Dilan Polat: Herkes suçsuz olduğumuzu anlayacak Dilan Polat: Herkes suçsuz olduğumuzu anlayacak

Tatilden bahseden Güner, "1-2 haftalık tatil yaptım. İş odaklı olduğum için iş daha önemli... Tatilde aklım kalmadı" diye konuştu. Sette bayılıp hastaneye götürülmesine oyuncu, "Bazen insan üstü çalışabiliyoruz. Melike ağır bir karakter. Bir adliye sahnesinden sonra fenalaştım. Setteki sağlıkçımız müdahale etti. Ben baya kötü oldum, hastaneye gittik. İki serum aldım. Makyözümün o gün nikah vardı bende şahidiydim. Kıza söz verdim, 'Ya gidemezsem?' diye düşündüm. Şükür sağlığıma kavuştum, gittim" şeklinde konuştu.


'Her zaman güzel görünmek ikinci planda oldu'
"Karakter oyuncusu olma taraftarıyım" diyen Güner, "16 yaşında sektöre başladım. Her zaman güzel görünmek ikinci planda oldu. Ekran tabii güzel görmek istiyor ama her karakterde de en iyi halinizi göstermeniz gerekmiyor. Gerektiğinde çirkinleşmek-yaşlanmak, vücut dili ve bedenimi değiştirmek bir oyuncu olarak bana haz veriyor. Değişebileceğim rolleri istiyorum. Melike 20 yıl cezaevinde kalmıştı ve yorgun görünmem gerekiyordu. Güzellikten daha önemli olan hapishane yorgunluğunu hissettirmem gerekiyordu. İlk bölümlerde makyajsız kamera karşısına geçmiştim" ifadelerini kullandı.

'Madalya gibi gururla taşıyacağım bir karakter'
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün annesi Zübeyde Hanımı canlandıran oyuncu, "Her zaman madalya gibi gururla taşıyacağım bir karakter. Herkese nasip olmaz. 35 yaşında ben 68 yaşında kadını oynadım. Atatürk'ün annesini oynamak nasip oldu. Gururla söylüyorum. Zübeyde Hanımı araştırırken etkileyen şeyler okudum. Seyirci yüzüme baktığında acıyı hissetmesi gerekiyor. Zübeyde Hanım da ellerinde, avuç içlerinde, kemiklerinde ve dizlerinde problem olduğunu okumuştum. Sahne sırasında ve sette sonra rolden çıkmadım. Gerçekten avuç içi ve diz kapaklarında ağrılar hissettim. Setten sonra fizik tedaviden 8 seans gördüm" ifadelerini kullandı.

'Bütün set ekibi ağladı'
Atatürk'ü canlandıran Alican Yücesoy'la karşılaşma sahnesine Güner, "Sekiz sene sonra birbirini görme sahnesiydi. Sadece duygularımızı paylaştık. Sahne tamamen doğaçlama gelişti. Bütün set ekibi ağladı. Bir oyuncunun yaşayacağı hazlardan biridir. Alican da, 'biz şu an ne yaşadık. 20 yıldır bu işi yapıyorum ilk defa böyle duygu yaşamadım' demişti" açıklamasını yaptı.

Hayranlarına sordu
Gözleri lens olduğu iddialarına oyuncu, "Gözlerime ısrarla neden lens diyorlar anlamıyorum. Bebeklik fotoğrafım da yetmiyor" derken, röportaj sırasında hayranlarına, 'Bakın lens mi?' diye sordu. Güner, röportaj sonrasında hayranlarıyla hatıra fotoğrafı çektirdi.

Muhabir: Serpil Portakal