Yeni Birlik Gazetesi
İstanbul
Açık
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
ANKARA
00:00:00
Sahur vaktine kalan
İSTANBUL
00:00:00
Sahur vaktine kalan
Ara

Kültürel iletişim kodlarımız kayboluyor mu?

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Geleneksel hitap biçimlerimiz, selamlaşmalarımız ve sohbet kültürümüz hızla değişmeye devam ediyor. Dijitalleşen dünya ile birlikte, birbirine muhabbetle bakan, daha samimi ifadeler kullanan, nezaketli insanların sayısı hızla azalıyor. Uzun, derin, anlamlı cümleler kurup birbirimizin içsel yolculuğuna dokunmak yerine, bu aralar sadece “slm, mrb, nbr” ile kısıtlandırılmış samimiyetsiz ifadelerin içinde boğulup gidiyoruz. Evrendeki insanın yolculuğu, birbirine muhabbetle bağımlı olmakla anlamlıdır. 

Muhabbetin en önemli hissiyatı da birbirimize kullandığımız terimler, ifadeler ve yaklaşım şekilleridir. Birbirine zaman ayırmayan, özensiz davranan, selamlaşmaktan uzaklaşmış bir toplum halindeyiz. Bu kısır ve bağnaz yapı, dilimizi katlettiği gibi, aynı zamanda birbirimiz arasındaki bağları da tüketiyor. Dostunuza, arkadaşınıza, ailenize hitap şekillerinizi bir düşünün. Bu kadar sevgisiz ve özensiz davranan insanların birbirine samimi bağlarla bağlanması mümkün mü sizce? Eskiden yapılan ziyaretler, bayram sohbetleri, birlikte geçirilen zamanlar, dijital ekranların varlığı ile birlikte hayatımızdan tamamen çıkmış durumda. Karşılıklı oturup birbirinin gözüne bakarak uzun uzun sohbet eden insanlar artık yok.

 “Selamün aleyküm, merhaba, nasılsın, kıymetlim, canım, değerlim” gibi ifadeler, sadece kısa iki üç harfin duygusuzluğuna teslim olmuş durumda. Yaşadığımız coğrafyada uzun uzun konuşup derin derin sohbet edemedikçe, aramızdaki iletişim köprüleri her geçen gün yıkılmaya devam edecek. Binlerce yıldır farklılıklarıyla, farklı etnik kökenleri, mezhepleri, görüşleriyle kardeşler halinde yaşamış bu memleketin insanları, gitgide dijital çağın esiri oluyor. 

Teknolojiye dair gelişimlere her zaman açık olan bizler, aynı zamanda öz medeniyet değerlerimizi, kültürel kodlarımızı, bize ait hissiyatımızı asla kaybetmemeliyiz. Muhabbetin derinliğini ruhunda içselleştirenlerin anlam yolculuğu, bu topraklara muhabbet katmaya devam etmeli. Bunun içindir ki kullandığımız birkaç kelam her zaman sevgiden, saygıdan, kardeşlikten yana olmalı. Bizi biz yapan değerlerin dışında, yarın sabah güneşin doğuşunu daha büyük bir umutla karşılamak duasıyla… Muhabbetle kalın.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *