TÜRKİYE DÜNYANIN EN CÖMERT ÜLKESİ
Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, Türkiye’nin milli gelirinin binde 37’sini acil insani yardımlara harcadığını belirtirken Türkiye’nin “dünyanın en cömert ülkesi” olduğunu açıkladı. Türkiye’nin bu yardımları ulaştırmasında en önemli aktörlerden birisi de hiç kuşku yok ki Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA).
Kaynak ile TİKA Başkanlığı’nda bir araya geldik. Toplantıya TİKA Başkanı Serdar Çam da katıldı. TİKA'nın çalışmaları hakkında detaylı bilgi veren Kaynak, Türkiye'nin son yıllarda dış yardımlar bakımından dünyada en etkin ülkelerden biri olduğunu söyledi. Kaynak, Türkiye'nin 2015 yılı itibarıyla 3,9 milyar dolar dış yardım yaptığını, 2016 yılı rakamlarının da önümüzdeki günlerde açıklanacağını anlatarak, “Bu rakamlara sivil toplum kuruluşlarımızın, TİKA'nın ya da Dışişleri Bakanlığının koordinasyonu dışında doğrudan yaptığı yardımlar, özel sektörümüzün yardım ve yatırımlarıyla çok uluslu kuruluşların yardımları ve katkıları ilave edilince bizim tahminimiz 5 milyar doları bulan bir dış yardım ya da dış kalkınma yardımları koordine ediyoruz” dedi. Türkiye, bu rakamlarla dünyada ABD’den sonra en fazla yardım eli uzatan ikinci ülke durumunda. 2015 yılı verilerine göre Türkiye'nin, milli gelirinin binde 37'sini acil insani yardımlara harcadığını da vurgulayan Kaynak, “Türkiye, dünyanın en cömert ülkesi” değerlendirmesini yaptı ve ekledi: “Dünyanın her yerine uzanıp, nerede bir dertli varsa az veya çok yardımda bulunacağız.”
54 ÜLKEDE 56 OFİS
Türkiye, 54 ülkede bulunan 56 ofisi ile bu yardımları koordine ediyor. TİKA faaliyetleri, belirli alanlarla sınırlı değil, başta, gıda, eğitim, sağlık, barınma, mesleki eğitim, restorasyon, hayvancılık ve tarım desteği gibi ihtiyaç görülen her alanda çalışma yapabiliyor. TİKA'nın, yılda ortalama 2 bin proje hayata geçirdiğine dikkati çeken Kaynak, insani ihtiyaçların dışındaki kalıcı yatırım desteklerinin yardım yapılan ülkenin ekonomisine kalkınmasına ve sosyal problemlerine fayda sağladığını dile getirdi. TİKA’nın Afrika ülkelerine seracılığı, modern tarım tarımcılığı götürdüğünü öğreniyoruz.
Kaynak, TİKA'nın Afrika dışında, Balkanlar, Orta Asya ve Orta Doğu'da da çalışmalar yürüttüğünü ifade ederek, “Biz yaptığımız yardımları söylemeye anlatmaya gayet mahcup bir ifadeyle yaklaşırken, 5 koli gıda yardımı gönderen ve bunun için tören yapan ülkeler olduğunu hatırlıyoruz. Bunlar utanılacak hadiselerdir” dedi.
Güney Amerika'ya da yardım ve destek faaliyetleri yürüttüklerini aktaran Kaynak, Kolombiya'da yaşanan iç savaş sonucu eğitim alanında geri kalan Orejon'da bir Türk okulu inşa edildiğini açıkladı.
MOĞOLİSTAN’A BİLGE KAĞAN MÜZESİ
Kaynak, Orta Asya'da bulunana pek çok Türk mirasının ihya ettiklerini ve sağlık alanında da işbirliği çalışmaları yaptıklarını dile getirerek, “Moğolistan'da Türklerin ilk yazılı kaynağı olarak bilinen eserlerin sergilenmesi için Bilge Kağan Müzesi'ni kurduk. Özbekistan'da da önemli çalışmalar yapılıyor. Özbekistan Sağlık Bakanlığı ile birlikte 2009 yılından beri 'Tavşan Dudak' diye tabir edilen rahatsızlık nedeniyle 2 binden fazla çocuk muayene ve tedavi edildi. TİKA belli bir program çerçevesinde ilk önce muayene sonra Türkiye'ye getirip ameliyatlarını yapıyor” diye konuştu.
ROHİNGYA MÜSLÜMANLARINA YARDIM ELİ
Dış yardımlar hususunda TİKA ile birlikte Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı'nın da (AFAD) destekleri olduğunu anlatan Kaynak, "Çok büyük bir adeta soy kırıma varan uygulamalar gösterilen Arakan'da Rohingya Müslümanlarına TİKA ile AFAD'ın 500 bin dolarlık pirinç ve zeytin yağı dağıtımı oldu, yaklaşık bir ay önce. Büyük bir açlık çekiyorlar. Myanmar'daki Budist yönetim sadece TİKA'nın faaliyetlerine imkan veriyor. Geçen su ve sanitasyon için yine 1 milyon dolarlık bir yardımı ben imzaladım, AFAD bütçesinden. TİKA ile beraber orada öncelikle eğitim gören çocukların okullarında ve sonrasında köy evlerinde temiz içme suyuna kavuşmaları için” dedi.
FİLİSTİN DOSTLUK HASTANESİ AÇILACAK
Gazze'de inşası devam eden Filistin Dostluk Hastanesi ile ilgili bilgi veren Başbakan Yardımcısı, Filistin Dostluk Hastanesi'nin inşaatında herhangi bir sıkıntı bulunmadığını kaydederek, bina içerisindeki teçhizatlarının alımı ve kurulumu gerçekleştikten sonra hastanenin açılacağını söyledi. İsrail ile ilişkilerin sadece Gazze temelli olmadığını vurgulayan Kaynak, Kudüs'te de Türkiye'yi ilgilendiren çok fazla tarihi ve kültürel eserin bulunduğuna işaret etti. Kudüs'e ziyaret gerçekleştireceğini belirten Kaynak, "Bu sene İstanbul'da Cumhurbaşkanımızın himayesinde 'Vakıflar Haftası'nı 'Kudüs'teki Osmanlı Vakıfları' temasıyla toplayacağız." dedi.
TÜRKİYE GÜVENLİ BÖLGE’NİN OLUŞABİLECEĞİNİ FİİLEN GÖSTERDİ
Fırat Kalkanı Harekâtı'yla birlikte Suriye'de teröristlerden temizlenen bölgeye yapılacak yatırımlar konusunda gelişmeleri paylaşan Kaynak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 6 yıl önce gündeme getirdiği "Güvenli Bölge" çözümünün ABD’nin yeni yönetimi tarafından dile getirilmesinin iyi bir gelişme olduğuna dikkat çekti. Kaynak, Türkiye'nin fiilen bu Güvenli Bölge’nin olabileceğini 24 Ağustos'ta başlayan Fırat Kalkanı Harekâtı'yla gösterdiğinin altını çizerek, şunları söyledi:
“Cerablus ile Azez arasında 530 bin insan yaşıyor, bunların yaklaşık 80 bini çadırda, 120 bini dışarıda kalmış durumda. Türkiye bu bölgedeki insanların ihtiyaçlarının karşılanmasına gayret harcıyor. Bizim Çobanbey diye telaffuz ettiğimiz yerde binaların pek çoğu ağır hasar görmüş vaziyette. Bu bölgede tarım ve güvenlik de dâhil her alanda ihtiyaçları tespit ediyoruz. İdlib'de de ayrı bir dram yaşanıyor. İdlib'in nüfusunun 1 buçuk milyonu geçtiğini düşünüyoruz. Halep'in tahliyesi sırasında bahsettiğimiz kampı orada hazırladık. Yani kampta barınmak isteyenler için fiziki mekanlar hazır halde. Şu an sınırımızın sıfır noktasında yani Elbey ile Çobanbey arasında bir lojistik depo inşa ediyoruz. Burada Türk insanımızın gönderdiği yardımlar, daha düzenli ve adil bir şekilde dağıtılacak."
