
Özgürlük Sloganıyla Dayatma!
Özgür Özel’in öncülük ettiği boykot çağrısı, Türkiye genelinde geniş yankı uyandırırken, muhalefetin baskıcı tutumu kamuoyunda ciddi tepkilere neden oldu. Tepkilere rağmen boykota katılmayan sanatçılara yönelik sosyal medya zorbalığı artarken, çağrının ticari hayatta haksız rekabet oluşturabileceği gerekçesiyle resmi soruşturma başlatıldı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in başlattığı boykot çağrısı, kamuoyunda demokrasi ve özgürlük kavramlarını yeniden tartışmaya açtı. “Düşünce özgürlüğü”nü dilinden düşürmeyen muhalefet partisi, bu kez farklı düşünenlere tahammül gösteremeyerek toplumu kutuplaştırmaya yönelik adımlar atıyor.
Boykot çağrısına katılmayan sanatçı, sporcu ve kanaat önderlerine karşı linç kampanyaları yürütülmesi, muhalefetin özgürlükçü söylemlerinin samimiyetini sorgulatıyor. Birçok vatandaş, sosyal medya üzerinden hedef gösterilen kişilerin maruz kaldığı psikolojik baskıya dikkat çekerken, bazı sivil toplum kuruluşları da bu durumun temel hak ve özgürlüklere aykırı olduğunu dile getiriyor.
Öte yandan, Ticaret Bakanlığı’nın çağrının haksız rekabet oluşturduğu gerekçesiyle inceleme başlatması, olayın hukuki boyutunu da gündeme taşıdı. Türkiye’de ekonomik istikrarı ve toplumsal huzuru zedeleyebilecek her türlü çağrının mercek altına alınması gerektiği vurgulanıyor.
Hükümet cephesinde ise boykot girişimlerinin toplumsal barışı tehdit eden bir propaganda aracına dönüşmesine sert tepki gösteriliyor. Yapılan açıklamalarda, fikir hürriyeti adı altında baskı kurulmasının kabul edilemez olduğu ifade edilerek, milletin tercihlerine saygı duyulması gerektiği dile getirildi.