Almanya’da koalisyon ve hidrojen
Avrupa Birliğinin RepowerEU kararı, 2030’a dek 10 milyon ton yeşil hidrojen üretimini öngörüyordu.
Kısa sürede revize edip 10 milyon ton da ithal edeceğiz dediler. Çünkü Rusya – Ukrayna savaşı ile enerji arz güvenliği sorunu zirve yapmıştı. Putin, AB’nin restini görmüş, doğal gaz vermez olmuştu.
Dönemin Alman Ekonomi bakan Haebeck, “Rusya’ya bağımlı olduğumuzu biliyorduk, bu kadar bağımlı olduğumuzu bilmiyorduk” diyerek resmi netleştirmişti.
Haebeck ve partisi Almanya’da seçimleri kaybetti. Yeşiller gitti, yerine üçlü koalisyon geldi.
Koalisyonun üç bacağı (CDU, SPD ve CSU), hükümet kuruluşu sırasında, enerji ve hidrojen ile ilgili konuları da başlıklar arasına almıştı ve bakın uzlaşma hangi cümleler ile oluştu:
Hidrojen Stratejik Bir Teknolojidir
*Rekabetçi enerji maliyetleri ve endüstriyel elektrik fiyatları:
Kilovat saat başına en az 5 sentlik hızlı bir indirim sağlamak amacıyla ilk adım olarak herkes için elektrik vergisini Avrupa Birliği'nin izin verdiği minimum seviyeye indirmek ve iletim şebekesi ücretlerini yarıya düşürmek! Koalisyonun enerji ile ilgili ilk hedefi.
*Elektrik fiyatı telafi düzenlemeleri genişletilecek:
Elektrik fiyatı telafisi sağlayan düzenlemeleri, enerji yoğunluğu yüksek diğer sektörlere de genişletmeyi ve telafi miktarlarını artırmak
*Enerji altyapısı genişletilecek:
Kalıcı olarak düşük ve öngörülebilir, uluslararası düzeyde rekabetçi enerji maliyetlerine ulaşmak için, enerji ağının gerekli genişlemesini hızlı, hedef odaklı ve maliyet etkin biçimde sürdürülecek.
*Enerji arzının artırılması:
Daha geniş bir enerji arzı, elektrik fiyatlarını stabilize edip azaltmaya hizmet edecektir. Bu amaçla, yedek güç santralleri artık sadece arz sıkıntılarını önlemek için değil, elektrik fiyatını stabilize etmek için de kullanılacak. Yenilenecek güç santrali stratejimiz kapsamında 2030 yılına kadar 20 GW’a kadar gazla çalışan güç santrallerinin inşasını teşvik hedefleniyor.
*Yenilenebilir enerji potansiyelinin tümü değerlendirilecek:
Güneş ve rüzgâr enerjisinin kararlı ve şebeke dostu biçimde genişletilmesine ek olarak, biyokütle, hidroelektrik, jeotermal enerji ve hidrojen gibi enerji depolama kapasiteleri genişletilecek.
Sonuç olarak, seçim döneminin hemen başında, sanayide kaçınılması zor olan karbon emisyonlarının tutulması ve depolanması (CCS) için gerekli olan yasal düzenlemeler paketi kabul edilecek.
Hidrojen ana şebekesi, Almanya genelindeki sanayi merkezlerini, özellikle ülkenin güney ve doğu bölgelerini de kapsayacak şekilde düzenlenecek.
İklim nötr ürünler için kota (iklim nötr çelik kotası, yeşil gaz kotası gibi) veya satın alma mevzuatı aracılığıyla piyasa temelli araçlarla öncü pazarlar yaratılacak.
İklim hedeflerine bağlılıktan kaçınılmayacak.
Stratejik endüstriler güçlendirilecek.
Yarı iletken, batarya üretimi, hidrojen ve ilaç sanayi gibi stratejik olarak önemli endüstrileri Almanya'da tutmak veya buraya çekmek çıkarına olacaktı. Bu amaçla Avrupa Çip Yasası (European Chips Act) ve Avrupa Ortak Çıkarlar İçin Önemli Projeler (IPCEI) imkânlarını etkin biçimde kullanılacak.
Enerji Maliyetlerinin Düşürülmesi: Almanya, Avrupa standartlarının minimum seviyesine elektrik vergisini çekerek ve iletim ücretlerini yarıya indirerek endüstri ve tüketicilere ciddi bir maliyet avantajı sağlamayı hedefliyor. Enerji maliyetleri, Alman ekonomisinin rekabet gücünü artırmak için stratejik öncelik haline gelmiş durumda.
Yenilenebilir Enerji ve Depolama Çözümleri: Güneş ve rüzgar gibi geleneksel yenilenebilir kaynaklara
ek olarak, hidrojen, jeotermal, hidroelektrik ve biyokütle gibi daha kapsamlı çözümler devreye alınacak. Hidrojen, burada özel önem arz ediyor. Ulusal hidrojen ağı oluşturularak sanayi bölgelerinin karbon nötr dönüşümü sağlanacak.
Enerji Yoğun Sektörlerde Karbon Nötr Dönüşüm: Karbon yakalama ve depolama teknolojilerinin (CCS) devreye alınması, özellikle çimento, çelik gibi ağır sanayi dallarının sürdürülebilir dönüşümünü desteklemek için kullanılacak.
