İMROZLU KASAP İLYA'NIN KORE'DE NE İŞİ VARDI?
Recep, Şaban derken Ramazan-ı Şerif geldi, gitti. Bayrama kavuştuk, o bitti.
Önümüzdeki bayramlara bakacağız artık. Bayramda üzücü şeyler de oldu ama birlik ve beraberlik ruhunu diri tutmak için çaba gösterenleri müstesna bir köşeye koymamız gerekiyor. AK Parti Grup Başkanvekili, Çanakkale Milletvekili Bülent Turan bu anlamda özel bir ilgiyi hak ediyor. Kapı kapı dolaşıp vatandaşlarla bayramlaşmak genellikle seçim zamanlarında görülür ama seçim olmadan da fırsat bulduğu her anda Çanakkale’nin ilçelerini, köylerini, sokaklarını arşınlıyor. Nereden mi biliyorum? Instagram hesabındaki fotoğraflardan. Her biri inceden tebessüm ettiren samimi fotoğraflarından. Bülent Bey’e övgü dizmek değil niyetim. Ama hakkı da teslim etmek gerekiyor. Şimdi hızla mevzuya geçelim.
Bülent Turan’ın sarıldığı bir İlya amca var fotoğraflarda. İmrozlu, Gökçeadalı İlya Banagos. Çanakkale şehitlerinin az ilerisinden gidilen adaya bayramlaşmaya gitmiş Turan. İstanbullular, bayramda şehirden kaçıp gider Gökçeada’ya ama Bülent Bey’in niyeti farklı. Seçim bölgesindeki vatandaşlarla hemhal olmak niyeti. Fotoğrafta elinden öpüyor İlya amcanın ve hikayesini dinlediğini söylüyor. Detay yok. Merak ediyorum ve hemen soruyorum. Alıntıyla yazıyı tamamlamak huyum değil ama buna rağmen Sayın Bülent Turan’dan gelen hikayeyi aktarmak istiyorum: “1931 yılında Gökçeada, İmroz’un Zeytinli köyünde doğan İlya Banagos küçük yaşta baba mesleği olan kasaplığı yapmaya başlar. 20 yaşında her Türk vatandaşı gibi askere gider. Kara Kuvvetleri bünyesinde askerliğine başlayan İlya, bir yıl sonra birliği ile birlikte Kore’ye gider. 1953 yılında yaklaşık bir yıl Kore’de savaşır. Kore’deki birliğinin görev süresinin tamamlanmasının ardından Türkiye’ye döner. Kore gazilerine verilen madalya İlya amcaya da verilir. Askerlik sonrası tekrar Gökçeada’ya döner. Adadaki lakabı yaptığı işten dolayı Kasap İlya’dır. Madam Baganus ile evlenir ve iki çocukları olur. Çocukları büyüdükten sonra adadaki ekonomik zorluklardan dolayı göç etmek zorunda
kalırlar ve halen ABD’de yaşamlarını sürdürüyorlar. İlya amca Kore gazisi olduğu halde gazi maaşı almak için devlete başvurmaz. 2010 yılında Gökçeada Komando Alaya Komutanı Albay Aydoğan Aydın’a rutin olarak Genelkurmay’dan gelen bilgi akışında adada yaşayan bir Kore gazisi olduğu söylenir. Dönemin belediye başkanı Yücel Atalay’a gider ve anlatır. Atalay şaşırır, çünkü babası İlya amca ile arkadaş olmasına rağmen Kore gazisi olduğunu hiç söylememiştir. Albay Aydın, yanına Başkan Atalay’ı alarak İlya amcayı namı diğer Kasap İlya’yı ziyarete gider. İlya amca karşısında alay komutanı ve belediye başkanını görünce şaşkınlığını gizleyemez. Alay komutanı İlya amcaya sen Kore gazisi imişsin neden bunu şimdiye kadar söylemedin der. İlya amcanın cevabı tek cümledir: Ben ünvan, nam, maaş için değil vatan için savaştım.” Bir yanda İstiklal Marşı için konulan ödülü almayan Mehmet Akif, diğer yanda gazilik maaşı almayan Kasap İlya... Bu toprakların ruhunu anlamak için ikisini de anlamamız gerekiyor. İyi ki bu güzel vatanımız var, iyi ki İlya amcalar var. Sağ olasınız Sayın Bülent Turan, bizin İlya Amca ile tanıştırdığınız için. Bayramımıza anlam kattığınız için.
