İstanbul
Parçalı bulutlu
14°
Ara

​ÖZEL GÜNLER YAŞIYORUZ

YAYINLAMA:

Zor günler geçiren ülkemizde geçmişte yaşanan bazı çok önemli toplumsal olayların etkilerinden hala kurtulamadığımız çok net belli.. Bunlardan en önemlisi 15 Temmuz FETÖ Darbe kalkışması.

Darbeciler kendilerine Yurtta Sulh Konseyi, bu darbe kalkışmasına da Yurtta Sulh Hareketi adını vermişlerdi. Halkın sokağa çıkmasıyla bastırılan bu darbe girişiminin ardından başlatılan operasyonlarda darbeyi örgütleyenlerin TSK içine sızmış FETO silahlı terör örgütü mensupları oldukları ortaya çıkmıştı.

Bu darbe girişiminin geride bıraktıklarının toplum üzerindeki izleri henüz tam olarak silinmedi. Bu izlerin silinebilmesi için bir çok şey yapılıyor ve yapılmaya da devam edecek.

Ülkemizde yaşanan olaylardan biri; çok önemli izler bırakan ve hala yüreklerde bıraktığı acı ve yangını söndürülemeyen bir başka olay ise; 1993 yılı 2 Temmuz’unda Sivas’ta Alevi vatandaşlarımıza yönelik, tam bir kundaklama olan Madımak Oteli’ndeki yangın ve bu yangında neredeyse ölüme terkedilen 33’ü sanatçı, aydın, ikisi otel personeli 35 kişinin yanarak ve dumandan boğularak ölmesidir. Bu olay tarihimizde Sivas Madımak Katliamı diye anılan bir kara leke gibi hala akıllardadır ve yüreklerde bıraktığı acı ve yangın asla unutulmamıştır. Madımak olayının en üzüntü vereni ise; 24 yıldır adaletin bir türlü tecelli edememiş olmasıdır. Asıl bu yüreklerdeki yangını asla unutturmayacaktır.

İşte dün; 2 Temmuz Madımak Oteli Katliamının yıldönümüydü ve yüreklerdeki yangının bir kez daha hissedildiği gündü.

Üçüncü en önemli olay ise; ülkemiz futbolunda kara leke olaylarından biri ve en önemlisi olarak tarih sayfalarımız arasında yerini alan, 3 Temmuz 2011 şike olayları ve daha sonraları bunun bir kumpas olduğunun ortaya çıktığı Şike Kumpasının yıldönümüdür bugün.

2011 Türk futbolu şike davası, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne bağlı ekiplerin yapmış olduğu 8 aylık teknik ve fiziki takip inceleme neticesinde 3 Temmuz 2011 tarihinde Türkiye'nin 15 şehrinde eş zamanlı olarak gerçekleştirdiği operasyonla birçok aktif yönetici ile futbolcunun gözaltına alınması sonucu başlayan davadır. Türk futbol tarihinin en büyük skandallarından birisidir. 2010-11 sezonunda futbol liglerimizin bazı müsabakalarında şike yapıldığı ve teşvik primi verildiği iddiası üzerine başlatılmıştır.

Bu dava sonrasında başta Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım olmak üzere bazı spor otoriteleri ceza alıp hapse gönderilmişlerdi. Ancak; savcı iddianameyi hazırlayana kadar soruşturmanın ilk evrelerinde 93 sanıktan 31'i tutuklanmış, daha sonra değişen yasa ve duruşmalar sonrasında tahliye edilmişlerdi.

Davalar çeşitli aşamalarla devam etmiş, 6 Mart 2014 tarihinde Cumhurbaşkanı tarafından onaylanarak yasalaşan "Özel Yetkili Mahkemelerin Kaldırılması" şeklindeki yeni yasa düzenlemesine göre Yargıtay 5. Ceza Dairesi tarafından hükümleri bozulan sanıklar, haklarında yapılacak yeniden yargılamada özel yetkili mahkemelerde değil, ağır ceza mahkemelerinde yargılanmasının yolunu açmıştır.

Türk futbol tarihi sayfalarına FETO şike kumpası olarak da geçen bu davalar son aşamalarındadır ve Yargıtay’ın vereceği kararların sonucu beklenmektedir.

Sonrada belli olmuştur ki 3 Temmuz şike olayları FETÖ’nün yarattığı bir kumpas düzenlemesidir. Bu şike kumpasından en çok zarar gören Fenerbahçe ve Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’dır. Aziz Yıldırım’ın o dönemlerde söylediği şu söz; “bu bir şike meseli değildir, bu işin arkasında başka şeyler var, memleket elden gidiyor”, daha sonraları, ne denli haklı ve doğru bir yaklaşım ve öngörü olduğunu göstermiştir.

Ama bir şey hala akıllardadır. Futbolumuzda ve Fenerbahçe’de kumpasın yarattığı tahribatın izleri hala silinememiştir.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *