GÜNEYDOĞU TÜRKİYE DİYOR AMA DEVLETE GÖREVLER DÜŞÜYOR
Bir yıldır ilk defa bir kamuoyu araştırma kuruluşu Güneydoğu halkımızla 1 ve 10 Haziran tarihleri arasında yüz yüze araştırma yaptı ve Güneydoğu’da çoğunluğu Kürt kökenli olan vatandaşlarımızın yüzde 91 gibi ezici bir çoğunluğunun “Türkiye Devleti altında bir olarak yaşamak istiyoruz” dediği ortaya çıktı.
MAK Danışmanlık Şirketi tarafından yapılan araştırmada Güneydoğu insanının Ankara’dan ciddi beklentileri olduğunu ve halkın ilk kez bölgedeki güvenlik operasyonlarının başarılı olacağına bu kadar net inanmış durumdadır. Araştırmaya göre bölge insanındaki “bu operasyonların sonuna kadar gitmeyeceği endişesi” mutlaka giderilmelidir. Araştırmaya göre operasyonların başarısından ziyade yarıda bırakılacağı endişesini araştırmaya katılan hemen her vatandaşta görülmüş. Bu endişenin nedeni ise; geçmiş yıllarda başlayıp yarım kalan bazı operasyonların hatırlanması…
Yani Devleti temsil eden her kişi gayet açıklıkla terörle mücadele adına bu operasyonlarda sonuna kadar kararlılıkla gidileceğini vurgulaması ve bunun da sahada netlikle görülmesi lazım. Bize gelen bilgilere göre halk süratli bir kentsel dönüşüm ve diğer fiziki düzenlemelerini hızla yapılırken mutlaka bir “gönül restorasyonu” operasyonun da yapılması beklentisi ve ihtiyacı içindedir. Güneydoğu’da toplumsal bir travma yaşanmaktadır ve buna Devletin ciddiyetle eğilmesi gerekmektedir.
Araştırmaya göre bölge halkı çoğunlukla bölgenin başına gelenlerden PKK’yı sorumlu tutmakta ve bu olayları Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a bağlama çabalarını reddetmektedir. Araştırmanın bir başka önemli bulgusu ise şöyle özetleniyor: “Bölgede özellikle devlet memurları kadrolarının "devlet ciddiyeti ve millet hassasiyeti" duyan kişilerden oluşması için özellikle seçilmeleri, devlet içine yuvalanmış şer odaklarının ayıklanması, belediyelerin ve STK’ların millete hizmet yerine teröre adam devşirme faaliyetleri yapanlarının hızla uzaklaştırılması gerekmektedir.”
Araştırmaya göre bölge halkının yüzde 91 gibi ezici çoğunluğu Türkiye’nin parçası olarak yaşamak istemekte ve “Kürtler özerk olmalı” fikrini reddetmektedirler. Araştırmaya göre bölge insanı birlikte yaşama iradesinin çimentosu olarak İslam kardeşliği, aynı coğrafi ve tarihsel köklerden gelmiş olmayı ve Kürt Türk ortak alanı iç içe girmiş, etle tırnak olmuş değerler bütününü görmektedir. Etrafımızdaki ülkelerde yaşanan devletsizliğin acı tecrübeleri bizim insanımız tarafından doğru okunmaktadır.
Ama araştırmanın en çarpıcı bulgusu ise bölgede bazı öğretmenlerin ve imamların teröre katkısı… MAK Danışmanlık söyle diyor: “Yaptığımız araştırma sırasında maalesef devlet okulunda derste molotof yapmayı öğreten öğretmenlere, askere polise kurşun sıkarken yada insanları katletme adına canlı bomba olarak ölen eşkıyaya şehit diyen imamların, devletten maaşlı melelerin varlığı karşısında şok olduk. Okullarda çocuklara gerillacılık öğreten öğretmenleri, derslere neden geliyorsunuz arkadaşlarınız dağda sizin için savaşırken siz burada ne arıyorsunuz diyen öğretmenlerin varlığını öğrencileri diliyle öğrenmekle hayretler içinde kaldık.” Bu araştırmayı birileri iyi okumalı, Dolmabahçe resimlerinin nelere mal olduğunu anlamalıdır.