İstanbul
Parçalı bulutlu
14°
Ara

LOBİCİLİK HOBİCİLİK DEĞİLDİR!

YAYINLAMA:

Dünyanın hemen hemen tüm güç merkezinde lobiciler vardır. Türkiye’de ayıp gibi görülse de lobicilik, toplumun işleyişini düzenleyen faydalı bir enstrümandır. Tabii bu enstrümanı çalmasını bilmiyorsanız, büyük ihtimalle sevmeyeceksinizdir. Çünkü size karşı kullanılıyordur veya kullanılma ihtimali vardır. Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Abdürrahim Boynukalın, Sultanbeyli’de Suriyeli bir ailenin yanında ama yanında bir de Hollywood ünlüsü var: Lindsay Lohan. Hanımefendi, Suriyeli mülteciler için bir şey yapmak istiyor, bizim devlet adamımızda ona refakat ediyor ne var bunda diyeceksiniz. Tam olarak öyle değil. Bunun arkasında Boğaziçi Küresel İlişkiler Merkezi isminde bir kurum var. Bu fotoğrafı vermek, Türkiye’nin insani yardım çabalarını anlatmak zannedildiği kadar kolay değil. Her gün Türkiye aleyhine haberlerin çıktığı bir dönemde büyük bir başarı.

Bu somut örneği bir kenara koyup lobicilikten bahsedelim. Google’dan aratıp bilgiler bulup bize satıyorsun diye kızmayın. İnsan aklı detayları hatırlamıyor. O nedenle bilgilerden bir kısmını elbette internetten ediniyorum.

Sene 1870’ler, yer ABD, Başkan Ulysses S. Grant... Kendisini tanımayanlar vardır belki, elli doların üzerine bakın kendisini göreceksiniz.

Başkan yoğun günün ardından dinlenmek istediğinde Willard Oteli’nin lobisinde vakit geçirirmiş. Bir elde puro diğerinde konyak. Değişik etki grupları başkanın bu özelliğini bildikleri için bu lobide siper alırlarmış. Dertlerini anlatmak, işlerini çözmek için lobiyi aşındırırlarmış. Beyaz Saray’la Willard Oteli’nin arası yedi dakika zaten yürüyüş mesafesi olarak. Bay Elli Dolar yani Başkan Grant etrafını saran bu kitleye lobiciler demiş. O günden itibaren lobicilik, derinlik kazanan bir iş kolu haline gelmiş.

Her sene nisan ayında Ermeni tasarılarına karşı lobicilere para dökeriz ülke olarak. Kısa vadede yapılacak bir iş değil lobicilik. Sadece para değil, ilişki de biriktirmek gerekiyor. Terzi usulü bir iş. Pek çok bileşeni var. Bir defa o ülkenin siyasi atmosferini bilmek gerekiyor. Sürekli denklem kurmak gerekiyor. Deyim yerindeyse cin gibi olmak lazım lobicilik için. Gündem kadar zamanın ruhunu da kavramak gerekiyor.

Bu anlamda Lindsay Lohan’ın Türkiye ziyareti umut verdi. Dün yazımda yer verdiğim “Piri Reis’in Medya Haritası” güçlü bir lobi çalışmasıyla etkin sonuç verebilir. Siyasi çevrelere lobi yapabilmek için güçlü bir kamuoyu desteğine ihtiyaç duyuluyor. Görüyorsunuz değil mi her şey nasıl birbirinin içinde. Karmaşık gelebilir ama hiç öyle değil. Tek bir amacım etrafında örülen güçlü bir hikaye ile anlatmak istediklerinizi tüm dünyaya aktarabilirsiniz. Yeter ki elinizde güncel bir medya haritası, arkanızda güçlü lobiciler ve halkla ilişkiler desteği olsun.

Linsday Lohan Türkiye’ye geldiyse, Türkiye’nin kamu diplomasisine dahil olduysa aynı yoldan benzer güzel işler de yapılabilir. Sadece şunu unutmayalım: Lobicilik hobicilik değildir. İki günde sonuç alınmayacağını bilip uzun vadeli strateji geliştirmek gerekir. Baştan söyleyelim.


Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *