TÜRKİYE'NİN DEAŞ MÜCADELESİ DESTEKLENMELİ
Ki öyle de oldu! Kasım Süleymani’nin ölüm yıldönümünde yapılan bombalı saldırılar… ABD’nin Suriye ve Irak’taki “bazı” Haşdi Şabi noktalarını hedef alması… Üst düzeydeki Haşdi Şabi komutanlarına yönelik nokta saldırılar…
Ne zaman biter peki bu durum? Güçlenen ve
İran’ın kontrolünden çıkarak kendi başına hareket eden isimlerin yerine
yenileri getirilene kadar devam edecek…
Burada önemli bir noktaya dikkat çekmem
gerekiyor. ABD, Irak’taki Haşdi Şabi noktalarını vurduktan sonra “vurmadan önce
Bağdat’a bilgi verdik” dedi. Ki ben böyle bir bilginin verildiğine inanmamakla
birlikte bu açıklamanın altında yeni bir kaos senaryosu arıyorum. İlerleyen
süreçte silahlı Şii oluşumlarının Bağdat yönetimine yönelik
toplu-bireysel(suikast) saldırıları olur mu diye düşünmeden de edemiyorum…
ABD Ortadoğu’da DEAŞ ile yürüttüğü mücadeleyi
çok ayrı bir yere bırakıyor. Ve bu mücadelesine dair hassasiyetini her zaman
dile getiriyor.
Son süreçte Türkiye’de art arda gelişen:
Kiliseye yönelik silahlı saldırıda bir kişinin
hayatını kaybetmesi, Ramazan hoca olarak bilinen kişinin bıçaklı saldırı sonucu
hayatını kaybetmesi, aklımda sayısız soru işareti bırakan Kahramanmaraş Ekinözü
Kaymakamı Mesut Coşkun’un kaldığı lojmanda kafasına aldığı kurşun sonucu
hayatını kaybetmesi, adliye saldırısı…
Tüm bunlar bir tesadüf mü? Bence değil! Son olur
mu? Sanmıyorum! Çünkü son süreçte yeniden güçlenmeye çalışan DEAŞ ve ilişkili
olduğu terör örgütleri bölge ülkelerine “bitmedik buradayız” mesajı vermek
istiyor!
DEAŞ bitmedik mesajlarını vermeye devam etse de,
Türkiye yurt içinde ve yurt dışında gerçekleştirdiği nokta operasyonlar
ile terörle mücadelede kararlı olduğunu son süreçte ciddi anlamda gösteriyor. Türkiye’de
iyice sıkışan DEAŞ son çırpınışları eşliğinde sağa sola saldırmaya çalışıyor.
Bunca kaos arasında DEAŞ ile mücadeleye yeni bir
pencere açmak istiyorum ABD ve Türkiye üzerinden:
ABD “yürütmekte kararlıyım” dediği DEAŞ
mücadelesinde bölgeden, güçlü bir devlet yapısına sahip, terörle mücadelede
tecrübeli ve kararlı, DEAŞ’A karşı duran Türkiye’den mutlaka ve mutlaka destek
almalı...
VE HATTA DEAŞ İLE MÜCADELEYİ TÜRKİYE’NİN
KONTROLÜNE BIRAKMALI ARTIK ABD…
Zira ABD’nin bölgedeki Kürtlere emanet ettiği DEAŞ
ile mücadelesinin her geçen gün daha da kötüye gitmesi bu konudaki
başarısızlığını gözler önüne seriyor.
Evet, ABD ve Türkiye tüm ilişkilerini revize
etmeli artık. Madem ki her başlıkta “Yeni Dünya Düzeni” konuşuluyor o halde ABD
ile başta diplomatik ve askeri iş birliklerimiz olmak üzere tüm
iletişim/etkileşim başlıklarımız “samimiyetle” revize edilmeli. Ve ABD tüm
samimiyetini ortaya koymalı Türkiye’ye karşı, çünkü her geçen gün bir dünya
gücü olma yolunda ilerleyen Türkiye’ye ve Türkiye’nin Ortadoğu’daki denge
etkisine acilen ihtiyaç var…
Türkiye’nin de, ABD ile birlikte Ortadoğu’da da
pek başlıkta sil baştana gitmesi gerekiyor. Dengelerin, etkilerin, hassasiyetlerin,
anlayışların, sınırların, isimlerin hızla değişimi ihtimalleri karşısında
mevcut diplomatik bakış açılarımızın ihtiyaçlar-beklentiler-menfaatler-yeni
ittifaklar-sosyolojik okumalar doğrultusunda güncellenmesi gerekir elbette…