GÖZ ALTINA ALINAN TİKA ÇALIŞANI
Türkiye’de düzenlenen TİKA Koordinatörleri toplantısına gelmek isterken göz altına alınan TİKA’nın Gazze Temsilcisi ile ilgili, İsrail makamlarının henüz kendilerine bilgi vermediğini aktaran Kaynak, “Bir macera değildi bu. İsrail ile bir mutabakata varılmıştı. Şu anda hem Büyükelçiliğimiz hem de Dışişleri Bakanlığımız bu konunun üstünde çalışıyorlar. Bize iletilen bir gelişme yok. Arkadaşımızın, sürpriz bir şekilde, izinsiz sınırı geçip Türkiye'ye gelme durumu yoktu. İsrail'de bu hususu iç istihbarat birimi yönetiyor ve İsrail mahkemeleri bu hususta İsrail'de bir açıklama yapılmasına yasak getirmiş vaziyette. Gerekli tüm işlemlerin tamamlanan bir kişinin sınırda böyle göz altına alınması, yeni başlayan ilişkiler için hoş bir şey değil” ifadelerini kullandı. Kaynak, ilişkilerin yeni onarılmaya başlandığı bir dönemde böyle bir durumun yaşanmasının hoş olmadığını vurgularken, böyle hadiselerin öfkeyle değil sabır ve akılla yönetilmesi gerektiğini söyledi.
CHP’NİN ANAYASA MAHKEMESİ’NE GİTMEME KARARI
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, cumhurbaşkanlığı sistemini içeren anayasa değişikliğini Anayasa Mahkemesi’ne götürmeyeceklerini açıklamasını da değerlendiren Kaynak, “İlk defa doğru yolu bulmuş. CHP'nin Anayasa Mahkemesi yerine, millet için yapılan bu anayasayı milletin kararına bırakması çok isabetli olmuştur. Türkiye antidemokratik uygulamaları geride bırakmıştır” görüşünü dile getirdi.
AFRİKA VE BALKANLAR’DAKİ FETÖ YAPILANMASI
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Afrika ve Balkanlar’daki yapılanması hakkında da bilgi veren Kaynak, bu yapının Afrika'ya yeraltı ve yer üstü kaynakları sömürü için gittiğine ve önemli bir ticari faaliyet içerisinde olduklarına işaret etti.
FETÖ'nün Balkanlar’da yaygın bir eğitim ağı olduğuna dikkati çeken Kaynak, "Balkanlar’da üniversiteleri var. Bu yapının eğitim alanında, dünyada en fazla Balkanlar’da okulları var. Maarif Vakfımız buralarda da çalışmalar yapıyor. Bu uzun soluklu bir mücadele. Yapının ne kadar tehlikeli olduğu anlaşıldıktan sonra çok daha hızlı netice alınacağını düşünüyorum” dedi.
KANUNİ SULTAN SÜLEYMAN VE SULTAN ALPARSLAN’IN MEZARI…
Bakan Kaynak ile TİKA Başkanlığı’nın girişinde yer alan, dünyanın dört bir tarafında Türkiye’nin inşa veya restore ettiği eserlerin maketlerini de dolaştık. Okulları, hastaneleri, camileri, kaleleri görünce böyle bir ülkenin vatandaşı olmaktan dolayı gurur duyuyor ama büyük bir huzur eşliğinde. TİKA’dan Kanuni Sultan Süleyman’ın ve Sultan Alparslan’ın mezar yerleri ile ilgili çalışmaların tamamlandığı müjdesini almak umuduyla ayrılıyoruz. TİKA Başkanı Serdar Çam bizzat takip ediyor çalışmaları, Türkiye tarihi yol haritasındaki bir büyük eksiğini de tamamlayacak…