Sağlık Bakanlığı, Türkiye'nin dijital sağlık altyapısında devrim niteliği taşıyan Merkezi Hekim Randevu Sistemi’nin (MHRS) 15. yılına özel bir açıklama yaptı. Bakanlık, sağlıkta vatandaş memnuniyetini esas alan bu dijital sistemin, 2010 yılında Erzurum ve Kayseri’de pilot olarak başlatıldığını ve 2012 itibarıyla tüm Türkiye’ye yaygınlaştırıldığını vurguladı.
Sistem sayesinde vatandaşlar, istedikleri kamu hastanesinden, diledikleri hekime kolayca ulaşabiliyor, sıra beklemeden modern ve hızlı sağlık hizmetinden faydalanabiliyor.
15 Yılda 2 Milyarı Aşan Randevu: Hizmette Rekor Seviyesi!
Açıklamada yer alan verilere göre, 2010’dan Mart 2025’e kadar MHRS’yi tam 90 milyon 241 bin 477 tekil vatandaş aktif olarak kullandı. Aynı dönemde sistem üzerinden verilen randevu sayısı ise tam 2 milyar 169 milyon 281 bin 283 olarak açıklandı.
Bu dev hizmet ağı; ALO 182 çağrı merkezi, mobil uygulama, web sitesi ve e-Nabız gibi birçok kanal üzerinden vatandaşlara ulaşarak Türkiye'nin dijitalleşme sürecinde önemli bir rol oynadı.
Dezavantajlı Gruplara Özel Öncelik: Sosyal Adalet Sağlıkta da Hayata Geçti
Bakanlık açıklamasında, dezavantajlı grupların sağlık hizmetlerine erişimini kolaylaştırmak için sistemde özel düzenlemeler yapıldığına da dikkat çekildi. Bu çerçevede, yaşlılar, engelliler ve kronik hastalık taşıyan bireyler için randevu sisteminde öncelik tanındı.
2025 Mart ayı itibarıyla MHRS web sitesi ve mobil uygulama üzerinden kayıtlı üye sayısı 74 milyon 887 bin 439’a ulaşırken, en çok tercih edilen randevu kanalı ise mobil uygulama oldu.
Sağlıkta Vizyoner Adımlar: Türkiye, Dijital Sağlıkta Model Ülke Konumunda
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin sunduğu etkin yönetim modeli sayesinde, sağlıkta dijitalleşme hızlı bir şekilde ilerledi. MHRS gibi dijital sistemler, vatandaşların hayatını kolaylaştırmakla kalmadı; aynı zamanda Türkiye’yi bölgesel sağlık üssü haline getirme vizyonunun da önemli bir parçası oldu.
Sağlık Bakanlığı’nın istikrarlı ve vizyoner politikaları, vatandaş odaklı hizmet anlayışıyla birleşerek, Türkiye’yi sağlıkta küresel düzeyde söz sahibi bir ülke konumuna taşıdı.