Günümüz iş piyasasında, şirketler doğru yetenekleri
bulmak için işe alım süreçlerine büyük bir zaman ve enerji harcıyor. Şirket
içindeki açık pozisyonların belirlenmesi ve ilanın oluşturulması ile başlayan
bu süreç, ilanın yayınlanması, öz geçmişlerin değerlendirilmesi, mülakatlar,
testler, özlük dosyası için gerekli belgelerinin toplanması, ekipman teslimi ve
oryantasyon süreci ile devam ediyor. Diğer taraftan yeni mezun olan gençlerin
iş veya staj başvuruları ile iş arayanların ilan olmasa dahi şirketlere
gönderdikleri öz geçmişlerle birlikte işe alım süreçleri İK departmanlarının en
fazla mesai harcadıkları işlerden biri haline geliyor. İşe alım için harcanın
zamanı ve maliyetleri düşürüp verimliliği artırmanın yolu ise dijitalleşmeden
geçiyor. 23 ülkede 4.500’den fazla İK yöneticisi ve 180 binden fazla çalışan
tarafından kullanılan Kolay İK’nın
CEO’su Çağlar Yalı, işe alım süreçlerini manuelden dijitale taşımanın
sağladığı zaman ve maliyet avantajı hakkında bilgi verdi.
“Dijitalleşme
ile operasyon yükü yüzde 76 düşürülüyor”
İnsan kaynaklarının tüm departmanlarla ilişkili olduğunu,
bu nedenle İK departmanlarının dijitalleşmesinin şirket geneline olumlu etki
ettiğini söyleyen Yalı, “Kolay İK
olarak yaptığımız hesaplamalara göre bir İK departmanının dijitalleşmesi o
departmanın operasyon yükünü yüzde 76 azaltıyor. Bunun en iyi örneklerinden birini
işe alım sürecinde görüyoruz. Çünkü işe alım oldukça uzun ve meşakkatli bir
süreç. Bunu kısaltıp hem zaman, maliyet ve verimlilik avantajı sağlamanın hem
de hata payını azaltmanın yolu ise işe alım süreçlerini dijitalleştirmekten
yani aday takip sisteminden (ATS) geçiyor” dedi.
“Maliyet
269,9 bin TL’den 107,9 bin TL’ye düşüyor”
Aday takip sistemi ile gerçekleştirilen işe alım
sürecinin manuel işe alım sürecine göre zaman ve maliyet açısından yüzde 60
avantaj sağladığını belirten Yalı,
“Hizmet verdiğimiz müşteriler ve kariyer sitelerinden derlediğimiz bilgilere
göre orta düzey bir İK yöneticisi veya profesyoneli ortalama 60 bin TL (yıllık
maaşı 720 bin TL) maaş alıyor. Bu yönetici işe alım sürecini manuel olarak
yönettiği takdirde bu işe haftada 15 saat (yılda 780 saat) mesai harcıyor. Haftada
40 saatten yılda 2.080 saat çalışan bu yöneticinin saatlik maliyetli 346,15 TL.
Buna göre yıllık manuel işe alım maliyeti ise 269 bin 997 TL. Aynı yöneticinin
işe alım sürecini ATS ile yürüttüğünü varsayalım. Bu durumda yöneticinin işe
alım için haftada harcayacağı zaman 6 saate düşüyor. Bu da yılda 312 saat
ediyor. Buna göre yıllık ATS ile işe alım maliyeti 107 bin 988 TL. Dolayısıyla
işe alım sürecini manuel yerine dijital olarak yapmak yüzde 60 maliyet ve zaman
avantajı sağlıyor. Bir başka deyişle şirketler 468 saat ve 162 bin TL kâr elde
ediyor” diye konuştu.
Yapay
zeka ile ‘tek tık’lık çözümler
Yalı, ATS ile işe alım yapmanın zaman ve maliyeti nasıl
düşürdüğünü ise şu sözlerle anlattı; “İşe alım sürecinde ATS kullanımı; farklı
platformlarda aynı anda ilan açma, gelen başvuruları yapay zeka desteği ile
otomatik olarak filtreleme, görüşme organizasyonunu tek tık ile yapma, aday
yorumları ve öz geçmişleri anlık olarak iş birimleri ile paylaşma, ilgili
birimleri işe alım sürecine anlık olarak dahil etme, adaylara süreç hakkında
otomatik mail atma, adaylara tek platform üzerinden test, form vb. gönderme gibi
çok sayıda avantaj sağlıyor. Bu da süreyi kısaltırken İK departmanlarının çok
daha verimli işlere odaklanmasına olanak tanıyor.”