SARIÇİÇEK KÖY ODALARI

İsmail ŞAHİNBAŞ
Tüm Yazıları
Anadolu'nun pek çok yerini gezmiş biri olarak, artık gördüklerimden şaşırmıyorum. Gezdikçe, hala görmediğim pek çok muhteşem yer çıkıyor karşıma.

Anadolu’nun pek çok yerini gezmiş biri olarak, artık gördüklerimden şaşırmıyorum. Gezdikçe, hala görmediğim pek çok muhteşem yer çıkıyor karşıma. 27 yıldır sırt çantam ve pek doğal ki fotoğraf makinelerimle birlikte gezmenin verdiği heyecan hiç kaybolmadı üzerimden.

Sarıçiçek Köy Odaları, Gümüşhane’nin merkez ilçesine bağı Sarıçiçek Köyü’nde olup merkeze yaklaşık 36 km mesafededir. Sarıçiçek Köyü’ne Gümüşhane-Bayburt ana yol güzergâhının 12. kilometresinden sola ayrılan Arzular Beldesi istikametinde Kabaköy-Süngübayır-Ardıç-Akhisar köyleri üzerinden ulaşılır. Yol her tür tur aracın gidebileceği durumda.

Odalar, köy ortasında bulunan camiye yaklaşık olarak birisi 20 metre, diğeri 60 metre uzaklıkta olup, köy sakinlerinden Hacı Ömer Ağa tarafından 1873 yıllarında yapılmış. Sarıçiçek Köy Odaları, klasik değerlerden uzak ve aşırı üsluplaştırılmış, mücerret şekil ve biçimleriyle 19. yüzyılın batılaşma zevkine ve mahalli geleneklere uygunluğunun yarattığı uyum ve renklerin canlılığı içerisinde ahenkli bir atmosfer oluşturacak şekilde düzenlenmiş. Odalar, Türk mimarisinin erken örneklerinden. Sarıçiçek Köy Evleri’nde, Türk geleneği ile yerleşik geleneğin ve mahalli hususiyetlerin lirik örnekleri işlemelere yansımış. İşlemelerde zengin motiflerin görüldüğü süslemeler dikkat çekici. Süslemelerin uyumu, kullanılan renklerin canlılığı odaların iç mekânlarında uyumlu bir görünüm oluşturmakta. Yapı içerisinde ahşap işlemeler ve dekorlar bir birine çivisiz bir teknikle monte edilmiş.

Odaların yapılışı

Odalar, aynı köyden zengin ve nüfuslu olarak tanınan ve bilinen Hacı Ömer Ağa tarafından köye gelen giden misafirlerin konaklamaları için iki güzel köy odası yaptırmak ister. Çevrede tanınmış taş ve marangoz ustalarından iki kişiyi köye davet ederek onlara niyetini açıklar. Yaptırılacak odalar için hiçbir masraftan kaçınılmayacağını ama ortaya çıkacak olan yapılarında hakikaten kendi şanına layık birer eser olmasını ister. Ustalar söylenen niteliklere uygun şekilde odaların yapılabilmesi için maliyetlerin karşılanmasından başka kendilerine el emeği olarak 100’er altın verilmesini şart koşarlar ve anlaşma sağlanır. Bazılarına göre Çaykara’dan, bazılarına göre Arhavi’den geldikleri iddia olunan bu iki kişiden yaşlı olanı ‘usta’, daha genç olanı da ‘çırak’ diye çevrede ün yapmışlar. Ustanın bu çevrede marangozluk alanında başarılı eserler vermiş ‘Tahir Usta’ adlı bir şahıs olduğu söylenir. Usta, cami yakınında bir numaralı odayı, çırak da güneydeki iki numaralı odayı yapmayı üstlenir.

Bir birine 40-50 metre kadar mesafede bulunan ve ölçüleri de az çok bir birine benzeyen bu iki yapının sedir, tavan, yüklük, dolap, ocak ve kahve köşkü gibi iç düzenlemesine sıra gelince iki numaralı odanın sorumlusu çırak bir numaralı odanın sorumlusu Tahir Usta’ya gelerek yapı içerisinde ne tarz bir bezeme uygulama olacağı konusunda fikir sorar. Tahir Usta’da; “bu iş için ikimizde 100’er altın aldık. Sende ustalığını göster, bende göreyim” diyerek yapı içerisinde yapmayı düşündüğü tasarım konusunda çırağına bilgi vermez. İki yıl boyunca odasına çekilir. İçeriye kimseyi sokmadan çalışır. Burada yer içer ve burada yatar. İhtiyacı olan malzemeyi küçük bir aralıktan almak suretiyle de işine devam eder. Ustanın bu ketum davranışından dolayı gururu incinmiş olan çırakta, aynı Tahir Usta gibi davranır ve oda içeriye kimseyi almaz artık sanat bilgisini ve hünerini ustasına karşı konuşturmanın zamanı gelmiş.

Sonunda aldıkları parayı helal ettirip, ettirmediklerini göstermek için odaların kapıları görücüye açılır ve ağaya teslim edilir. Bir de görülür ki çırak tarafından tamamlanan oda Tahir Usta’nın yaptığı odayı kat kat geçmiştir. İçerisi gerçekten bir saray odası kadar güzel bezenmiştir. Çırağa karşı davranışından dolayı çok utanan Tahir Usta’da bundan sonra hiçbir bina yapmaz ve mesleğini sona erdirir. Gerçekten hangi oda daha güzel olmuş? Bunu öğrenmenin yolu, en kısa süre içerisinde burayı görmekten geçiyor. Gümüşhane’de gezginleri ilgilendirecek çok eser var. Bu eserler sadece kültürel eserler değil, kentin doğası da ilgi çekici.