YALNIZCA YALNIZIM..
Ölümün beni ilgilendirmez.
Doğum günün geldi ya, işte o beni ilgilendirir. Doğum günün mutlu olsun tatlım, iyi ki doğdun.
Doğdun, büyüdün, karşılaştık, aşık olduk, uzun uzun ömrümüzü geçirdik, çok üzdün, çok kandırdın, çok yalan söyledin ve öldün.
Şimdi insan cehenneminde tenhalardayım.
İçime çekildim.
Ana rahminde gibiyim.
Yalnızım ve hiç sorun yok. Yalnızlığa sonsuza kadar, ne kadarda hazırmışım.
Gizlilik içinde büyütmüşüm yalnızlığımı.
Yalnızlık bir acı mı?
Yalnızlık bir yara mı?
Yalnızlık zamanla pek sevilen bir şey mi?
Ve hep sıcacık evimdeyim. Kendi seçtiğim yalnızlık bu. Onca kalabalık içinde yalnızlığın hakkını vermek istiyorum.
Ben sana çok ama çok aşıkken, beni hep kandırdın.
Aldattın demeyeceğim, anlamını bir türlü yükleyemiyorum sırtıma..
Kandırdın.
Hep yarın beni nasıl kandıracak diye beklediğim gerçeğim oldun.
İşte bu kelimeyi, kandırma kelimesini daha çok seviyorum.
Yalancısın sen, diyeceğim ama sakin üzülme, geçti gitti, bitti gitti.
Öyle bir yalancısın ki, doğduğuna ve doğruluğuna inandığım tek gerçeksin.
Yalnız bana değil kendine de yalancısın.
Senin açtığın yaralara, hiç bir tuz basamadım.
Gözyaşlarımın en yüksek tepelerden şıp şıp döküldüğü günleri hatırlıyorum.
Kalemi hiç savunamadığım günleri hatırlıyorum. Beni sevgi savaşımın orta yerinde yalnız bıraktığın günleri hatırlıyorum.
Yüreğimin yeni sevdalara kapalı olma direncini hatırlıyorum.
Senden sonra, hiç kimseye arkasından el sallayamadığım günleri hatırlıyorum.
Üzülmek unutmak değildi.
Ama beni çok utandırdığın günleri hatırlıyorum
Öteki yarım değildin biliyorum..
Mitolojik bir aşık hiç değildin.
Bana efsane aşk, uzun mutlu yıllar vadetmedin onu da biliyordum.
Ama niye beni çok kandırdı ki? Bari biraz daha az olsaydı..
Azıcık kandırma..
Çok yaşa sen emi.
Sevdiceğim benim.
Merak etme beni.
Uzaklığında bütün uzakların sahibi oldum.
Hiç merak etme, yalnızlar hayatta ki en zor duyguları bastırmayı iyi bilir.
Çünkü..
Sadece.
Yalnızca yalnızsındır.
Funda'ya takılanlar...
... Levent Kırca, öldüğünden beri 1 yıldır mezarı niye yapılmadı, bu ne saygısızlık diye, tartışan gereksiz insanlar var. Size ne, Sana ne, diye çemkiresim var. Ölüm timi gibi, mezar taşı timi de var... Elalemin mezarını takip ediyorlar... Neyse, nihayet yapılmış, gazetelere yansımış. Son yıllarında hayatına eşlik eden hanımefendiye sormuşlar, kim yaptırdı diye, orası benim parası ödeyip tapusunu aldığım yer, mezarı ben yaptırdım tabi ki demiş.. Yaşasan da, ölsen de hep arkandan kavga var.
... Dizilerde evet, hayır algı operasyonu varmış. Hiç umurum değil. Evlilik programlarında ki algı daha önemli benim için. Kadınlarımız böyle mi? Erkelerimiz böyle mi? Aşk bu mu? Aile ilişkilerimiz böyle mi? Öyle ise lanet olsun hali. Batsın bu dünya hali.