SOSYAL MEDYADA ÇOCUKLAR NE YAPIYOR?
Avrupa’da "Sharenting" diye ve çokça konuşulmaya başlayan bir terim varmış.
Nedir bu.
Paylaşma ve ebeveynlik kelimelerinin
birleşimi imiş.
Çocuklarını, sürekli sosyal medyada
paylaşan aileleri anlatmak için kullanılıyormuş.
Uzmanlar,
"Sosyal medyada büyüyen bir
nesil var, çocukların mahremiyet hakkı ihlal ediliyor" diye bu
konuya karşı çıkıyorlarmış.
Bir yanda instagram da bebekliğinden
itibaren bir ünlü gibi büyüyen, sürekli kamera karşısında oynayan çocuklar var.
Sanırsın küçük prensler, sanırsın
küçük prenseslerden oluşan çocuklar var.
Diğer yanda ağlayan, zorbalığa maruz
kalan şiddet gören çocuklar var.
Ülkenin kayıp çocukları var.
İşin garibi, bu çocukların tamamının
görüntüleri tüm Türkiye'ye anında yayılıyor.
O kadar çok konuşuyor ve o kadar çok
paylaşım halindeyiz ki.
Paylaşım arsızı olmuşuz.
Çocukların mahremiyet hakkı yok mu,
bu hak ihlal edilmiyor mu?
Ediliyor tabi ki.
Üstelik pedofili gibi bir bela
varken.
Farkında mısınız?
Çocuğun saflığı, masumiyeti,
kullanılıyor ve çocuk üzerinden iş birlikçi reklam kovalayarak para
kazanılıyor.
Böylelikle çocuk ekonomik olarak
istismar ediliyor.
Analar babalar çocuğu böyle istismar
ederken, çocuk kamera önünde beğeni almak derdine düşüyor.
Çocukları havuza sokarken, denize
girerken çıplak fotoğraflamak ve paylaşmak mahremiyeti ihlal kabul
ediliyor.
Çocuk pornografisi yapan
sitelere bakmışlar, yüzde 50’sinin, ebeveynlerin sosyal medyada paylaştığı
fotoğraflardan alınmış olduğunu görmüşler.
Ünlüler çocukları doğduğunda, kapı
önünde her türlü artistliği yapıyor, aman basın bir kare fotoğraf almasın diye
afra tafra yapıyor.
Hastaneden çıkarken, her türlü
görüntüsünü saklıyor, sonra büyük bir reklam kapıyor başlıyor çocukları
ile paylaşımlar yapmaya.
Çocukları kullanarak reklam peşinden
olanlar ne kadar belli oluyor, değil mi?
Kadın doğuruyor, hop çocuk bezi
reklamı.
Demem o ki.
Fransa'da çıkan yasa bizde de
çıkmalı.
Yasa, belli yaş altında çocuklarını
sosyal medyada paylaşan ailelere yönelik dava yolunu açtı.
Karı koca kazandığı paraları
bankalar sayamaz, kadın başlıyor çocukları ile reklam iş birliği paylaşmaya.
Kadın yeni doğurmuş, gaz çıkar yani
osur yavrum konuşsunlar diyor.
Bakıyorsun organik bilmeme ne bez
reklamında.
Anladık kardeşim.
Ekonomi berbat.
Ama sizin bu kadar kovalamanıza
gerek duyulacak bir durumunuz yok.
Öyle büyük paralardan söz ediliyor
ki, bedava beleş para, çocuk ne dert.
Zaten bunların çocuklarına büyüyünce
kendileri gibi olacak.
Devamlı para kovalayan, para
konuşulan bir evde çocukları ne kovalayacak zannediyorsunuz.
Sanıyoruz ki!
İçlerinden biri çıkar ve büyüyünce
dava açar.
Çok beklersiniz.
Ama sonuç olarak, bir kanun mutlaka
olmalı ve hazırlanmalı ve çıkmalı.
Funda'nın
aklındakiler…
... Mahsun Kırmızıgül demiş ki;
"Piyasada çok az oyuncu" var.
Ne münasebet.
Çok az demek, yok derecesine az
demektir.
Çok iyi oyuncular var.
Hem eskilerden hem yeni nesil
oyunculardan çok iyi oyuncular var.
Gencecik kadınlar, gencecik erkekler
var, hepsi yeni ve içlerinde çok iyi oyuncular var
Hatta dünya çapında, iyi
oyuncularımız var, gitseler, Hollywood'a her rolün altından
kalkarlar.
Mahsun bey dese ki, her dizide hep
aynı isimler var, bu çok tehlikeli, seyirci bir gün sıkılacaktır.
Bir dizide, daha final jeneriği
akarken başka dizide işe çoktan başlamış oluyor.
Bu olmaz, seyirciye saygısızlıktır.
Dese, daha doğru olur.
Ya da;
Mahsun Kırmızıgül türkü ile ilgili,
"piyasa da çok az türkücü var" dese anlarım.
Tek kelime yazamam, söyleyemem, adam
30 senedir türkü söylüyor.
Kim ne diyebilir.
Evet Mahsun sinemacıdır ama, uzun
zamandır filmler yapıyor.
Ama olan oyuncularımız yok
saymak, olmaz.
Bu defa, söyleyene saygı duymazlar.
Funda'nın
aklındakiler…
... Artık kadınlar, evlendiği
erkeğin soyadını almak zorunda kalmayacaklarmış.
Yanı, kadın kendi aile
soyadını kanunen kullanabilecekmiş.
Bu bir eşitlik mi bilemem.
Erkekler, evlendiği kadının
soyadını alır mı çok emin değilim.
Benim hayat tecrübem, kadınlar
evlendiğinde soyadının değişmesinden hiç rahatsız olmaz.
Hatta, kocasının soyadını taşımaktan
ilginç bir duygu ya da gurur taşırlar.
Kocam benim hali.
Kocamda kocam hali.
Kocalı olmayı çok seviyor kadınlar.
Deniz Seki ne diyor, yeni
şarkısında;
"Ben adımı söylerim sen
soyadımı yaz".
Eh böyle olunca;
Artık hiç kimse, " kadının
soyadı özgürlüğü" diye haber yapmayacak, tek satır
yazmayacaktır