Volkan Konak’ın Vefatının Ardından Müftünün Sözleri Tepki Çekti
Ünlü sanatçı Volkan Konak, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde verdiği konser sırasında sahnede fenalaşarak hastaneye kaldırılmış, yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetmişti. Türkiye’yi yasa boğan bu acı olayın ardından ise, Çatalca İlçe Müftüsü Ahmet Mehmetalioğlu tarafından yapılan sosyal medya paylaşımı büyük tepki topladı.
Skandal Paylaşım Sonrası Diyanet Harekete Geçti
İstanbul’un Çatalca ilçesinde görev yapan Müftü Ahmet Mehmetalioğlu’nun Volkan Konak’ın vefatıyla ilgili yaptığı sert ve incitici yorum, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, sanatçının ölümüne dair “Sahnede gebermiş. Nasıl bilirdiniz? İşte böyle bilirdik.” şeklinde ifadeler kullanan müftü, hem vatandaşlardan hem de sanat camiasından büyük tepki aldı.
Gelen tepkilerin ardından, Diyanet İşleri Başkanlığı konuyla ilgili resmi bir açıklama yaptı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Son günlerde kamuoyunda yer alan ve İstanbul Çatalca İlçe Müftüsü Ahmet Mehmetalioğlu’nun sosyal medya paylaşımlarına dair iddialar üzerine Başkanlığımızca inceleme başlatılmıştır.”
Bu açıklama ile birlikte, müftü hakkında resmi soruşturma süreci resmen başlatılmış oldu.
Volkan Konak’ın Ölümü ve Türkiye’nin Acısı
Volkan Konak, kendine özgü yorumları ve Karadeniz müziğine kattığı derinlik ile yıllardır gönüllerde taht kurmuş bir sanatçıydı. KKTC’de sahne aldığı sırada yaşadığı kalp krizi, hayranlarını ve sanat dünyasını derinden sarstı. Türkiye’nin dört bir yanından gelen taziye mesajları, sanatçının ne denli sevildiğini bir kez daha gözler önüne serdi.
Ahmet Mehmetalioğlu’nun kullandığı ifadeler ise, bir kamu görevlisine yakışmayan ve toplumsal hassasiyetleri hiçe sayan bir tutum olarak değerlendirildi. Özellikle sosyal medyada binlerce kişi bu sözlere tepki göstererek görevden alınmasını talep etti.
Diyanet Ne Yapacak?
Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından başlatılan soruşturmanın içeriği ve kapsamı henüz kamuoyuyla paylaşılmadı. Ancak alınacak kararın, kamu vicdanını rahatlatacak nitelikte olması beklentisi güçlü. Kurum içinde sosyal medya kullanımı ve etik sınırlar konusunda yeni adımlar atılıp atılmayacağı da merak konusu.
