Erzurum şehir merkezine sadece 10 dakika mesafede bulunan Palandöken Kayak Merkezi, Türkiye’nin en uzun kayak sezonlarından birine sahip. 44 pisti ve toplamda 51 km pist uzunluğu ile profesyonel sporculardan amatörlere kadar her seviyeden kayak sever için mükemmel bir imkana sahip.
Alp disiplini, snowboard, yamaç paraşütü ve buz tırmanışı gibi aktivitelerle dolu olan Palandöken, gece kayağı imkânıyla da fark yaratıyor. Avrupa Sporları Başkenti ve Şehirleri Federasyonu (ACES Europe) tarafından 2025 Avrupa Kış Sporları Başkenti seçilen bu merkez, uluslararası etkinliklere ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor.
Tarih ve Kültür Durakları
Erzurum’un tarihi derinlikleri ve kültürel mirası, şehri ziyaret edenlere adeta bir zaman yolculuğu yaşatıyor. İşte bu kadim şehirde mutlaka görülmesi gereken yerler:
• Çifte Minareli Medrese: Selçuklu Sultanı Alâeddin Keykubat’ın kızı tarafından yaptırıldığı düşünülen bu yapı, Türk-İslam mimarisinin en önemli eserlerinden biridir. İki minaresindeki farklı süslemeler ve zarif detaylar, medreseyi benzersiz kılmaktadır. Günümüzde sergi salonu ve müze olarak hizmet vermektedir.
• Yakutiye Medresesi: 1310 yılında İlhanlı hükümdarı Sultan Olcayto tarafından inşa edilen, kapalı avlulu medreselerin en güzel örneklerindendir. Zarif taş işçiliği ve içerisinde yer alan türbesiyle ziyaretçilerini kendine hayran bırakıyor.
• Erzurum Kalesi: 415 yılında Bizans İmparatoru tarafından yaptırılmış olan kale, içindeki sekiz burç ve Saat Kulesi ile şehrin tarihi simgelerinden biridir.
• Üç Kümbetler: Selçuklu döneminden kalma bu anıt mezarlar, taş işçiliği ve üzerlerindeki çiçek ile hayvan figürleriyle dikkat çekiyor. En büyüğünün Emir Saltuk’a ait olduğu düşünülmektedir.
• Ulu Camii (Atabey Camii): 1179 yılında Saltuklu Emiri Nasreddin Aslan Mehmed tarafından yaptırılan bu cami, mimarisi ve yedi nefiyle şehrin en eski ibadet mekânlarından biridir.
• Rüstem Paşa Bedesteni (Taşhan): Kanuni Sultan Süleyman’ın damadı Rüstem Paşa tarafından yaptırılan bu tarihi çarşı, Erzurum’a özgü Oltu Taşı ürünlerinin satıldığı ve sergilendiği eşsiz bir mekândır.
• Erzurum Müzesi: Bölgenin kadim tarihine ışık tutan bu müze, eski çağlardan günümüze ulaşan eserlerle ziyaretçilerini ağırlamaktadır. Modern sergileme teknikleriyle de dikkat çeker.
• Ata Buz Müzesi: Türkiye’nin ilk ve tek buz müzesi olan bu mekân, buzdan yapılmış heykeller ve sanat eserleriyle sanatseverlere sıra dışı bir deneyim sunmaktadır.
• Atatürk Evi ve Müzesi: 19. yüzyılda inşa edilen bu konak, Erzurum Kongresi sırasında Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının çalışmalarını yürüttüğü önemli bir tarihî mekândır. Günümüzde müze olarak hizmet vermektedir.
Tadına Doyulmaz Mutfak Kültürü
Erzurum sadece tarihi izleri ve kış olanaklarıyla değil, aynı zamanda zengin mutfağıyla da dikkat çekiyor. Erzurum mutfağı, Orta Asya’dan gelen lezzetlerin izlerini taşıyan, et ve hamur işlerinin ağırlıklı olduğu bir gastronomik deneyim sunuyor. Erzurum’un en ünlü lezzetlerinden biri olan Cağ Kebabı, şehri ziyaret edenlerin mutlaka tatması gereken bir lezzet. Dönerin aksine daha kalınca ve yağlı olarak servis edilen Cağ Kebabında en sevilen ritüel ise siz dur diyene kadar önünüze etin devamlı olarak sıcak sıcak servis edilmesi; ta ki siz dur diyene kadar.
Bir diğer meşhur Erzurum yemeği ise Kadayıf Dolması. Şehri keşfedenlerin tatması gereken tatlılar arasında yer alan bu yöresel tat, ince kadayıfın içinde cevizle sarılarak şerbetle tatlandırılıyor. Erzurum’un bir diğer vazgeçilmezi ise Mumbar. Kuzu bağırsağına pirinç, et ve baharatlar doldurularak yapılan bu yemek, oldukça lezzetli bir alternatif sunuyor.
Bunun yanı sıra Aşure, Erzurum un çorbası, Cızlak, Çullama, Lor dolması ve Lahana sarması gibi geleneksel yemekler de Erzurum mutfağının vazgeçilmezleri. Mutfak kültürünü keşfederken, bu eşsiz tatların her biri, gezinizin daha da lezzetlendirecek.
