geçer. Fakat hiç şüphe yok ki, bu ormanların asıl önemli öğesi diğer yapraklı ağaç (gürgen, kızılağaç, akçaağaç, ıhlamur, dişbudak, karaağaç, kızılcık, kiraz, kavak, söğüt vb) türleridir. Bu zengin ağaç türü karışımına sahip ormanlar, floristik bakımdan önemli birçok otsu bitkiye de ev sahipliği yapmaktadır.
Aladağ
Bolu Ovası’ndan güneye (Aladağ’a) doğru yükselirken önce saf karaçam ormanları belirir. Bin metreye kadar yer yer meşenin katıldığı karaçam + meşe karışık ormanları görülür. Bin metreden sonra göknar ormanları saf veya karışık olarak bulunur. Göknarla alçak rakımlarda (1500 metreye kadar) daha çok kayın, yüksek rakımlarda (1200 metreden sonra ) ise sarıçam karışıma girer.
Göknar, sarıçam, kayın karışık ormanları stabil (kararlı) değil, yapı bakımından birbiri ile rekabet halinde çoğunlukla değişkendir. Kayının yeterli nem koşullarını bulamayarak karışımdan ayrıldığı durumlarda, göknar ya saf olarak bulunur veya alçaklarda karaçam ile yüksek kesimlerde ise sarıçamla karışım oluşturur. Ancak bu yapılar da çoğunlukla göknar lehine değişkendir. Göknar yükseklerde ve gölgeli bakılarda bulunmasından dolayı Aladağ ardı step ormanına geçişte yerini tamamen sarıçama bırakır.
İran-Turan vejetasyonu
Güney bakının ve İç Anadolu step ikliminin hâkim olduğu Aladağ ardı Seben ve Kıbrısçık bölümünde İran Turan vejetasyonuna ait (yarı step) bitki toplumları ve ormanlar görülür. Bolu’nun güneyinde bulunan ormanlar, sınırına yaklaştığı İç Anadolu stebinin karakterine uygun olarak daha çok iğne yapraklı (ibreli) ağaçlardan (göknar, sarıçam, karaçam ve hatta ardıç) oluşmaktadır. Burada yapraklı ağaçlardan sadece meşe ve yer yer kayın görülür. Bu ormanlar karışık olmaktan öteye daha çok tek türden oluşan saf ormanlardır. Yapraklı ağaçlardan kayın, gürgen gibi nem isteği fazla ağaçlar kaybolur, ancak kuraklığa dayanabilen bazı meşe görülebilir. Karaçam ormanları aşağı yükseltilerin büyük bölümüne hâkimdir. Burada bazen meşe ile birlikte bulunur. 1.000 - 1.200 metreden sonra karaçam yerini sarıçamlara bırakır. Sarıçamın çoğunlukla göknarla birlikte karışıma girdiği bu ormanların, verim gücü son derece yüksektir. Bu ormanların bir başka önemi de içinde birçok yaban hayvanına ev sahipliği yapmasından kaynaklanmaktadır.
Göynük ve Mudurnu’da alçak rakımlarda saf karaçam ve karaçam + meşe ormanları bulunur. Yükseklerde göknar ve kayın karışıma katılarak kayın + göknar + karaçamın ikili ve üçlü karışımları bulunur. 1000-1200 metre yüksekliklerden sonra sarıçam, genellikle göknarla birlikte ormanın hâkimidir. Göynük’teki doğal kızılçam ormanının varlığı, Bolu’nun bir yanıyla da Akdenizli olduğunun işaretidir.
Metin: Mehmet Tokcan