İstanbul
Parçalı bulutlu
14°
Ara

KAR YAĞINCA BÖYLE OLUYOR!

YAYINLAMA:

Kış şartları tüm olumsuzlukların önüne geçiyor hiç kuşkusuz. Dertler bitmiyor ki.. Yaşamımızın vazgeçilmezlerinden olan ekonomik zorlukları da unutturabilen tek şey yaşamımızı zorlaştıran yoğun geçen kış şartları.

Zorlayan kış şartları; sadece kar yağışı veya oldukça yoğunlaşan yağışlar değil, kar yağışının sona ermesinden sonrasındaki gece neredeyse tüm yollarda karşılaşabileceğimiz buzlanma. Buzlanmayı görünce kendinizce bazı önlemler alabiliyorsunuz ama yine de fark edemediğiniz, yakalandığınız, viyadükler ve köprü üzerlerindeki gizli buzlanmalar. Özellikle buna dikkat etmek gerekiyor.

Bu gizli buzlanmanın yarattığı olumsuzluklar nedeniyle yaşanan trafik kazalarıyla ilgili bir çok kaza haberlerine, hem televizyonlarda hem de yazılı basın haberlerinde rastlayabiliyoruz. Bu kazalar genelde ölümcül sonla bitebiliyor. Yol şartlarının tüm olumsuzluklarının üzerine kış şartlarını da ekleyince tam bir karabasana dönüyor. O nedenle kışın yarattığı olumsuzluklara karşın daha hazırlıklı olmak, herşeyi yerel yönetimlerden beklememek lazım. Özellikle otoyol ve şehir içi yollarda. Kış şartlarında kendi vasıtanızı kullanmak yerine toplu taşıma araçlarını kullanmak daha doğru bir tercih olur. Eğer kendi vasıtanızı kullanmak zorunda kalırsanız, aracınızın kış hazırlıklarının tamamlanmış olması gerekiyor. Araçlarınızda mutlaka kış lastiği, çekme halatı ve kar zinciri bulundurmalısınız.

Son kar yağışında bu hazırlıkları yapmadan yola çıkıp yolun kapanmasına neden olan bir çok aracın yarattığı olumsuzluklara şahit olduk.. Bunun için bireysel olarak bizlere düşen görevleri eksiksiz yerine getirmeliyiz.

Çoğu zaman eleştirilerimizin odağında kış şartlarında, kar yağışı öncesinde, yerel yönetimlerce gereken önlemlerin alınmadığı konusunun olduğunu biliyoruz. Bu konuda yapılanların gerektiği gibi ve zamanında yapılmadığında yaşanan olumsuzluklardan canımız yanınca veryansın ediyoruz. Şikayetlenmekte haklıyız tabii ki. Ama biraz da, bireysel olarak üzerimize düşen görevleri, olması gerektiği kadar yerine getirmediğimizi de unutmayalım..

Aslında konumuz, çok uzağında olmamasına rağmen bu değildi tabii.. Asıl konumuz, İstanbul’u çevre illere bağlayan otoyollarda yaşanan olumsuzluklardı. Hem İstanbul’dan Trakya’ya otoyollarda taşanan tarfik sıkışıklıklarının yarattığı olumsuzluklar, hem de İstanbul’dan İzmit tarafına doğru TEM otoyolunda gidiş ve dönüşte yaşanan ve çok zaman kaybına neden olan trafik yoğunluğu. Bu yoğunluğun yaşattığı eziyet, yarattığı karmaşa artık çekilmez oldu. Adı üstünde, para ödenerek daha rahat yol sürüşü için kullanılan otoyol bu. Son yıllarda para vererek eziyet çekmenin en güzel örneği oldu bu oto yollar. Köprü giriş ve çıkışlarında yaşan o yoğunluklar artık dakikalarla değil saatlerle telaffuz ediliyor. Her iki yöne doğru bu otoyol gişelerine, köprü geçişlerine varabilmek, oralardan geçebilme o kadar zorlaştı ki. Kaybolan zaman normal gün saatinin neredeyse yarısı.

Ola ki, Kocaeli tarafına gitmek isterseniz işiniz çok zor. Eğer Avrupa yakasındaysanız ve köprülerden geçmek istiyorsanız Kocaeli otoyol gişesinden çıkıp otoyola girebilmek için fazladan en az bir saat ayırın, daha sonrası için ise hesapladığınız zamana eklemeniz gerekecek. Gişelerden Sabiha Gökçen Havaalanı sapağına kadar gerek yol tamiratı, gerekse bazı kavşak geçişindeki trafik yoğunlukları nedeniyle ortalama saatte 20-30 kilometre ile yol alabilmek bile iyi sayılabilir. Kısacası; Kocaeli’ne gitmek için kafanızda kurguladığınız süreye en az iki saat eklemeniz gerekeceğini asla unutmayın.

Aynı durum, Anadolu yakasından Avrupa’ya geçmek için köprüleri kullanarak Edirne otoyoluna varabilmek ve gişelerinden geçebilmek için de geçerli.

İstanbul içinde yaşanan trafik eziyeti çevre otoyollara da sıçradı.

Boğaz geçişleri için yapılan yatırımlar para kazanmak dışında bu sorunlara çare olur mu bilinmiyor. Bu konuda çok net bir görüş bildirebilen de yok.


Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *