BU KEZ HAZAN RENGİ HÜZÜNDEN YANA ÇOK 'META'
Hislerini kaybediyor insan…
Bu yitirilişler, Yaradılışta Ruh-a lütfedilen tüm naif dalları da hunharca kırıp atıyor…
Artık kimseler gözlerin anlatmak istediği gerçek duyguları okuyamıyor…
Velhasılı kelam; anlama ve anlaşılma yetilerinin sonbaharında Ademoğlu…
Ve bu hazan öyle bir yerde açtı ki hüzün rengini; ya “köprüden önce son çıkış” diyerek kaçırmamak için çaba sarf edecek insan ya da “yine dünya telaşesine teslim edip ruh-unu” en karanlık dehlizlerde yapa yalnız ölecek…
“Olgunlaşma hiçbir şeye şaşırmamaktır” cümlesini alıp ‘olgunlaşma hiçbir şeye şaşırmamakla birlikte gördüğü insan tablosu karşısında usulca kendi kabuğuna çekilmeyi bilmektir’ olarak geliştirmek gerekiyor zira gezdikçe-gördükçe-yaşadıkça sadece öğrenmiyoruz artık fazlasıyla da korkuyor, kırılıyor ve elimizi-ayağımızı-gönlümüzü çekiyoruz artık…
‘İyilerin’ bu çekilmesini, yaşanan şiddetli bir deprem sonrasında usulca geriye çekilen denizlere ve okyanuslara benzetiyorum… Deprem sonrasında sessiz sedasız geriye çekilen deryalar bir süre sonra tüm gücüyle geri geliyor ve her yanı kaplıyor adeta insanoğlunun tüm olumsuzluklarından arındırmak istercesine…
Asrın felaketlerini arka arkaya yaşadık. Ne mi oldu? İyiliğin ve kötülüğün savaşı ayyuka çıktı! Bir kesim canla başla yardıma koşarken bir kesim de eliyle, diliyle, kirli kalbiyle daha fazla zarar vermek için uğraştı. Unuttular, unutturmaya çalıştılar, dünya malını kovaladılar, yalana sarıldılar, çaldılar, sattılar, provoke ettiler ve daha nicesiyle kötülüğün dibine dibine vurdular…
Evet ‘iyiler ve iyilikler’ şu an zayıf, sessiz, kırgın,
dışlanmış, sindirilmiş, gereksiz görülmüş kendi kabuğunda yenik devrini
yaşıyor… Ve yine evet ‘kötüler ve kötülükler’ ise zirvede, popüler, cezbedici, yönetici,
en güçlü zafer döneminde… Özetle iyilerin aptal, kötülerin zeki ve yetenekli
görüldüğü döneminde dünya.
Ve bunca curcuna arasında fark edilmese de
Kainat; iyilerin ve kötülerin savaşını yaşıyor şu an! İnsanlığın gözü, kulağı, yüreği
“Meta” ile mühürlenmiş… Adına Metaverse denilen ve temelinde Meta hırslar olan
bu kapı insanlığın sonu niteliğinde…
Robotize edilen toplumlar yanındaki ile görüşmüyor, konuşmuyor, selamlaşmıyor, acılarını ve sevinçlerini paylaşmıyor fakat binlerce kilometre ötedekiyle sanaldan tanışıp dost oluyor…
Ekranla öylesine bütünleşmiş ki beyinler ve hayatlar yakında sosyal medya üzerinden bulaşacak ‘psikolojik virüslere’ hazırlıklı olalım derim… Paylaşılan bir link veya görüntü ile belki aynı anda toplumlar virüse maruz kalacak, hipnoz olacak ve kaoslar kaçınılmaz olacak…
Geçtiğimiz günlerde yaptığım bir paylaşıma
önemli dönüşler oldu. Şöyle demiştim o paylaşımda; insana ihtiyaç duymayan her
şey beni korkutuyor! Ve dünya giderek; “İnsanı Baş Aktör” olmaktan çıkarıp
teknolojiye(yapay zeka)-doğal afetlere-açlığa-kuraklığa-savaşlara-kaoslara
teslim ediyor…
‘Dünya Döngüsü’ bile insandan bu denli
yorulduysa, sıkıldıysa ve toplu halde ondan kurtulmaya çalışıp yapay zekadan
medet umuyorsa, masaya yatırılması gereken ciddi sorunlar var demektir insandan
yana.
İnsan; ya iyiliği seçip dengeyi-sevgiyi-saygıyı
yol belleyecek ve kurtulacak, ya da kötülüğü seçip egosu-hırsı-aç gözlülüğü ile
hep birlikte yok olacak…
Seçim senin….