Evdeki son onarım işimiz banyonun musluğu idi. Tanıdığımız usta, güler yüzü ile musluğun contasını değiştirirken her zamanki gibi ayaküstü sohbet ettik.

Evdeki son onarım işimiz banyonun musluğu idi. Tanıdığımız usta, güler yüzü ile musluğun contasını değiştirirken her zamanki gibi ayaküstü sohbet ettik. Ben ona takılırım o da boş durmaz. Moralimin neden bozuk olduğunu sorunca danışmanlık yaptığımız bir aile şirketinde günlerdir çözmeye çalıştığım derin bir insan ilişkileri sorununu isim vermeden paylaştım. Konunun mahremiyeti gereği sorunu müsaadenizle bir kenara koyalım. Ancak ustanın verdiği cevap sorunun çözümü için zihnimde öyle bir ışık yaktı ki belki de kendime kalsam günlerce bu aydınlanma olmayacaktı.

Psikoloji, davranış bilimleri, sosyoloji, hukuk gibi konularda eğitim almak, uzman olmak kuşkusuz insan ilişkilerinde farklı becerileri ve yöntemleri kazandırır. Ancak birçok insan, kendi mesleki deneyimleri çerçevesinde yoğun bir insan ilişkileri yumağı içinde yetişir ve bazen bir uzmandan daha ötede yol gösterici olabilir. Yeter ki onlarla samimi bir iletişim ortamında sohbet edelim.

İnsan insana sohbetten uzaklaşmak, günümüz sanal dünyasında bireyin, ailenin, kurumun ve toplumun en büyük yaralarından biridir. Empati olarak dile getirdiğimiz diğerleriyle hem hal olmak, onların gündemleriyle, duygularıyla, dertleriyle buluşmak, onları dinlemek, düşünce dünyalarında yol almak ve böylece ruh hallerini okumak elbette karşılıklı faydalar sağlar.

SOHBET İHTİYACI

Düşünün ki insanın sahip olduğu varlıkların daha az olduğu ama daha huzurlu olduğu zamanlardan bugün alabildiğine çoğalan varlıklarına rağmen giderek huzursuzdur dünya insanı. Huzursuzuz çünkü çığ gibi artan sanal iletişimle bilgi değil ileti ve malumat bombardımanı altındayız. Hayatımız, çözümlerin değil sorunların ifşa edildiği ekranlar arasında geçiyor.

İleti alışverişi kalabalığının içinde yalnız kalıyoruz ve yabancılaşıyoruz. Kahve fincanının resmini paylaşmak, karşılıklı sohbetin hazzını vermiyor. İnsan insana etkileşimimizdeki azalmayı, sanal ortamdaki beğenilere talip olarak gidermeye çalışıyoruz. Ama nafile.

İnsanın kendisini ifade etmeye, anlatmaya, dinlemeye, karşılıklı etkileşime ihtiyacı var. İnsanın, diğer insanlar üzerinden kendini bilmeye, aydınlanmaya ve hayatına anlam vermeye ihtiyacı var. İnsanın derdiyle hemdert olarak dertlenecek, hayat yolundaki taşları kaldıracak insanlarla sohbete ihtiyacı var. Hasılı insanın insana ihtiyacı var.

Tabii ki bizi geliştiren, iyileştiren, aydınlatan iletişim ortamları ve bunu sağlayacak insanlardan söz ediyoruz. Benliğin, ideolojinin, malın, şöhretin, gücün, makamın kısacası maddi değerlerin gölgelemediği, ahlakın, edebin, hakkın, sevginin kısacası mana değerlerinin katık olduğu sohbetlerdir ihtiyacımız olan. Bu sohbetler ki muhabbetin ve marifetin kapısını aralamamıza yardım eder. Zira söz sultanının sözü değil midir çevresindekileri sohbet ehli sahabe yapan.

Şu halde yaren arayışımızı canlı tutacak sohbetten uzaklaşmamalıyız. Bunun için de her fırsatın değerlendirilmesi önemli. Asansörde karşılaştığımız kişi, marketteki reyon görevlisi, otopark görevlisi, kargo getiren görevli, otobüste yanımızdaki yolcu… Kısacası ayaküstü sohbet edebileceğimiz kişiler, bazen zihnimizde aşamadığımız dağların arasından geçitler bulmamıza yardımcı olur. Oysaki asansöre binenlerin bırakın ayaküstü sohbeti, birbirlerinden bir selamı esirgediklerine giderek daha çok şahit oluyoruz.

HARMAN YERİ: AİLE

Sağlıklı bir iletişimin, muhabbete dönüşen bir sohbetin şartları vardır elbette. Öncelikle iletişime açık bir beden diline, güler bir yüze ihtiyacımız var. Beden dilimiz gibi sözlerimizin de açık, anlaşılır, samimi olması şarttır.

Göz teması kurmamız, muhatabın yanında olduğumuz hissini vermemiz, konuşmayı bildiğimiz kadar susmayı ve dinlemeyi de bilmemiz, karşımızdakini anladığımıza dair dönüşler yapmamız, kesinlikle önyargılarla hareket etmememiz, anlamak için çaba göstermemiz, öğrenmeye açık olmamız, soru sormamız, her şeyi bilen bir tutum takınmamamız… Bunlar sağlıklı ve iyi niyetli bir iletişimin anahtarlarıdır. Bu ve benzeri anahtarlar, iletişim ortamını etkin, sohbetimizi anlamlı hale getirecektir. Daralan ruhlarımız, hoş seda muhabbetlerle nefes alacaktır. Herkesin bildiğini körü körüne savunduğu, dinleme becerisinin olmadığı bir iletişim, kendimizi ifade ihtiyacımıza hizmet etmeyecektir.

Her birimiz için en güvenilir liman olması gereken aile içinde sohbetin faydasını anlatmaya kelimelerimiz yetersiz kalır. Zira aile, bir anlamda insanın inşa edildiği bir harman yeridir. Bebek, çocuk, ergen, genç, yetişkin ve yaşlı olarak dönüşüm sürecindeki insan, en yakınındakilerle var olmaya çalışır. Dolayısıyla evdeki zamanın mümkün olduğunca aile üyeleriyle paylaşılması çok önemli ve değerlidir.

Günümüz insanının neleri dert edindiğine yeniden odaklanması elzemdir. Ve her zamankinden daha çok insanlarla iletişim içinde olma ve sohbet etme derdi olmalıdır. Çünkü insan insana hem örnektir hem de şifadır.

Yunus Emre’nin nefis şiirinde dile getirdiği gibi çevremizde akan pınarlardan testimizi doldurmak ya da testimizi ters çevirmek elimizde.

Erenlerîn sohbetî, ele gîresî değîl. Sohbete eren kîşî, mahrum kalası değîl.

Bulmak îstersen erî, boşa gezme her yerî! Sarraf tanır cevherî, herkes bîlesî değîl.

Akan bîr pınar olsa, testî tersîne konsa. Kırk yıl orada kalsa, kendî dolası değîl.

(Yunus Emre)