Tarih bugüne kadar üzerine kostüm geçirip devlet rolüne soyunanların hayata da aynı rol ve karakterle katıldığını kaydetmedi.. Ama olmaz olmaz dememek lazım.. Asur, Babil, Pers, Roma, Bizans, Emevi, Abbasi, Fatımi, Eyyubi, Memlük, Osmanlı derken BİBİLAND. (Benjamin Netenyahu’nun mahlası) Gayrı ihtiyari gülesi geliyor insanın.. Ama durum gerçek.. Kaderde bunu görmek de varmış demek.. 

“Uluslararası sistem daha önce İsrail gibi küçük bir devletin uluslararası hukuk ve insan hakları söz konusu olduğunda istisna teşkil etmesine izin vermedi. Ancak şimdi başka hiçbir devlet için geçerli olmayan özel bir meşru müdafaa hakkı icad edildi. İşgal altındaki topraklarda yaşayan sivil halka karşı uluslararası hukukun savaş zamanlarında korunması için sağladığı bir alan meşru savunma hakkı.. 

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin siyasi saçmalık ve hukuki boşluk bahanesiyle ateşkes kararı almayı reddederek bir soykırımın devamına izin verdiğini de daha önce hiç duymamıştık..”

Bu pespaye oyun İsrail’in vesayeti altındaki minyatür bir devletin ‘evet’iyle değil uluslararası alanda süper güç rolü oynayan ABD’nin oyuyla sergileniyor. O ABD ki dünya finans sisteminin kontrolünü elinde tutan, NATO silah gücünün patronu, Avrupa’yı, Orta Doğu’yu, Asya’yı ve dahi uzak doğuyu ekonomik, siyasi, askeri açıdan kontrol edip yönlendiren devlet.. 

Hal böyleyken, gelin görün ki bu koca gövde İsrail karşısında çaresiz.. Oysa Joe Biden 1986’da yılındaki konuşmasında ABD’nin İsrail’e her yıl yaptığı 3 milyar $ yardım için şöyle diyordu: "Bu yaptığımız en iyi 3 milyar dolarlık yatırım. Eğer İsrail olmasaydı, ABD'nin bir İsrail icat etmesi gerekirdi. Bölgedeki çıkarını korumak için gidip bir İsrail icat etmesi gerekirdi."