ŞANLIURFA "GÜLPINAR GÜLPINAR" SESLERİYLE ÇINLADI
İletişim teknolojilerinin A’dan Z’ye toplumun her katmanına ulaşması siyaset camiasında olumsuz domino etkisi yarattı zira artık herkes pek çok şeyi biliyor, kimselere güvenmiyor!
Bu süreçte ve bundan sonra toplumun
nabzını doğru okuyan ve güncel beklentileri yerinde karşılayan siyasiler çıkışı
yakalayacaktır.
Siyasetçiler artık eski mantığı bırakıp şunu
kabul etmeli; geçmişin “her şeyi ben bilirim” inadının mevcut toplum
psikolojisinde yeri yok. Sosyologlardan, siyaset bilimcilerden, iletişimcilerden
ve hatta ruh bilimi dallarından danışmanlık kabul etmeyen siyasetçilerin
günümüz dünyasında yeri yok.
3 Şubat Cumartesi günü Şanlıurfa’daydım. Orada
bulunmamın birkaç sebebi vardı. Birincisi bir siyaset bilimci olarak nabzı
uzaktan değil yerinden almaktı. Ve malum mesleki olarak öncelikli alanım
Ortadoğu-Irak-Doğu-Güneydoğu. Sürekli sahadayım ve elde ettiğim notları da
sıklıkla sizlerle paylaşıyorum.
Urfa’da aylar önce dikkat çekerek dile
getirdiğim “halkın sesine kulak verilmezse dengeler her an değişebilir” ön
görüm gerçekleşmişti 3 Şubat Cumartesi günü. Bu sebepten orada olmam, sonrası
ihtimalleri değerlendirmem, havayı koklamam, halkı dinlemem gerekiyordu…
Orada olmamın bir diğer nedeni de yıllardır gitmemek
için ayağımın beni geri geri götürdüğü ana-baba ocağımla yeniden kucaklaşabilir
miyim diye bakmak…
Mehmet Kasım Gülpınar’ı desteklemek isteyen
onbinlerce Urfalı Abide Meydanı’na saatlerce öncesinden akın etmişti. İtiraf
edeyim böyle bir kalabalığı ve coşkuyu beklemiyordum. Alan hınca hınç doluydu
ve alana giremeyenler de etraftan destek veriyordu.
Bu tabloyu hemen analiz edelim dilerseniz:
a) Bu kalabalığın tamamı gönüllü kitleydi
zorunluluk veya başka yerlerden taşıma yoktu.
b) Yeniden Refah Partisi’nin Şanlıurfa ilçe
adayları bir iki isim dışında açıklanmadığı için ilçelerden gelenlerden ziyade
merkezdeki vatandaşlar yoğunluktaydı. İlerleyen günlerde ilçe adaylarının
netleşmesiyle şahit olduğumuz kalabalığın çok daha fazlası olacaktır.
c) Mevcut belediye halen AK Parti’de olduğu için
ekmek parası çekincesinden katılamayıp arkadan destekleyen bir kitlenin de
olduğu unutulmamalı.
d) Genel başkan katılımı olmadığı için çevre
illerden bir katılım yoktu.
e) Alanın güvenliğini sağlamak amacıyla görev
alan emniyet mensupları çevre illerden gelmemiş sadece şehrin personeliydi ve
fazlasıyla değil yeteri kadar vardı.
Özetle cumartesi günü Abide Meydanı’nı dolduran
ve saatlerce “Gülpinar Gülpinar” demelere doymayanlar yoğunluklu olarak Urfa
merkezin gönüllü sesiydi. Öyle görüyorum ki ilerleyen günlerde ilçelerin
katılımı ve çekincelerini aşanlar ile daha büyük bir kitle “Gülpinar Gülpinar”
diyecek.
Şimdi gelelim Yeniden Refah Partisi Şanlıurfa
Belediye Başkan Adayı Mehmet Kasım Gülpınar’ın cumartesi günü gerçekleştirdiği
konuşmada öne çıkan notlara.
Öncelikle belirtmek isterim, Kasım Gülpınar ismi
nerede zikredilse herkes önce şöyle bir durur zira her cümlesinin ardında “ben
değil biz” mantığı yatar bu nedenle “bir şey diyorsa ve yapıyorsa mutlaka haklı
bir sebebi vardır” diyor Şanlıurfalılar ve bölge insanı.
YRP Şanlıurfa Belediye Başkan Adayı Kasım
Gülpınar sahneden onbinlere, canlı yayınlar vesilesiyle de çok daha fazlasına
hitap ederken şu özet öne çıktı; “bugün burada olmamın sebebi planlı bir
davranış değil, şehrimin beklentilerinin sonucudur. Benim böyle bir düşüncem
olmadı fakat şehrimize dayatılan haksızlıklar ve yanlış idareciler karşısında
susmak şehrimize, hemşehrilerimize ve vicdanımıza ihanet olurdu. Pek çok
yanlışı vaktinde ısrarla söyledik fakat olmadı bizi dinlemediler. Biz
şehrimizin menfaatleri için ısrar ederken onlar da yanlışlara devam etme
yolunda inatla ilerlediler. Şimdi şehrim adına bir karar aldım ve sonuna kadar
bu kararımın arkasındayım. Belediye Başkanı seçilirim veya seçilmem sonuç benim
için değişmeyecek çünkü şahsımın, şehrimin, hemşehrilerimin vicdanı adına
buradayım. Urfa’mın tüm değerleri tarumar edilirken hiçbir şey yapmadan
oturmadım, susmadım, kenara çekilip şahsi menfaatlerimi düşünmedim demenin
huzuru bana yetecektir. Seçilirsem de şehrimize hak ettiği hizmeti sunmak için
projelerimiz ve yüreğimizle hazırız. Bu şehrin bir kuruşunu şahsi
menfaatlerimiz için ziyan etmeyeceğiz ettirmeyeceğiz.
Kimseyle polemiğe girmeye gerek duymuyorum çünkü
benim yolum Urfa’ya ve insanına hak ettiği hizmeti verme yoludur. Fakat bu
cümlemi de kimseler yanlış anlamasın gerekirse her şeyi açık açık konuşmaya ve
hak edene hak ettiğini bildirmeye hazırım bu bilinsin…”
Şanlıurfalılar YRP Belediye Başkan Adayı Mehmet
Kasım Gülpınar’ın etrafında kenetlenerek “yine yeniden eski Urfa ruhunu”
canlandırmak istiyor. Zihni, ruhi, kültürel ve sosyal dokusuyla geçmişte
dünyanın hayran olduğu şehir son süreçte bırakın dışarıdakileri kendi insanını
bile kırdı, küstürdü, hayal kırıklığına uğrattı. İşte Urfalılar bu can
kırıkları eşliğinde yola çıkarak umudunu Kasım Gülpınar’a yükledi.