Bu seneki Regaip Kandili, mürşidim, hocam Samiha Ayverdi'nin ölüm yıl dönümü ile aynı güne geliyor.

Dolayısıyla kendisi de bir kandil gibi dünyayı aydınlatmış olan ve Kur’an ahlakıyla ahlaklanmış bir öğretmen olarak hiçbir zaman kendinde bir varlık görmeyen, “Zerre miktar itibarım varsa, hocam Kenan Rıfai Hazretlerine aittir.” diyen bir öğretmenden bahsediyoruz. Öğretmenler bizim hayatımızda çok büyük rol oynarlar. Yeter ki o öğretmen, kendine davet eden değil de, Allah’a götüren bir öğretmen olsun. Vücudunun ve şahsının önemli olmadığını, Allah’la ilişki sağlamanın önemli olduğunu anlatan, öğreten, yaşatan br öğretmen olsun. Dünya ve ahireti eşit şekilde dolu dolu yaşasın ve en iyi anne olabilmek, en iyi ev sahibi olabilmek, en iyi komşu olabilmek, en ahlaklı, herkesi affedebilme yeteneği, vakte ve zamana çok riayet edebilmek, verdiği sözden asla dönmemek, kimse aleyhine konuşmamak, dedikodu yapmamak, yalan söylememek gibi, Peygambere ait hasletleri yaşasın. İşte böyle bir öğretmenle yetiştiğiniz zaman sizden de bu tür olayları yapma hakkını kaldırır bu öğretmen. Mecburen hocanızdan utanmanızdan, siz, Ona benzeyen bir tavır almak zorunda kalırsınız. En mühimi de her hatanızda sizi, Allah’la buluşturarak onun tövbesini ve pişmanlığını yaşatan bir öğretmen olması lazım. Daha doğrusu her hadisede Allah’la buluşturma sanatını elde etmiş, göstermiş bir öğretmen olmalı. Samiha anne, böyle bir öğretmendi. Sadece öğrencileri için çalışmak değil de vatan, millet ve milli değerler için de çok büyük mücadele verdi. Kendisi hem Cumhuriyet, hem Osmanlı kadınıydı. Yani hem devrin kaide ve kurallarına itibar etti ve uydu. Fakat aynı zamanda bir çeşit tekkelerin verdiği manevi eğitimi de dernekler ve vakıflar aracılığıyla dünyaya yayan, Türkiye’ye yayan ve Türkiye’yi oralardan eğitmeye çalışan bir öğretmenlik görevi yaptı. Bu arada da hiç öne çıkmadı, daima her şeyin uzmanıyla gitmeyi tercih etti. Bu bakımdan ben Onu daima yenilikçi olan ve Türkiye’de bir çeşit kapı açan bir kadın öğretmen olarak mutlaka herkesin öğrenmesi gerektiğine inanıyorum. Bunların nasıl yapıldığını öğreten; Feminist olmadan, kuvvetli kadın olmanın ve ezilmemenin değerini öğreten, bir kadın öğretmendi. Hiçbir izm Onu ilgilendirmedi. İzmlere karşı çok büyük mücadele verdi, hepsine karşıydı. Dolayısıyla bize her devir içinde Allah’ın takdirinin yaşayabileneceğini ve tasavvufun Peygamber devrindeki gibi bugün de nasıl yaşanabilineceğini öğretti. Bu bakımdan kandil gibiydi, dünyayı aydınlattı. Sadece bizi değil, dünyayı aydınlattı. Bunun en önemli delillerinden biri bugün batıda bütün Müslüman profesörlerin hemen hemen, hocası olan Annemarie Schimmel’i birebir yetiştirmiş olmasıdır. Hocası ve mürşididir. Eva Mayovich’in hocası ve mürşididir. Bunun gibi, batıya İslam’ı anlatan en önemli profesörler, hocamın tedrisinden geçmiştir.

………………………

Üç aylardan Recep ayı biz kullara ikramda bunulduğu aydır; azap olmadan bol rahmet, cimrilik olmadan cömertçe vermek, ve cefasız, sefalı ihsan ayıdır. Recep ayı, bazı mutasavvıflara göre Allah’ın ayıdır. Nuh aleyhisselam’ın gemi hadisesi bu ayda olmuştur. Oruç emredilmiştir. Böylece Allahu Teala, yeryüzünü tufanla, küfürden ve azgınlıktan temizlemiştir. Şaban, Peygamberin ayıdır. Ramazan ise halkın ayıdır, ümmetin ayıdır. Recep ayı içinde bir kimse imanla ve sevabını Allah’tan bekleyerek bir gün oruç tutarsa Allah’ın en büyük rızasına hak kazanır, Firdevs cennetinin en üstüne yerleşir diyor Abdülkadir Geylani Hazretleri. İki gün oruç tutana iki kat ecir verilir. Üç gün oruç tutarsa cehennemle onun arasına hendek açar, o hendeğin uzunluğu çok uzundur. Dört gün oruç tutarsa delirmek, cüzzam, mesih deccalın fitnesinden kurtulur. Onbeş gün oruç tutarsa her gün sevabı artar. Recep ayında en methedilen ibadet, bu durumda oruçtur. Recep ayının ilk gecesi yapılan ibadetler son derece Allah indinde kıymetlidir. Bir de Recep ayının ortasında ve Recep ayının 27. Gecesinde yapılan ibadetler, Allah tarafından çok makbul kabul ediliyor. Bu ayda kılınacak namazlar çok kıymetlidir. Özellikle gece namazları; mesela Fatiha’dan sonra üçer kere İhlas ve Kafirun okunması Allah indinde makbuldür diye Peygamberin bir hadisi söyleniyor. Demek ki bu ay için en güzel ibadet oruç ve namazdır.

Cenab-ı Allah günahlarımızdan temizlenmemiz açısından bazı ayları, diğer aylardan önemli kılmıştır. Bu aylarda günah işleyerek nefsimize zulmetmememiz gerekir. Günah işlememeye dikkat etmek lazım ve daha çok ibadete yönelmek lazım. Bazı aylarda ve bazı gecelerde, bazı ayların da bazı gecelerinde duanın daha makbul olduğu geceler vardır. Bu aylarda yapılan dualar da daha makbuldür. Biz kullar bu önemli vakitleri ibadet ve dua için bir fırsat olarak görürüz. Bu aylarda nefsi müdafaa hariç bir kimseyi öldürmek yasaklanmıştır, savaş yasaklanmıştır. Bugünlerde yapılan savaşlar insan öldürmek haram olmasına rağmen bu bir nevi nefsi müdafaadır. Biliyoruz ki; ülkemiz ve ümmetimiz çetin mücadelelerden geçiyor. Böyle bir aya girdiğimizin idrak edilmesi insanlık alemi için lütuftur. Bize düşen bunun şuuruna varmaktır. Her an adaletli ve ahlaklı olmak, aynı zamanda da zulme karşı çıkmaktır vesselam.