İstanbul
Parçalı az bulutlu
14°
Ara

BEN DE ÇOCUK OLDUM

YAYINLAMA:

Erkeklerle sokakta mantar patlatır kızları korkuturduk. Ama hiç silahım olmadı benim ve hiçbirimizin olmadı. Adam vurmak öldürmek aklımıza dahi gelmezdi. Savaş yapardık ama kendimizin yaptığı tahta kılıçlarla. Şeker fabrikası çocuğuyum ben. Koloniler (lojmanlı alan) ağaçlık ve yeşillik içindeydi. Erkek çocuklarına uyar ben de ağaçlara tırmanırdım. Kızlarla değil erkeklerle bisiklete binmeye bayılırdım. Rahmetli babam "Bu kız erkek olacak bir doktora gösterelim hanım" dermiş. Kız kıyafetlerini daha çok giydirmeye başlamış annem. Bebekler, tokalar, takılar almaya. Hatta mini mini giydirmiş. O gün bugündür takip takıştırırım ve hep güzel giyinirim. Arada mini de. Yine erkek arkadaşım çoktur benim. En çok onlarla anlaşırım. Kız arkadaşlarımla da anılarım var elbette. Lastik atlar, seksek oynar, paten kayar, çamurdan tencere tabak yapar evcilik oynardık. Salkım söğütün dallarından taç yapardık başımıza. At kestanesinden yüzük. Topla oynanan bütün oyunları koca bir güne sığdırırdık. Kızlı erkekli oynadığımız oyunlar da vardı. Mesela uzun eşek mesela yakan top mesela toplu saklambaç…

Diyeceğim şu ki, ben mutlu, kendiyle barışık, kendi kendine yeten, yaratan ve hiç hayatından şikâyet etmeyen bir çocuktum ama erkeklerle ama kızlarla. Akşam saat dokuz dedi mi sütümü içer yatardım. Şimdilerde yedi yaşında ki bir çocuğun bana "Bıktım bu hayattan ağır geliyor bana. Mutlu olamıyorum. Ölmek istiyorum" demesi ne acı!

Anneler babalar, lütfen çocuklarınızı televizyon, internet ve şiddet oyunlarından uzak tutun. Siz rahat edeceksiniz diye onları sanal sahte mutluluğa itmeyin. Çocuk 16 yaşına geldiği zaman bilgisayarı elinden almaya çalışsanız neye yarar. En başında vermeyecektin o ilacı. Sonra bağımlılık yapıyor ve kurtaramıyorsun.

Hiçbir çocuk annesinin karnında tabletle doğmuyor!

Bak o kadar erkek çocuklarıyla deli gibi oynadık ama ne kız çocuğu olduğumuzu unuttuk ne de insanlığımızı. Ne istediğimizi hep bildik, bulduğumuzu anladık. Kendimizi kaybetmedik. Annelerimiz çok mu ilgiliydi? Okullarda rehber öğretmen, psikolog mu vardı? Şimdi anneler daha çok ilgili, ama tutumlar yanlış, duruşlar eğri.

Şu güzel çocuklarınıza sahip çıkın lütfen. Hepimizin onlara ihtiyacı var.

Deliye manyağa doyduk artık!

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *