Sünnet, steril koşullarda ve cerrahi prosedürlere titizlikle özen gösterilerek yapılmalıdır. Bu sebeple sünnet öncesinde aday çocuk poliklinikte ön muayene yapılarak değerlendirilmelidir. Sünnet için uygun bir aday olup olmadığı, ek anomali olup olmadığı ya da inmemiş testis, kasık fıtığı gibi eşlik eden başka bir patoloji olup olmadığı değerlendirilmelidir.
Sünnetin tıbbi olarak kesin yapılmasının tavsiye edildiği durumlar oldukça sınırlıdır. Ancak olası faydaları özetle şu şekildedir:
- Kolay hijyen
- İdrar yolu enfeksiyonu riskinde azalma
- Cinsel yolla bulaşan enfeksiyon riskinde azalma
- Penis kanseri riskinin azalması
Sünnetin Doğru Zamanı: Bebeklik Mi Çocukluk Mu?
Sünnet, tıbbi açıdan her yaşta yapılabilen bir operasyon olmakla birlikte, zamanlaması çocuğun psikolojik durumu da göz önünde bulundurularak planlanmalıdır. İlk bir yaş döneminde ve özellikle yenidoğan döneminde, çocuğun bilinci gelişmediğinden dolayı güvenle sünnet işlemi yapılabilir. Psikolojik gelişim evresi açısından bakıldığında, çocukların cinsel kimliğini fark etmeye başladığı 2-5 yaş arasında, lokal yapılacaksa çocukla konuşularak işlem anlatılmalı ve rızası alınmalıdır. Yine bu yaş döneminde sünnet yapılacaksa tercihen genel anestezi altında yapılmalıdır. Ancak bu konu ile alakalı tartışmalar devam etmekte olup, kesin bir tavsiye ya da zarardan bahsetmek doğru değildir. Özetle tıbbi açıdan uygun anatomiye sahip, psikolojik olarak hazırlanmış bir çocuk için her yaş sünnet için uygun olabilmektedir. Kişisel tercih olarak, aile çocuğunun sünnetli olmasını istiyorsa, çocukla ailenin ve hekimin diyalog kurabildiği ve işlemin anlatılabileceği 5 yaş sonrasında sünnet en uygun gibi görünmektedir.
Son yıllarda sünnet için ileri yaşları beklemeyen ailelerin sayısı artmaktadır.
Doğumdan sonraki ilk yedi gün veya bir ay içerisinde yapılan sünnetlere yenidoğan sünneti adı verilmektedir. Çocuklar yenidoğan döneminde, hatta doğumu takip eden günde dahi sünnet olabilmektedir. Ancak yenidoğan sünnetinde ailelerin dikkat etmesi gereken konular bulunmaktadır. Bebeğin ilk bir haftalık hayata tutunma sürecini atlatması, emmeye alışması, eğer varsa yenidoğan sarılığının bitmesi beklenmelidir. Klinik olarak yaklaşımımız, bebeğin sünnet için uygun bir aday olması belirlendikten sonra, ek yenidoğan dönemi sorunları yoksa birinci haftadan sonra sünnet yapılmasını önermektedir.
Sünnet Sonrası Bakım: Enfeksiyon Riskini Nasıl Azaltırsınız?
a. Klipsli Sünnette Bakım
Sünnet işlemi yapılmadan önce lokal anestezi ile bebeğin pipisi uyuşturulduğu için sonrasında ciddi bir ağrı olmamaktadır. Ağrı kesici kullanımı zorunlu değildir. Ancak bebeğin huzursuz olduğu veya ağrı hissettiği düşünülürse, reçete edilen ağrı kesici şurup ve fitil, belirtilen miktarda kullanılabilir. Sünnet sonrasında bezin baskı yapmaması amacıyla tabanı kesilmiş bardak konulması tavsiye edilmektedir. Sünnet sonrasında reçete edilen krem, tarif edilen bölgeye sabah ve akşam olmak üzere günde iki kez sürülmelidir.
Klipsli sünnet sonrasında bir miktar kızarıklık ve şişlik olabilmektedir. Kızarıklık ve şişlik normal olup, endişe edilmemelidir. Klips, yaklaşık beşinci gün sonunda hekim tarafından çıkarılacaktır. Belirtilen tarihte kliniğe gelmeniz gerekmektedir. Bu süre içerisinde klips yerinden çıkarsa ve kanama olursa, kliniğe başvurmanız gerekmektedir.
Klips çıkarıldıktan sonra da en az bir hafta krem sürülmeye devam edilmelidir. Birinci hafta sonunda mevcut olan dairesel kabuklanmalar düşecektir. Kabuklanma sona erdikten sonra, her banyo sonrasında en az bir ay boyunca masaj ve egzersiz yapılarak yapışıklık olmamasına dikkat edilmelidir. Klips çıkarıldıktan bir ay sonra son kontrol yapılmaktadır.
b. Klasik Sünnette Bakım
Klasik yöntemle yapılan sünnetlerde, eğer sargı yapılmışsa, ikinci günün sonunda ılık su ile doldurulmuş küvette banyo yaptırılarak sargı nazikçe çıkarılmalıdır. Reçete edilen ağrı kesiciler, tercihen ilk gün altı saat ara ile sonrasında ise çocuğun ağrısı olduğu durumlarda kullanılabilir. Nadiren de olsa sünnet sonrasında kanama, şişlik, morluk ve kabuklanma olabilmektedir. Çoğu geçici sorun olup, bir hafta içerisinde normale dönmesi beklenmektedir.