Otomotiv Endüstrisi ve Teknolojik Açıklık: Almanya’nın öncü sektörü olan otomotiv endüstrisi açıkça destekleniyor. Bu destek, teknolojik dönüşüm sırasında sektördeki istihdamın korunmasını ve yenilikçiliğin sürdürülmesini amaçlıyor.
Küresel hidrojen piyasalarında Almanya’nın lider konumunu güçlendirmesi ve enerji dönüşümünde örnek bir rol oynaması bekleniyor. Çıkaracağımız dersler var. Güçlü iş birliğimiz var. Bakanlık ve kurumlar düzeyinde etkinliklerimiz var. 6. Türk-Alman Enerji Forumunda tazelenen özel sektör anlaşmalarımız var. Dolayısı ile, AB’nin yeşil hidrojendeki lokomotifi Almanya’da, masada Türkiye ile güçlü ticaret hedefi var. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, ABD ile ilişkiler kadar Almanya’yı da öncelikli tutarak son derece akılcı yaklaşıyor.
ENERJİ RÖNESANSI
Yukarıdaki başlık Sabancı Holding Enerji Grup Başkanı Kıvanç Zaimler’e ait. Zaimler, ABD’de Houston- Teksas’ta yaptıpı açıklamada, Türkiye, konvansiyonel olmayan hidrokarbon kaynaklarının geniş potansiyelini ortaya çıkarmayı amaçlayan heyecan verici bir ortak girişimle petrol ve gaz geliştirmede yeni bir çağa giriyor.” dedi. Petrol ve gaz kaynaklarının ticari olarak geliştirilmesine başlamak üzere bir Ortak Girişim Anlaşmasının imza töreninde konuştu. Türkiye'nin Ulusal Petrol Şirketi, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO), iki ayrı bölgedeki oluşumlar ve rezervuar kalitesi hakkında kapsamlı bir analiz yaptı. İlk değerlendirmeler, Nihai Geri Kazanılabilir Rezervlerin Diyarbakır Havzası'nda 6 milyar varil petrol (BO) ve 12-20 trilyon fit küp (TCF) gaza ve Trakya Havzası'nda 20-45 TCF'ye ulaşabileceğini gösteriyor. Türkiye Petrolleri A.O., Continental Resources ve TransAtlantic Petroleum ile bir ortak girişime girdi. 17 yıldır Türkiye’de faaliyet gösteren TransAtlantic Petroleum, konsorsiyumda yer alıyor. Türkiye'nin enerji sektörünü geliştirecek bu hamlenin bir Enerji Rönesansı'na öncü olması, çok gerçekçi bir yorum.
AHMET GÜLÜM KAZANDI
TMOK (Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi) genel kurulu, büyük ve değerli spor adamı Uğur Erdener’e veda edilen, yeni bir dönemin başlangıcı oldu. Ahmet Gülüm, karşı tarafta, Türk spor tarihinin en başarılı federasyon başkanlarını da barındıran yönetim listesine karşı kazandı. Nasıl kazandı? Elbette çalışarak. Eleştirilere son verip icraat bekleme dönemi başlamıştır. Voleybol Federasyonu başkanlığı döneminden bu yana, sporun içinde hep yer almış ve spor pazarlamasını bilimsel olarak uygulamıştır.
Spor yayıncısıdır. Vizyonerdir. Ne yazık ki, içinde yer aldığı TMOK’ta, başkan seçildiği güne dek hiçbir
organizasyonda görülmediği için eleştirilmiştir. Çok değerli yol arkadaşları var. Çok tanınanlar, çok sevilenler, bireysel hırslarıyla bilineneler de. TMOK, Türk sporunun lokomotifi olmayı hiç başaramamıştır. Ahmet Gülüm yönetimi, bu konuda biraz daha ümitvar. Egoları çıkarıp görev ceketlerini giyme zamanı. Başarısı, Türk sporuna değer katacaktır. Hayırlı olsun.
FAIR PLAY ABİDESİ ARIPINAR
TMOK seçiminden sonra, kurumun hep alkışlanan unsuru, Fair Play Komisyonu ne olacak, belirsiz. Başında yaşayan bir Fair Play abidesi, Erdoğan Arıpınar; 70 üniversite, onlarca şehir yıllarca süren disiplinli çaba ile Fair Play anlatan, konuşan, gösteren, üreten komisyon.
Son olarak, o küçücük odaya koca Fair Play dünyasını sığdıran Arıpınar, 26 Avrupa /63 Dünya Fair Play ödülü kazanan isimleri şeref köşesine taşıdı. Arıpınar’ın olağanüstü çabasıyla, “Fair Play Anneleri” başlıklı kampanya, Gaziantep ve Eskişehir B.B. destekleriyle yüzlerce anneye, çocuklara aktaracakları Fair Play kavramını anlattı.
Fair Play, ahlaktır, sorumluluktur, empatidir; daha güzel ve daha iyiye ulaşmak için, daha doğru olmak
içindir. Spor, bu anlayışın sadece başlangıcıdır. Yaşamın her alanı ve her anıdır.
TMOK yeni yönetimi, seçim öncesi kulaklara gelen kişisel husumetlere dayalı iddialarını aklı selim ile
yönetmelidir.
Okçulukta Dünya Başkanlığı, IOC üyeliği mertebelerinde bulunmuş, Prof.Dr. Uğur Erdener, yenik çıktığı seçime rağmen onurlandırılmayı hak etmiştir. Erdoğan Arıpınar için de fikrim eşdeğerdir.