İstanbul
Parçalı bulutlu
14°
Ara

​CSI ALAÇATI

YAYINLAMA:

CNBC-e kanalı yayın hayatına devam ederken çok sevilen bazı dizilerle tanışmıştık. Onlardan birisi de CSI Miami (Crime Scene Investigation) adlı televizyon serisiydi. Ünlü aktör David CARUSO, Horatio CANE isimli Olay Yeri İnceleme Bölüm Müdürü’nü canlandırıyor ve ekibiyle birlikte, olay yerinde fail veya maktullerin bıraktıkları izleri inceleyerek katile/sonuca ulaşmaya gayret ediyorlardı.

Alaçatı 1. Kebapçı Meydan Muharebesi ile ilgili olarak Fatih Hoca’nın yaptığı basın toplantısını takiben, medyaya bir video servis edildi. Olay Yeri İnceleme Temel Prensipleri yönünden konuya bakan uzmanlar dikkat çekici detaylara ulaştı. Buna göre; 45 saniyelik bu görüntü tamamen olayları manüple etmeye yönelikti. Ayrıca, iddia edildiği gibi Emparatore’nin yüzünde-gözünde bir darp izi falan da yoktu. “Hoş geldin-beş gittin” faslı sırasında, fazla yakınlaşmaktan (!) olsa gerek keten gömleğinin açılan düğmelerini ilikleyerek ve “atara atar-gidere gider” prensibinden taviz vermeden, façayı da çizdirmeden mekânı hızlıca terk ettiği görülmekteydi. (Art niyetli olmak lazım Hoca’nın mekândan kaçtığını söylemek için!)

Gece yarısını dokuz-on dakika geçe, fonda Kibariye’nin Kim bilir? adlı parçası çalarken, gün geceye devrederken cereyan eden bir hadisede, Kebap Evi’nin sadece bir kamerasından ve 45 saniyelik bir görüntü ile kamuoyunu yanlış yönlendirmek ve algı ayarları ile oynamak racona uygun değil maalesef. Kolluk Kuvvetlerimizin (polis-jandarma) elinde mutlaka mekâna ait diğer kamera açılarından kaydedilen görüntüler, sokaktaki diğer dükkânların kameraları ve varsa-ki olmaması mümkün değil- MOBESE dediğimiz şehri 24 saat esasına göre kayıt altına alan sistem kameraları görüntüleri şu anda mevcuttur.

Yaşanan nahoş olay Adliye’ye intikal ettiği ve taraflar birbirinden şikâyetçi olduğu için Soruşturma Savcılığı yazacağı yazı ile Kolluk Kuvvetlerinden bunları talep edecek onlar da delil niteliğindeki bu görüntülerin dosyada yer alması ve adaletin tecelli etmesi için ellerinden geleni yapacaklardır.

Konu iyiden iyiye can sıkıcı olmaya başladığı ve basın toplantıları, kamera görüntüleri derken kamuoyunun sabrının tükendiği şu günlerde, siz kıymetli okuyucularımıza biraz magazinel bir açıdan durumu anlatmak istedik. Dikkat edecek olursanız ne Fatih Hoca’nın basın toplantısındaki halet-i ruhiyyesinden, ne gazeteci arkadaşlarımızın soramadıkları sorulardan, ne de Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi (yedek de olsa üye, üyedir) Selahattin AYDOĞDU’nun bir daha ortalarda görünmemesine kadar onlarca garip durumdan hiç bahsetmedik, bahsetmeyi de düşünmüyoruz zaruret olmazsa. Ne var ki; basit bir ticari anlaşmazlığı çözmenin hukuk ve kanun içinde binlerce yolu varken, Türkiye Futbol Direktörü unvanı taşıyan bir spor adamının yapıp-ettikleri ile söyledikleri haklı olarak halkımızın tepkisini çekmiş ve üzüntü ile karşılanmıştır.

Birkaç aydır dile getirmeye çalıştığımız gibi, burada da asıl mesele Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) seçimleridir. Ekonomik/raf ömrünü tamamladığı bilinen Yıldırım DEMİRÖREN Federasyonunun yerine geçmek isteyen perde ardındaki güçler “vekalet savaşları” ile rakiplerini bertaraf etmeye çalışıyorlar. Geçen seneki prim kavgalarının ısıtılıp yeniden gündeme gelmesinden, uçaktaki gazeteci dövme olayına ve bu kebapçı kavgasına kadar bir dizi birbirinden ilgisiz konu aslında gerçeğin sadece bize sunulan kısmı. Kazan başka yerde kaynıyor.

Kabine’de yapılan mini revizyon sonrasında Spor Bakanlığına taze kan olarak mutemet bir ismin getirilmesi ve görevi devralan kişinin yetenek ve donanımları sayesinde, ihtiyaç anında Devlet Aklı duruma vaziyet edecektir. Kamuoyunun bu kadar ilgisini çeken ve yolunda gitmediği besbelli olan bir konuya Beştepe’nin bigâne kalması düşünülemez. İyi bir hafta diliyorum.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *