İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun başarısı her yerde konuşuluyor.

Bu güne kadar hiçbir İçişleri Bakanının Terörde gösteremediği cesareti Bakan Soylu gösterdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan işi ehline verirken millet aradığı ve özlemle beklediği içişleri bakanını buldu.

Milletin büyük güven duyduğu, şehit ailelerinin evlatlarının kanlarının yerde kalmayacağına artık inandıkları bir bakan gerçeği yaşanmaya başlandı...

Hani çok kötü giden bir işin bir anda tersine dönüp çok iyi duruma gelmesi karşısında ‘Sihirli Değnek Mi Değdi Diye Sorarız Ya…

Terör ile mücadeleye sihirli değnek değil ama Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'Hadi Süleyman sana güveniyorum' diyerek ülkenin huzurunu, güvenliğini emanet ettiği Bakan Soylu’nun iradesi değdi..

Nazar değmesin. Terör Türkiye'nin birinci gündem maddesi olmaktan çıktı.

Türkiye'nin hem terör hem de uyuşturucuya karşı verdiği mücadeledeki başarısı gurur verici noktaya taşındı...

Kimse terör ile mücadelede gelinen noktayı yazıp devlete, millete, güvenlik güçlerine moral vermiyor..

O nedenle bir kez daha hep yazmak ve ders vermek gerekti...

Bakın...

Soylu’nun bakanlık koltuğuna oturmasının ardından bugüne kadar terörle mücadelede büyük bir başarıya imza atılmıştır.

Gündüzlerini gecelerine katarak çalışan, bakanlığının ışıkları her gün gece yarısını aşan saatlere kadar yanan, bir gün dahi Ankara’da oturmayan bir bakan gerçeği yaşanıyor...

Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından işin ehli sahibine verilmiştir adeta...

Ülkenin huzuru asayişi için ülkede kat ettiği kilometrenin rakamı bir ortaya çıkarılsa Cumhuriyet tarihinde bir İçişleri Bakanının ülkesinin asayişi için nasıl rekor bir rakam ile mesai harcadığını ortaya koydu.

Öncelikle milletin kafasında terör ile mücadelede hiçbir soru işareti kalmamıştır. FETÖ ile mücadele inanılmaz bir yol kat ettiğimiz çok net bir şekilde belli.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Bakan Soylu ile devlet iradesi ‘Yeter artık’ diyerek bütün hainlere karşı milletin özlediği kararlılığı ve duruşu göstermektedir...

Bugünkü mücadele tablosu millet adına gurur vericidir..

Bakalım tabloya;

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu terör ile mücadelede Ankara’da durup talimat vermek yerine bizzat işin başına geçmiştir.

Polisiyle, jandarmasıyla, askeriyle girilmedik nokta, gidilmemiş yer bırakmamıştır.

Bölücü terör örgütünün bütün hain kadrosunun nerede olursa olsunlar başı ezilmeye başlanmıştır…

Bir zamanlar Doğu ve Güneydoğu’da devletin girmekte zorlandığı kurtarılmış mahallere, ilçelere, köylere bizzat girip ’Biz buradayız hainler nerede’ diye meydan okuyan bir İçişleri Bakanı gerçeği yaşanmıştır.

İstanbul’da dahi bir zamanlar devletin giremediği o kurtarılmış mahalleler, her gece araçları yakan hainler!....

Devlet artık her yerde vardır. Hainlerin saklandıkları her delik de dahi bulunup başları ezilmektedir…..

Bölücü terör örgütünün arkasındaki yerel yönetimlerden tutun da siyasi uzantılarına, milletvekillerine, eş genel başkanlarına kadar hepsinin görevden el çektirilmesi birçoğunun ceza evine gönderilmesi milleti rahatlatmıştır...

Helal olsun böyle başarılı ve cesur İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu’ya

GÜLBEN ERGEN MÜSADENLE DİYOR

Sözü ve müziği Onur Mete imzalı Müsadenle şarkısını müzikseverlerin beğenisine sunan Gülben Ergen albüm öncesi yaptığı bu tekli çalışmasıyla yine adından söz ettirecek.

Müsadenle şarkısının düzenlemesi Taşkın Sabah imzası taşırken, Gülben Ergen klip ve fotoğraf çalışmaları için Nihat Odabaşından yine vazgeçmedi.

Geçtiğimiz kış çıkardığı Sezen Aksu imzalı şarkısı “İnfilak” ile dijital mecra üzerinde dijital olarak en çok satan ve stream (dijital ortamda dinlenme) / izlenme rakamına ulaşan; yine aynı şarkıyla Altın Plak ve birçok kurumdan En İyi Single albüm ödüllerini alan Gülben Ergen, yaz ayları için de gündem olacak bir şarkı yaptı. Gülben Ergen Fark atmıyor, Fark Yaratıyor….

KİTAP OKUMANIN FAYDALARI

Artık kitaplar her zamankinden daha fazla erişilebilir ve hatta ucuz. Hemen herkes için kitap okumayı kolaylaştıran farklı formatlar var (ciltli, ciltsiz, kitle pazar için basılan, dijital vb.). Kitaplar erişilebilir ve çok çeşitli… Peki, ama okumaya ne kadar zaman ayırıyorsunuz? En son ne zaman kitap okuduğunuzu hatırlamıyorsanız, bir şeyler yanlıştır. Her gün kitap okumak, kaçırmamanız gereken avantajlara sahiptir.

Okumak sizi zihinsel olarak zenginleştirir ve beyninizin en üst düzeyde çalışmasına yardımcı olur. Ancak dergi, gazete ya da en sevdiğiniz bloğu okumaktan değil kitap okumaktan bahsediyoruz. Okumanın derin olması gerekir. Karakterleri, eylemleri ve bölümleri birbirine bağlamanız ve onları gerçek dünyayla karşılaştırmanız gerekir. Bu yazıda neden hemen bir kitap bulup okumaya başlamanız gerektiğini anlatacağız.

Her gün kitap okumak beyninizin en üst seviyelerde çalışmaya devam etmesine yardımcı olur.

Daha yüksek duygusal zekâ

Okuma, maceralarına eşlik ettiğiniz tüm farklı insanlarla empati kurmanızı sağlar. Birçoğu zaten deneyimlediğiniz duyguları yaşamaktadır. Bu yüzden kendinizi onların yerine koymanız kolaylaşır. Tabii ki, kitap okumayı alışkanlık hâline getirdiyseniz gerçek hayatınızda insanlarla çok daha fazla empati kurabilirsiniz.

Daha iyi bir kelime hazinesi

Bu, okunmanın en bilinen faydalarından biridir. Her gün yapmak, konuştuğunuz kelimeler ile okuduğunuz kelimeler arasında bağlantı kurmanıza yardımcı olur. Ne kadar çok okursanız, o kadar fazla kelime öğreneceksiniz, özellikle de türler arasında dolaşıyorsanız.

Dünya ve kültür hakkında genel bilgi

İster kurgusal olmayan bir hikâye isterse gerçeğe dayanan bir kitap okuyun, bilginiz artacaktır. En fantastik hikâyeler bile çeşitli efsanelerden, tarih ve dünyamızda var olan diğer hikâyelerden ilham alır. Kitap okuyarak, sizin için yararlı olabilecek ya da ilginç bulacağınız bir ton bilgiye erişebilirsiniz.

Daha iyi yazarsınız

Bu, kitap okumanın bilinen başka bir yararıdır. Çok okumak daha iyi yazmanızı sağlar. Bir sürü yazım kuralını ezberlemekten daha ilginçtir. Bir kelimenin yazılışını ne kadar çok görürseniz, o kelimeyi yazmayı o kadar kolay hatırlarsınız.

