SEVMEDİĞİM KADINLAR
Bıktım sizden...
Yıldım sizden...
Tiki kadınlar...
Şımarık kadınlar...
Niye şımardığı belli olmayan, koca dudaklı kadınlar...
Durun anlatacağım.
Önce tespit yapalım.
Ülkemizde, canım vatanımızda terör var mı? Var...
Bu terör tehdidi sürecek gibi duruyor mu? Evet duruyor.
Ülkemiz dört bir yandan tehdit altında mı? Evet altında.
Durumumuz böyleyken, halimiz böyleyken, yazdıklarınız, paylaştıklarınız, retweetleriniz ve ses bantlarınız.
Batsın emi..
WhatsApp üzerinden arkadaşlarıma yollamış.. Kadın en küçük endişe taşımayan, şımarık, zengin, çok param var sesiyle..
Kocamın doğum günü... Zincirlikuyu'da bilmem ne restoranında kutlama yapacaktık. Rezervasyon için aradım... Restoran işletmecisi, terör ihbarı olduğunu, bu nedenle rezervasyon alamadıklarını söyledi.. Aman kızlar, arkadaşlarım lütfen, oralara gitmeyiniz, bu anlattıklarımı paylaşınız..
Bandı iki defa dinliyorum.
Hayatımda hiç bu kadar, endişeden uzak, şımarıkça bir ses ve kaydı görmedim.
Kocasının doğum gününü yapacakları restoran çok pahalı. Kadın görmediğim dudakları şaplata şaplata, zengin, ama var olmanın dayanılmaz hafifliği ile bayağı kayıt yapmış.
Zannedersiniz endişesi var.
Olmayan endişen batsın diyorum.
Sağa sola yolluyor.
Yayın diyor..
Bana yollayan arkadaşıma, aynen bu yazdıklarımı söyledim..
Ne palavracı kadınlar var.
Bıktım bunlardan dedim.. Kızdı bana.. İnanmazsan inanma.
Bende kendi kendime..
Olmayan endişeni palavradan, palavra sesine döküp niye yayıyorsun bacım?
Yaptığın şey iyi bir şey değil ki.
Zaten derdimiz var, bir de sizin gibi palavracılarla uğraşıyoruz..
Hiç sevmiyorum sizi..
Ülke gerçeklerinden uzak, şımarık zihniyetinizle bir dursanız, bir gitseniz ve gölge etmeseniz ve hatta ihsan eylemeseniz..
Aslında hiç bir şey umurumuzda değil.. Ne gidenler, ne kalanlar.. Sen, egon ve etrafındaki beş kişi var.
Ben ülke acısına düştükçe.
Şehit acısına düştükçe, bunu derinden hissetikçe sizin gibilerle ilgilenemez oldum..
Bu yoksullaştıkça, kendinden daha yoksullarla ilgilenemez hale gelmen gibi bir şey.
İnsan durduk yerde hemcinslerini sevemez hale gelemez. Öyle değil mi?
Evet, suskunluk bağışlanamaz bir ihanettir..
Ama sizin yaptığınız, daha büyük ihanet..
Şımarıklığını, niye benim üzerimden imtihan ediyorsun.
Niye şımarıksın o da belli değil.. İnadına halim var size..
Ne deseniz inadına.
Anlaştık tatlişkom..
Ben sizi hiç sevmiyorum.
Funda'ya takılanlar...
... Fethi Sekin, kahramanım, aslanım, yakışıklı polisim... Kocaman iyi yüreklim. Oturduğu sokağa, caddeye ve parka ismini vermişler.
Dünya tatlısı çocukların %100 burslu okuyacaklar.. Sana ne yapsak az.. Hakkını helal et. Kahraman yüreğinden, cesur ellerinden öperim.. Kıymetini bileceğiz.. Nur içinde yat.
... Günlerce kar yağdı.. Uzun yıllardır hiç böyle olmamıştı..
Ben İstanbul'da oturan ve çalışan bir kadın olarak, 1 hafta boyunca hiç mağdur olmadım.
Evimden çıktım, işime gittim..
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, gece gün, yol açtı, tuz döktü, ilaç döktü..
Belediye işçisi kardeşlerimiz sabaha kadar o soğukta, o yağışta, caddelerde çalıştı durdu.
Ben kendi adıma izin verirseniz, İstanbul Büyükşehir Belediye çalışanlarına teşekkür etmekteyim.. Niye derseniz, memnun olmayanlar, yapacaklar tabii diyenler, ama ara sokaklar diyenler var..
