Küçük yaştan itibaren hasırcılıkla uğraşan babasına yardım eden Erbay, 16 yaşında arkadaşlarıyla geziye gittiği Muğla'nın Marmaris ilçesinde gördüğü verandaların üzerini hasırla kapatma düşüncesini hayata geçirdi. Marmaris'teki bir otele yaptığı projenin diğer otel ve restoranlara örnek olmasıyla babasının işlediği hasırları turizm bölgelerine satmaya başlayan Erbay, askerden döndükten sonra Antalya'da 16 metrekarelik bir dükkan açarak, kendini bu alanda geliştirdi.
Avrupa'da lüks yapıların çatılarına hasır döşendiğini öğrenen ve yurt dışına giderek makineleri, projeleri inceleyen Erbay, makine ekipmanlarını geliştirerek dokunmuş hasırları Avrupa ülkelerine ihraç etmeye başladı. Naswood Nasreddin Orman Ürünleri Dekorasyon Peyzaj İnşaat şirketi bünyesinde hasırı ahşapla birleştiren Erbay, Serik'te bir fabrika kurdu. Hem ahşap yapıyı hem de hasır döşemeleri bir arada yapması dolayısıyla yurt dışındaki projelerini artıran Erbay, Muğla'daki bir ahşap fabrikasını satın alarak, işlerini daha da genişletti. Avrupa'daki projeleri için Ukrayna'da bir fabrika kuran Erbay, Muğla'daki fabrikasını Antalya'ya taşımak için Organize Sanayi Bölgesi'ne ahşap bir yapı yaptı.
Muğla'daki fabrikasının yerine ahşap alışveriş merkezi ve otel projesini hayata geçirmek için çalışmalara başlayan Erbay, yurt içinde ve dışında ahşap yapılar yapmaya devam ediyor.
Fabrikalarında tomruğu işleyerek devasa projeler ortaya koyan Erbay, atıkları da pelet şeklinde değerlendiriyor.
İlk hasır ticaretini 16 yaşında yaptı
Küçük bir hasır dükkanından ahşapta yabancı firmalarla rekabet eder hale gelen Erbay, AA muhabirine, her zaman alışılmışın dışında faaliyetlerde bulunmaya çalıştığını söyledi.
Babasının küçük işletmelerin şark köşesi için işlediği hasırları turizm sektörüyle tanıştırdığını dile getiren Erbay, "Marmaris'e gezmek için geldiğimde göbeğimin üstüne denize atlamışım. Gözüme açtığımda güneş yüzüme vuruyordu, orada verandaların üzerine hasırla kapatabileceğimiz aklıma geldi ve ilk ticaretimi oradaki otele yaptım. Daha sonra da hasırı tanıtmak için halk plajlarında, restoranlarda, kafelerde ücretli ücretsiz hasır işlemeye başladım." dedi.
Türkiye'de hasır ticareti yapan firmaların makinelerini satın alarak işlerini daha da geliştirdiğini belirten Erbay, müşterinin talepleri doğrultusunda ahşap sektörüne girdiklerini kaydetti.
Hasırı ahşapla birleştirdi
Avrupa'da hem hasır hem de ahşap yapı için projelere başladıklarını anlatan Erbay, "Hasır için girdiğimiz projede bazen ahşap yapı ile ölçüler birbirini tutmuyordu, sıkıntılar yaşanıyordu. Müşteri bize ahşaba yönlendirdi. Babamın da hayaliydi kereste atölyesi. 2005'te ahşaba yöneldik. Avrupa'da bu iş nasıl oluyor diye araştırmaya başladım, 2008'de Serik'te bir fabrika kiraladık. Hem çatıyı hem ahşap yapıyı birlikte yapınca bizim için bir avantaj oldu." diye konuştu.
Erbay, Muğla'daki bir fabrikayı da satın alarak makine ekipmanlarını daha da güçlendirdiklerini ve daha fazla proje almaya başladıklarını ifade etti.
Antalya Organize Sanayi Bölgesi'nden (OSB) fabrikanın Muğla'dan Antalya'ya taşınması için bir davet geldiğini aktaran Erbay, şunları söyledi:
"Ustalık eserimiz olarak dünyadaki fabrikalarla eş değerde ahşap bir fabrika yaptık. Buraya yeni makineler aldık. Kamuya yöneldik, Türkiye'nin birçok prestij projesini gerek para kazanarak gerekse işimizi kanıtlamak için yaptık. Yurt dışına da ürün gönderiyoruz, Almanya, İspanya, İtalya, Bahamalar'da bitirdiğimiz projeler var, Maldivler ve Fildişi Sahili'nde, Gana, Somali'de devam eden çalışmalarımız var. Burada hammaddeyi işliyoruz, üretiyoruz, deliklerini açıyoruz, numaralandırıyoruz, lego gibi, paketleyip gönderiyoruz. Oradaki firmalar kurulumunu yapıyor."
Küçük bir dükkandan bugün dünyaya ürün satan firma haline geldiklerini ifade eden Erbay, "Naswood, bir aile şirketi, ekibiyle büyüyen bir şirket. Bugün Türkiye'de ve dünyada tanınan bir marka haline geldi. Bununla da gururluyuz. Deprem bölgesine 4 katlı ahşap konutlar yapıyoruz, hayalimiz alt ve orta segmente ahşap konutlar üretmek." ifadesini kullandı.