Yeni Birlik Gazetesi
İstanbul
Orta şiddetli yağmur
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
ANKARA
00:00:00
Yatsı vaktine kalan
İSTANBUL
00:00:00
Yatsı vaktine kalan
Ara

Bir zamanlar Fenerbahçe & Trabzonspor rekabeti vardı

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Bu pazar Türkiye Süper Ligde Fenerbahçe ile Trabzonspor arasında bir derbi oynanacak. Bu eskiden olsa çok büyük fırtınalar kopardı ancak bu yıl bu derbi Trabzonspor’un son dönemlerde yaşadığı performans düşüklüğü nedeniyle bir tık gölgede geçiyor. Pazar gecesi Galatasaraylılar Trabzonspor’u destekleyecek ve Fenerbahçe’nin puan kaybetmesini bekleyecek. Trabzonspor ise yeni hocası efsane Fatih Tekke ile kendisine bir restart yapmak isteyecek. Kimin istediği olur pek bir fikrim yok ama Trabzonspor bu sezon gündeme gelmek istiyorsa bu derbiyi hissetmesi ve tıpkı geçmişte olduğu gibi “Lig İstanbul’un tekelinde değil bende bu mücadelede belirleyici olarak varım” demek zorunda. 

KARADENİZ’İN FIRTINASI 

Trabzonspor, Türkiye’nin en köklü futbol kulüplerinden biri olarak 1967 yılında kuruldu. Kulüp, Karadeniz Bölgesi'nde futbolun gelişimine öncülük etmek ve yerel yetenekleri ulusal düzeyde temsil etmek amacıyla yola çıkmış, bu bağlamda gerek amatör liglerde gerekse profesyonel futbol sistemine çok ciddi katkılarda bulunmuştur. Kuruluşunun hemen ardından, Trabzonspor, 1970'lerin başında Türk futbolunda devrim niteliğinde bir etki yaratmaya başlamıştır. 1976-1977 sezonunda kazandığı Türkiye Süper Ligi şampiyonluğu, kulübün tarihindeki ilk zafer olarak kaydedilirken, bu başarı Trabzonspor’un sadece Trabzon'u değil, tüm Anadolu'yu temsil eden bir güç haline gelmesine zemin hazırlamıştır. Kulüp, zamanla hem yerel hem de ulusal düzeyde saygın bir konum elde etmiş, alt yapıdan yetişen oyuncularla ve yaratılan futbol felsefesiyle Türk futboluna önemli katkılarda bulunmuştur. Özellikle bu dönemde, Trabzonspor’un uluslararası alanda kaydettiği ilk başarılar, Türk futbolunun daha geniş bir perspektifte tanınmasına olanak sağlamıştır. 1980'ler ve 1990'lar, Trabzonspor’un yükseliş dönemini simgelerken, kulüp, bu süreçte Türkiye’nin en büyük futbol camialarından biri haline gelmiştir. 

Süper Lig'deki şampiyonlukları ve Türkiye Kupası zaferleri ile Trabzonspor, sadece bir takım olmanın ötesine geçerek, kendine özgü bir kültür ve taraftar kitlesi oluşturmuştur. Bu gelişim süreci, Trabzonspor’un kurumsal yapısını güçlendirirken, şehirle olan bağını da derinleştirmiştir. Günümüzde Trabzonspor, yalnızca bir spor kulübü değil, aynı zamanda Trabzon'un sosyal ve kültürel hayatında önemli bir yere sahip, muazzam bir mirası temsil eden bir yapı olarak öne çıkmaktadır. Türkiye futbol tarihinde büyük katkılara imza atan Trabzonspor özellikle iki binli yıllarda hafif bir duraklamaya girmiştir. Bu rekabet 2024-25 sezonunda hem Türkiye kupasında hem de Süper Ligde yapacağı derbilerle çok önemli bir stratejik öneme sahip. Bu pazar günü oynanacak Fenerbahçe derbisi ve sonraki haftalarda oynanacak Galatasaray derbisi belki de Trendyol Süper Ligin kaderini belirleyecek.

 İKİ KULÜP ARASINDAKİ REKABETİN KIRILMA NOKTALARI

 Fenerbahçe ile Trabzonspor’un rekabeti tarihte ilginç anlara şahitlik etmiştir. Fenerbahçe ve Trabzonspor arasındaki rekabet, Türk futbolunun en dinamik ve tutkulu boyutlarından birini oluşturur. İki takımın erken dönem rekabeti 1970'lere uzanmaktadır. Fenerbahçe'nin daha köklü geçmişi ve şehirdeki etkisi karşısında Trabzonspor'un mütevazi ama azimli yükselişi dikkat çekmiştir. Trabzonspor’un, özellikle 1976’dan itibaren aldığı başarılar bu rekabetin seyrini değiştirmiştir. Bu dönemde, Trabzonspor’un ligde gösterdiği performans, Fenerbahçe'nin otoritesine meydan okumuş ve iki kulüp arasındaki çekişmeyi daha da derinleştirmiştir. 1979 yılında oynanan Türkiye Kupası finali iki ekibin karşı karşıya geldiği ilk önemli anlardan biri olmuştur. Bu ilk büyük karşılaşmada Trabzonspor'un aldığı şampiyonluk gelen nesiller için unutulmaz bir zafer hikayesine dönüşmüştür. 

Fenerbahçe ve Trabzonspor, Türk futbol tarihinde öne çıkan en köklü ve rekabetçi takımlarından ikisidir. Bu iki kulüp arasında oynanan toplam maç sayısı, Türk spor camiasında önemli bir yer tutar ve ayrıca bu rekabetin dinamiklerini anlamak için önemli ipuçları verir. ​Fenerbahçe ile Trabzonspor, Süper Lig tarihinde 102 kez karşılaşmıştır. Bu maçlarda Fenerbahçe 41 galibiyet alırken, Trabzonspor 27 kez kazanmış 34 maç ise berabere sonuçlanmıştır. Fenerbahçe'nin ligde attığı 137 gole Trabzonspor 108 golle yanıt vermiştir. Toplamda ise iki takım 115 resmi maçta karşılaştı. Bu karşılaşmalarda Fenerbahçe 46 galibiyet, Trabzonspor 35 galibiyet elde ederken, 34 maç berabere tamamlandı. Fenerbahçe toplam 154 gol atarken, Trabzonspor 129 golle karşılık verdi. ​ Fenerbahçe, Trabzonspor ile iç sahada oynadığı 26 lig maçında 14 galibiyet ve 12 beraberlik aldı ve hiç yenilgi yaşamadı. Ancak, Trabzonspor 26 yıl aradan sonra Kadıköy'de Fenerbahçe'yi mağlup ederek bu seriyi sonlandırmayı başardı. ​ ​ Trabzon'da oynanan toplam 56 maçta Trabzonspor 25, Fenerbahçe 18 galibiyet almış, 13 maç ise beraberlikle sonuçlandı. Bu müsabakalarda Trabzonspor 67, Fenerbahçe 59 gol attı. ​ 

TARİHİ MAÇLARDAN ANEKDOTLAR 

Fenerbahçe ve Trabzonspor, Türk futbolunun en çok rekabet eden takımları arasında yer almaktadır. Tarihi maçlar arasında, özellikle 1976’daki Türkiye Kupası Finali dikkat çekmektedir. Fenerbahçe’nin Trabzonspor'u 1-0 yenerek, uzun bir aradan sonra TFF tarafından düzenlenen bu turnuvayı kazanması, iki kulüp arasındaki rekabetin kilit noktalarından biri olmuştur. İki takım arasındaki en gollü maç, 6 Ekim 1990'da Fenerbahçe'nin sahasında oynanmış ve Trabzonspor'un 5-3'lük galibiyetiyle sonuçlanmıştır. ​ 2007 yılında oynanan ve Fenerbahçe'nin tarihi zaferiyle sonuçlanan 6-0’lık karşılaşma hem Trabzonspor için bir travma hem de Fenerbahçe için bir efsane olarak anılmaktadır. Bir başka unutulmaz an ise, 1996'da oynanan Türkiye Kupası finalidir. 

Fenerbahçe, Trabzonspor karşısında 4-0 gibi ezici bir skorla galip gelerek hem kupayı kazanmış hem de rakibine olan üstünlüğünü göstermiştir. Bu karşılaşma, oyuncuların müthiş performanslarının yanı sıra, sahadaki gerilim ve tribünlerdeki coşku ile hafızalarda yer etmiştir. Unutulmayan bir diğer maç 2010-2011 sezonunda oynanmıştır. O sezon Trabzonspor, uzun yıllar sonra Süper Lig’i kazanma hedefinin peşindeyken, Fenerbahçe ile oynanan maç, ligin dengelerini sarsacak nitelikteydi. Trabzon'un sahasında oynanan karşılaşmada, bir gol atılmadı fakat maç sonrasında yaşanan gerginlik, futbolseverler tarafından uzun süre konuşuldu. 

REKABETİN ZİRVE YAPTIĞI YIL 

Ali Şen'in başkanlığı döneminde Fenerbahçe ile Trabzonspor arasındaki rekabet gergin bir hal almıştır. Bu gerginliğin en büyük sebeplerinden biri, 1995-96 Süper Lig sezonunda yaşanan olaylardır. Bu sezon, Trabzonspor ve Fenerbahçe arasında şampiyonluk yarışının en üst seviyeye çıktığı bir dönemdir. Trabzonspor, 1984’ten sonra ilk kez şampiyonluk için büyük bir avantaj elde etmişti ve sezonun bitimine üç hafta kala, kendi sahasında Fenerbahçe ile karşılaşıyordu. 5 Mayıs 1996'da Trabzon'da oynanan bu kritik maçta, Trabzonspor 1-0 öndeydi. İkinci yarıda Fenerbahçe, Aykut Kocaman’ın golüyle skoru 2-1 yaptı ve maçta galip geldi. 

Bu sonuçla Fenerbahçe, Trabzonspor'u geride bırakıp şampiyonluk yolunda büyük bir avantaj sağladı ve sezon sonunda şampiyon oldu. Trabzonspor taraftarları ve yönetimi, bu mağlubiyetin ardından büyük bir hayal kırıklığı yaşadı. Sezon boyunca Trabzonspor’un şampiyon olacağına inanılıyordu ve bu maçın kaybedilmesi, şehirde derin bir üzüntüye neden oldu. Ali Şen, bu dönemde Fenerbahçe’nin başkanı olarak agresif ve iddialı açıklamalarıyla anılıyordu. Trabzonspor yönetimi ve taraftarları, Ali Şen’in bazı açıklamalarını kışkırtıcı bulmuş ve bu açıklamalar iki kulüp arasında bir gerginliğe neden olmuştur. Bu dönemde iki takım arasında önce basın yoluyla atışmalar yaşandı. Bu olay Fenerbahçe ile Trabzonspor arasındaki rekabeti bir düşmanlık seviyesine taşıdı. 

Trabzonspor camiası, 1995-96 sezonundaki şampiyonluğu kaçırmalarının en büyük travmalarından biri olarak görmektedir. O günden sonra iki takım arasındaki maçlar, sadece sportif bir mücadele olmaktan çıkıp psikolojik ve tarihi bir hesaplaşmaya dönüştü. Özetle Fenerbahçe-Trabzonspor maçları, sadece bir spor karşılaşması olmanın ötesinde, sosyokültürel bir olgu olarak da değerlendirilmektedir. Bu rekabet, futbolun toplumsal bağlamını, ulusal kimlikleri ve bölgesel tartışmaları da yansıtır. Bu iki kulübün taraftarları arasındaki tutku ve bağlılık, rekabeti sadece sahada değil, aynı zamanda televizyonda yayınlanan programlardan sosyal medya platformlarına kadar birçok alanda canlı tutmaktadır. Bu etkileşimler, Türk futbolunun evrimi ve gelişimi açısından kaydedilmesi gereken önemli unsurlar arasında yer almaktadır.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *