Lig başladığından beri yazıyorum. Gereksiz şeylerle verilen cezalara, asıl dikkat edilmesi ve mutlaka önlenmesi gereken, futbolumuza çok zarar veren konuların "es geçilmesine" dikkat çekiyoruz.
Bu köşede yazdığım yazıları takip edenleriniz farkındadırlar. İstikrarlı(!) bir şekilde; mutlaka geçmiş yazılara atıf olan bölümlerin varlığı ile devam ediyor. Ben bunu yapmayı alışkanlık haline getirmedim. Var olan ve hiçbir gelişme gösteremeyen durum bizleri bu uygulamaya sürüklüyor.
Futbolumuz hiç de iyi yönetilmiyor. Bu kötü yönetimde kulüp yöneticilerinin de önemli katkısı var. Asıl çok daha önemli bir neden var ki, o da; futbolu kötüleştiren gereksiz, olay çıkarmaya, var olan düzeni daha da bozmaya yönelik, dedikodu düzeni üzerine kurulu yazılan yazılar. Televizyonlarda var olan-ben onlara “televizyon spor programı” demeye bile utandığım, özellikle bazı hakem eskilerinin başını çektiği-spor programlarında, reyting uğruna olay çıkarmaya zemin hazırlayan, ipe, sapa gelmez yorumlar ve o televizyonların yaptığı canlı bağlantılarda programlardaki yorumcuların gazına gelip ekrana taşınan olumsuzluklar.
Lig başladığından beri yazıyorum. Gereksiz şeylerle verilen cezalara, asıl dikkat edilmesi ve mutlaka önlenmesi gereken, futbolumuza çok zarar veren konuların “es geçilmesine” dikkat çekiyoruz. Ama bunlar hiç önemsenmedi. Bu ortamı yaratanlar ise, tüm sorumsuzca davranışlarına devam ediyorlar, yarattıkları o olumsuz ortamlardan beslenerek reyting sarhoşluğunda işlerini sürdürüyorlar.
“Futbolumuz iyi yönetilmiyor” iddialarımıza yönelik, geçen hafta yazdıklarımızdan kısa birkaç paragrafı yine bugüne taşıdım;
“Futbolumuzun ne durumda olduğunu anlatmaya kelimeler yetmiyor. İyi yönetilmiyor. Takımlarımız, UEFA Finansal Fairplay baskısı altında. Üstüne üstlük, bunun uzantısı olarak. TFF’nin “Harcama Limitleri” konusu gündemi iyice darboğaza soktu”.
“Bunu aşmak için “Bankalarla borçların Yeniden Yapılandırma Anlaşması” çözümü ortaya atıldı, Fenerbahçe kendi isteğiyle bu anlaşmanın dışında kaldı. Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor şimdilik varolan borçlarına bir çözüm bulmuş gibiler ama, bu yapılanmanın dışında kalan, başka yöntemi deneyen Fenerbahçe, TFF’nin koyduğu “Harcama Limiti’ni aşma sorunuyla karşı karşıya, transfer yapamaz durumda”.
“Ligler başladı, yırminci hafta oynanacak. Başından beri süregelen, hakemlerimiz ve yaşadıkları sorunlar, “VAR”ı kullanmaları konusunda yaşadıkları, TFF’nin kulüplerle ilişkileri ve daha birçok konuda ortada dururan belirsizliklerde bir adım bile yol alamamışız”.
“Avrupa AİHM / Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne yansıyan konulardan birinden. Tahkim Kurulu konusunda çıkan olumsuz karar kafaları iyice karıştırdı. Bu konuda TFF ne yapacak bir başka merak konusu!”
Geçen hafta yazdığım konulardan;
AİHM’deki Tahkim kurulu” ile ilgili iddia konusunda TFF’nin neler düşündüğü ile ilgili henüz hiçbir haber yok. Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Nihat Özdemir, 6 Şubat perşembe günü(bugün) saat 11.00'de bir basın toplantısı düzenleyecek. Bu toplantıda; bir süredir dillendirilen “istifa edeceği” konusunun da konuşulacağı ve yaşanan tüm olumsuzluklara ilk ağızdan yanıt vereceği öncelikle akla gelenler. Bakalım neler anlatacak.
Bir başka konu ise, Galatasaray başkanı ile Fenerbahçe başkanı arasında yaşanan karşılıklı atışmalar hala devam ediyorken; buna, Trabzonspor başkanı son ataklarıyla katılınca, aradaki tartışmalar iyice mahalle kavgasına dönüştü. Bu durum
Tranzonspor-Fenerbahçe arasındaki derbi karşılaşması sonrasında olmaması gereken mecralara taşındı. Bu iş o kadar sıradanlaştı ki; durum, Trabzonspor takımındaki bir futbolcuya yapılan ırkçı davranışlarda Fenerbahçe’nin bağlantısının varlığı gibi, mahalle dedikodusuna taşındı. Söz konusu futbolcu, bu iddiayı ortaya atan televizyon kanalındaki spor programına bağlanarak iddia edilenlerin tam karşıtı bilgiler verince, söylentiyi ortaya atanlar mahalle dedikodularından ürettikleri haberle koca bir camiaya iftira atmalarından hiç mi utanmayacaklar?
Türk futbolunun üç büyük kulübü başkanları arasındaki bu tartışma, son derbi karşılaşması sonrasında Trabzonspor başkanına yakışmayan sözleri ve davranışlarıyla iyice zirve yaptı.
Dilerim Türk futbolunun lokomotif kulüpleri başkanları arasındaki yakışıksız, gereksiz tartışmalara bir çözüm bulunur.
Bu konuda yazacaklarımız henüz bitmedi!