Stresi azaltır

Her gün kitap okumak, yükümlülüklerinize ve özellikle endişelerinize) bir mola vermek için çok faydalıdır. Sadece kendine zaman ayırmanın ötesine geçer. Ayrıca dikkatinizi, zihninizi tamamen yakalayan bir şeye odaklandığınız anlamına gelir. Kitapta neler olup bittiğine odaklandığınız için muhtemelen yapılacaklar listeniz hakkında en azından bir süreliğine pek fazla düşünmezsiniz.

Eleştirel düşünce

Ne kadar çok okursanız kadar çok problemle karşılaşırsınız (elbette kurgudan ibarettir hepsi). Bu, bir çatışma olduğunda doğru bir tavır sergilemenize yardımcı olur. Kitaptaki karakterler problemle ilgili düşüncelerini anlatırlar ve bu sayede onların yanında mı yoksa karşısında mı olduğunuza veya fikrinizi değiştirmek isteyip istemediğinize karar vermeniz kolaylaşır.

Eğlence

Günümüzde hepimiz çok daha fazla görsel-işitsel içerikle muhatap oluyoruz, bu yüzden bazen hayal gücümüzün, en iyi görsel-işitsel içerik kaynağı olduğunu unutuyoruz. İşte kitap okurken hayal gücümüzü en üst seviyede kullanırız. Karakterleri ve gittikleri yerleri hayal etmek çok eğlencelidir, çünkü onları zevklerinize, deneyimlerinize ve arzularınıza uyarlarsınız.

Bu hedefe nasıl ulaşılır?

Alışkanlıklarınızdan biri değilse, kitap okumaya başlamak kolay değildir. Bazı insanlar bu alışkanlığı yitirmiştir, diğerleri ise hiç başlamamıştır. Artık okumanın önemli olduğunu bildiğinize göre bunu nasıl alışkanlık hâline getireceğinize odaklanabilirsiniz. Okumanın keyifli olduğunu unutmayın. Bunu alışkanlık edinmediyseniz, okumanın eğlenceli, güçlendirici ve hatta öğretici olduğunu hatırlamak zor olabilir. Bunu görmek için kendinize bir şans vermelisiniz.

Her kitabı bir başarı olarak görmeye çalışın. Bir kitabı bitirme başarısından sonra aldığınız olumlu duygu, sizi bir başka kitaba başlamaya yöneltebilir.

Kitabınızı gittiğiniz her yere götürün. İster basılı bir kopya ister dijital olsun (basılı kopya elbette daha iyi olacaktır), kitabınızı hazır bulundurmak her zaman iyidir. İsterseniz, otobüste veya bir yerde beklerken telefonunuza bakmak yerine kitabınızı okuyabilirsiniz.

Yalnız kalmaya ihtiyacınız olduğunda kitap okuyun. Alışkanlıkları birleştirmek, onları daha güçlü ve uzun süreli yapar. Yalnız kaldığınız zamanı okuma zamanına dönüştürürseniz, bunu yapıyor olursunuz.
Sevdiğiniz kitapları okuyun. Başladığınız her kitabı bitirmek zorunda değilsiniz. Bir kitaptan hoşlanmıyorsanız, okumamalısınız. Zamanınızı ilginizi yakalayan kitaplarla harcayın, çünkü okuma olumlu bir deneyim olmalıdır.

Son olarak, bunun yavaş bir süreç olduğunu hatırlamak önemlidir. Bir gecede çok okumaya başlamayacaksınız. Yani kolay ve istikrarlı bir şekilde başlamalısınız. Böylece kitap okumayı bir alışkanlık hâline getirmek istiyorsanız size çok yardımcı olacaktır. Bu noktaya ulaşınca, eğlencenin tadını çıkarın ve paylaşın.

GÜNÜN SÖZÜ:

Ben giderim sazım sen kal dünyada. Gizli sırlarımı aşikâr etme. Lal olsun dillerin söyleme yâda. Garip bülbül gibi ah u zar etme.

ÂŞIK VEYSEL