"NUTUK"LA SAFLARI SIKLAŞTIRMAK!

Murat BAŞARAN 21 Şub 2017

Murat BAŞARAN
Tüm Yazıları
​Önce Buca Belediyesi beleş dağıttı.

Önce Buca Belediyesi beleş dağıttı.

Şimdi Hürriyet kupon karşılığı veriyor.

Nutuk, onu asla okumayan Kemalistlerin kutsal kitabı.

Orijinali Osmanlıca. Piyasada farklı versiyonları var. Haliyle dili ağır. Herkes kendi kafasına göre sadeleştirmiş. 

Şu sıra bir “Nutuk” harekâtı başlatmanın amacı ne olabilir?

Giderek kafaları karışan “Hayır”cıların saflarını sıklaştırmak elbette. 

İşe yarar mı? 

Daha doğrusu bu milletin ve vatanımızın geleceği açısından işe yarar mı?

“Geçmişin ışığı, geleceğin pusulası” sloganı eşliğinde başlayan bu harekât için Engin Ardıç şöyle diyor:

“Geçmişe gerçekten ışık tutmasını istiyorsanız, onu Kazım Karabekir'in anılarıyla birlikte okuyacaksınız, mukayese edeceksiniz yani karşılaştıracaksınız. Andrew Mango'nun mükemmel Atatürk biyografisine de dikkatlice bakacaksınız (Şevket Süreyya'yı boş verin, o çoktan "kadük" oldu.) Fakat "kuponcu" müşteriden bunu bekleyemeyiz, üniversite gençliği bile bu zahmete katlanmıyor. Pusulaya gelince... Nutuk nasıl "geleceğin pusulası" olabilir? Muhterem arkadaşlar, Nutuk, Kurtuluş Savaşımızın, onun lideri tarafından anlatımıdır. Son derece de taraflıdır. İçine cumhuriyetin ilk dört yılının siyasi kavgaları da çok gereksiz yere katılmıştır. Bu bakımdan, bir "tarih dersi kitabı" değil, profesyonel tarihçiler için bir hammaddedir.”

Halbuki niyeti düzgün olan bir gazete Nutuk yerine “Türkiye’nin Koalisyon Yılları”nı derleyip dağıtabilir.

Veya “1950’ye kadar nasıl yönetildik?” gayet ilgi çekici bir başlık.

Olmadı “Açık Oy, Gizli Tasnif Demokrasisi” üçüncü kitap olarak gençlere dağıtılabilir.

Arabanın arka camına Atatürk imzası yapıştırmak, Atatürk rozeti taşımak veya Nutuk kitabını evinin ofisinin en mutena yerine koymak, koşu bandı alıp hiç üzerine çıkmadan zayıflama arzusuna benziyor.

Sonra evde lüzumsuz bir kalabalık.

Kolesterol hala yüksek…

Göbek sarkmış.

Oturup tavla oynarken, komşuyla sihirli zayıflama formülleri tartışırsınız.

Yok öyle bir şey.

Sizi Nutuk kurtarmaz. Hatta okuyacak olursanız ve zihniniz iğfal edilmemişse, yakın tarihe dair okuma arzunuz artacak, gerçeğe ulaşma yolunda mesafe kat edeceksiniz. 

Bilimsellikten bahsediyorsunuz ama Nutuk’a muska muamelesi yapıyorsunuz.

Sadece koalisyon rezilliğine son vermek bile bu referandumda “evet” demek için yeter sebep bana göre.

Buyurun üşenmeden şu on iki satırı okuyun. Geçici hükümetler hariç, aşağıdaki koalisyon hükümetlerinin ülkenin ve milletin yararına ne yaptıklarını/yapabildiklerini araştırın.

Eğer vereceğiniz oy sizin için bir haysiyet meselesi ise.

1961-1962/ CHP-AP Koalisyonu 

1962-1963/ CHP-YTP-CMKP-Bağımsızlar Koalisyonu

1963-1965/ CHP-Bağımsızlar Koalisyonu

26 Ocak 1974/17 Kasım 1974/ CHP-MSP Koalisyonu

1975-1977/ I. Milliyetçi Cephe Hükümeti

1977-1978/ II. Milliyetçi Cephe Hükümeti

1991-1993/ DYP-SHP Koalisyonu

1993-1995/ DYP-SHP Koalisyonu

6 Mart 1996/28 Haziran 1996/ ANAP-DYP Koalisyonu

1996-1997/ Refah Partisi-DYP Koalisyonu

1997-1999/ ANAP-DTP-DSP Koalisyonu

1999-2002/ DSP-MHP-ANAP Koalisyonu

İçinizden “Ama benim partimin iktidar olma ihtimali yok ki” diye geçiriyorsanız, zaten mevcut sistem sizin için şifa değil…

En azından “değişim”e kendinizden başlayın. Partinize sahip çıkın ve iktidar adayı olabilecek lider ve kadrolar için çalışın.

Nutuk için de paranıza kıyın, beleş edineceğiz diye kötü baskılı bir nüshasının peşine düşüp ucuzluk etmeyin.