Netflix'in çok konuşulan yeni dizisi "La Pasion Turca"yı izledim. Dizi, Antonio Gala'nın romanından uyarlanmış. 1994 yılında da filmi çekilmiş bir eser. Film, o dönem Moskova Uluslararası Film Festivali'ne de katılmış ve eli boş dönmüş. Netflix'te yayınlanan dizi versiyonu ne yazık ki tam bir hayal kırıklığıydı.
Yazın şu "Ne izleyeceğim?" derdi beni bitirdi. Ekranlarda genelde yaz dönemi kötü geçer. İzlenecek pek bir şey bulunmaz. Ancak bu yaz, durum daha da vahim! Eskiden üç beş vasat yaz dizisi yaparlardı, bu yaz onu bile yapmamışlar. Dijital platformları da tüketmiş biri olarak, izleyecek hiçbir şey bulamıyorum. "Hayatta üye olmam!" dediğim platformlara bile üye oldum ama yine izlenecek bir şey bulamadım!
Son yıllarda açılan dijital platformlarla yüzlerce yapım hayatımıza girdi ve bunları takip etmek gerçekten zorlaştı. Ulusal kanallarda her gün yayınlanan dizileri ve dijital platformdaki sayısız yapımları takip etmek ciddi bir ilgi istiyor. Bu arada maalesef gözümüzden kaçanlar da oluyor. Bu hafta keşfettiğim "Prens" dizisi de bunlardan biri. Daha önce keşfedemediğim için kendime çok kızdım.
"Kızılcık Şerbeti" muhteşem bir sezon finali yaptı. Dizinin müptezelleri yeni sezonu dört gözle bekliyor. Ve iddia ediyorum ki dizinin yeni sezonunda hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Yepyeni bir Kızılcık Şerbeti bizleri bekliyor!
Birinci sezonda büyük yankı uyandıran "Kübra" dizisinin ikinci sezonu Netflix'te vizyona girdi. Bir kez daha anlamış olduk ki bizim Türk dizilerinin aşamadığı bir sorun var! İlk sezon vizyona muhteşem giriş yapıyorlar, ikinci sezonda işleri batırıyorlar. Neden, niye cidden anlamış değilim.
Duymayan kaldı mı bilmiyorum ama Seyfi Dursunoğlu'nun hayatı film oluyor. Çekim hazırlıkları başladı bile. Peki, Huysuz Virjin'i kim oynayacak? Tabii ki Salih Bademci. Bu haberi ilk yazan ben değilim; mutlaka okumuş, duymuşsunuzdur. İşin Aslı astarı; Salih Bademci'nin adını duyanlar pek de şaşırmamıştır. Zaten sokakta 100 kişiye sorsanız, 98'i bu rolü Salih Bademci oynasın derdi. Adam gerçekten iyi bir oyuncu, Huysuz'u ve Seyfi Dursunoğlu'nu çok güzel canlandıracağından eminim.
Çocuğum yok, anne değilim bu sebepten annelikle ilgili ahkam kesemem. Annelik nedir, nasıl bir duygudur ancak tahmin edip, anlamaya çalışabilirim. Fakat ergenlik nedir, iyi bilirim. Günlerce konuşur, sayfalarca yazabilirim. Nasıl bir ruh halidir, ergen kafası nasıl çalışır gayet iyi bilirim. . Günlerce konuşur, sayfalarca yazabilirim.
Feriye'de gerçekleşen "RU" dizisinin galası izleyiciyle buluştu ve herkesin aklında tek bir soru var: Meryem Uzerli gerçekten geri döndü mü? Bilindiği üzere, Meryem Uzerli'nin unutulmaz Hürrem Sultan karakteri sonrası, kariyerinde başka bir karakterle bu denli özdeşleşemedi. "Muhteşem Yüzyıl" dizisindeki efsanevi performansından sonra nasıl bir geri dönüş yapacağını merakla bekliyorum.
