PROFESÖR KOCA & DOKTOR KARISI & ÇOCUK
Herkes kısmetse evlenir, kısmet değilse boşanır… Her boşanma, bir yuvanın kapısının kapanış hikayesidir. Yapacak bir şey yok. Tatilin bittiği gün gibi, evlilik de bazen biter gider. Bazı boşanma hikayelerine bakınca insan ne diyeceğini bilemiyor. Evlilik kısacık olsa, hikaye umurumda olmayacak da... Uzun olunca insanın aklı uzun yılları çarpıyor bölüyor, karekökünü alıyor. Bizede “Dur arkadaş, bir şey diyesim var” hali oluyor.
Profesör Kadir Bey, 24 yıllık doktor hanımefendi eşinden, “beni uyutup eşyalarımı karıştırıyor” diye boşanmış. Karısı, Asuman ile Kadir'in bir çocukları var… Allah bağışlasın. Profesörün küçüklüğünden beri etrafında gözlemlediği bir durum varmış, boşanmış ailelerin çocuklarının yaşadığı travmayı iyi bilirmiş. Bu nedenle çocuğu bunları yaşamasın diye dişini sıkmıs, kendine baskı uygulayan karısına boyun eğmiş. Karısı evdeki eleman ile yemeğine uyku ilacı koyuyormuş. Profesör bey uyurken, ceplerini, telefonlarını, özel neyi varsa karıştırıyornus .Ve Asuman sonunda evi terk etmiş. Asuman da “bu adam beni aldatıyor” diye dedektif tutmuş…
Çocukları babaya ısrar ediyor; “Baba, annemi affet, ayrı odalarda, ayrı yataklarda yatın, ama biz geldiğimizde de sizi aynı evde göreyim” demiş. Baba da “olur” demiş ve eşinin eve dönmesine müsaade etmiş. Oğlum, “bu ne biçim istek, birbirini görmek istemeyen, birbiri hakkında 24 yıl sonra, olmadık hikayeler anlatan, ve hikayeler romanlara konu alacak türden, bilsen utanırsın oğlum… Anan-baban bir arada olamayacak onlar düşman bunu bil ve otur” diyememişler.
“Bu ne şımarıklık” dememişler. Anlamak zor . Baba tuhaf, anne tuhaf, çocuk daha da tuhaf… Babanın mazereti ne kadar masalsı değil mi? Koca doktor adam, 24 yıl, “travma” nedeniyle evliliğe katlanır mı ? Travmanın çaresi yok mu? Geçme hali yok mu?
Dişini sıkar mı?
Koca doktor adam, uyku ilacını alıp alıp uyur mu? Güvencesi olmayan, ev kadınlarının belki de haklı mazeretine sığınır mı? Sevimsiz hikaye… Yalanı çok gibi… Evlilik insanın kendine yakışanı gibi davranmasıdır. Herkes bir yanlışın peşinden gider, bunda sorun yok. Ama yalanın peşinden gidip, uyduruk hikayeni ben de bilirsem, işte burada sorun var. Kimsenin tanıklığına gerek yok doktorcum…Fotoğraflarınızı da suçlu gibi flulaştırmışlar. Ben tanımam sizi ama çocuğunuz tanır değil mi? Çocuğun travması şimdi işte!
Funda'ya takılanlar...
......Biz kadınlar çok tuhafız. Bir dolu erkek arkadaş, kocalar falan, bu arada çocuklar falan. Sonra yeni biri. Hepsine eyvallah. Ama bacılar, yapmayın... “Adam gibi adam” tarifi : a) Kendine, biz kadınlara cinsiyet ayırımcılığı b) Bundan önce hayatındaki adam olmayanlara ayıp. Bence kadın gibi kadın olalım ve demeyelim olur mu?
........TV'de en sevdiğim programlardan "Doğadaki insan" TRT Haber'de şahane adam Serdar Kılıç tarafından hazırlanıyor. Doğa, deniz içi içe yaşayan tertemiz insanların öyküleri anlatılıyor. İçin yıkanıyor, kalbin bir avuç insan tutuyor.Tebrikler…